Ankara -
Roboski köyünde yapılan katliamla ilgili açıklama yapan Demokratik
Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanları Ahmet Türk ve Aysel Tuğluk, Kürt
halkının organize bir katliamla karşı karşıya olduğunu belirterek,
"Kürtler ilk kez bir devlet katliamıyla karşılaşmıyorlar. Bundan önce de
defalarca denediniz. Tasfiye seferleriniz diğerlerinde olduğu gibi
bugün de sonuçsuz kalacaktır. Değerli halkımız ve onun temsilcisi olan
bütün örgütlü gücümüz sonuna kadar direnecek ve size boyun eğmeyecektir"
dedi.
DTK Eşbaşkanları Ahmet Türk ve Aysel Tuğluk, Şırnak'ın Uludere ilçesi Roboski (Ortasu) köyünde dün akşam saatlerinde yapılan katliamla ilgili yazılı açıklama yaptı. Kürt coğrafyasının bir kez daha acının, zulmün, sömürünün, katliamın mekanı olduğuna dikkat çekilen açıklamada, Kürtlere reva görülen öldürme politikasının hızından ve yönteminden hiçbir şey kaybetmediği belirtildi. Katliamın Halepçe'yi, Geliyê Zilan'ı, Dersim'i ve nice işlenmiş katliamı hatırlattığına vurgu yapılan açıklamada, uzun süredir faşist, tekçi ve ırkçı bir tutumla Kürtlere karşı her alanda savaş ilan edildiği ifade edildi.
Topyekün savaş konsepti çerçevesinde gerçekleştirilen özel bir savaş uygulamasıyla karşı karşıya olunduğunun belirtildiği açıklamada, "Bu vahşet sonrası devlet yetkilileri ve yandaşları medyanın sessiz kalması organize bir katliamla karşı karşıya kaldığımızı kanıtlar nitelikte. Katliam tanıklarının bombardımandan önce güvenlik mensuplarının kendilerini 'buradan geçmeyin' deyip başka bir yöne doğru yönlendirmeleri bu kanımızı destekliyor. Durum budur ve göründüğünden daha tehlikeli planların devrede olduğu, dolayısıyla sonuçlarının da geri dönülmez zeminlere yol açacağı bizce kesindir" denildi.
Siyasal, sosyal, kültürel soykırımın yanı sıra bu katliamla "fiziksel soykırım" yaparız tehdidinin de Kürt halkı üzerinde sallandırıldığına dikkat çekilen açıklamada, "Siyasetçisi, sanatçısı, avukatı, gazetecisi ve aydınına tutuklama terörünün olduğu bir faşizm döneminde iş bombardımanlarla katlederek Kürtleri nefessiz bırakma raddesine gelmiştir" ifadelerine yer verildi. Açıklamada, "Bizim için kendi ülkesinde yaşayan halka terör uygulayan bir devletin meşru bir dayanağı yoktur. Olamaz. Bizim için bu devletin ve katliamın politikalarının herhangi bir meşruiyeti olmadı, olmayacaktır" denildi. Kürtlerin özgürlük taleplerini baskıyla, kanla, terörle bastıracaklarına inananlara seslenilen açıklamada, "Kürtler ilk kez bir devlet katliamıyla karşılaşmıyorlar. Bundan önce de defalarca denediniz. Tasfiye seferleriniz diğerlerinde olduğu gibi bugün de sonuçsuz kalacaktır. Değerli halkımız ve onun temsilcisi olan bütün örgütlü gücümüz sonuna kadar direnecek ve size boyun eğmeyecektir" ifadesi kullanılarak kendine "insanım" diyen herkese Kürtlerin katledilmesine artık sessiz kalmamaları çağrısı yapıldı.
ANF NEWS AGENCY
DTK Eşbaşkanları Ahmet Türk ve Aysel Tuğluk, Şırnak'ın Uludere ilçesi Roboski (Ortasu) köyünde dün akşam saatlerinde yapılan katliamla ilgili yazılı açıklama yaptı. Kürt coğrafyasının bir kez daha acının, zulmün, sömürünün, katliamın mekanı olduğuna dikkat çekilen açıklamada, Kürtlere reva görülen öldürme politikasının hızından ve yönteminden hiçbir şey kaybetmediği belirtildi. Katliamın Halepçe'yi, Geliyê Zilan'ı, Dersim'i ve nice işlenmiş katliamı hatırlattığına vurgu yapılan açıklamada, uzun süredir faşist, tekçi ve ırkçı bir tutumla Kürtlere karşı her alanda savaş ilan edildiği ifade edildi.
Topyekün savaş konsepti çerçevesinde gerçekleştirilen özel bir savaş uygulamasıyla karşı karşıya olunduğunun belirtildiği açıklamada, "Bu vahşet sonrası devlet yetkilileri ve yandaşları medyanın sessiz kalması organize bir katliamla karşı karşıya kaldığımızı kanıtlar nitelikte. Katliam tanıklarının bombardımandan önce güvenlik mensuplarının kendilerini 'buradan geçmeyin' deyip başka bir yöne doğru yönlendirmeleri bu kanımızı destekliyor. Durum budur ve göründüğünden daha tehlikeli planların devrede olduğu, dolayısıyla sonuçlarının da geri dönülmez zeminlere yol açacağı bizce kesindir" denildi.
Siyasal, sosyal, kültürel soykırımın yanı sıra bu katliamla "fiziksel soykırım" yaparız tehdidinin de Kürt halkı üzerinde sallandırıldığına dikkat çekilen açıklamada, "Siyasetçisi, sanatçısı, avukatı, gazetecisi ve aydınına tutuklama terörünün olduğu bir faşizm döneminde iş bombardımanlarla katlederek Kürtleri nefessiz bırakma raddesine gelmiştir" ifadelerine yer verildi. Açıklamada, "Bizim için kendi ülkesinde yaşayan halka terör uygulayan bir devletin meşru bir dayanağı yoktur. Olamaz. Bizim için bu devletin ve katliamın politikalarının herhangi bir meşruiyeti olmadı, olmayacaktır" denildi. Kürtlerin özgürlük taleplerini baskıyla, kanla, terörle bastıracaklarına inananlara seslenilen açıklamada, "Kürtler ilk kez bir devlet katliamıyla karşılaşmıyorlar. Bundan önce de defalarca denediniz. Tasfiye seferleriniz diğerlerinde olduğu gibi bugün de sonuçsuz kalacaktır. Değerli halkımız ve onun temsilcisi olan bütün örgütlü gücümüz sonuna kadar direnecek ve size boyun eğmeyecektir" ifadesi kullanılarak kendine "insanım" diyen herkese Kürtlerin katledilmesine artık sessiz kalmamaları çağrısı yapıldı.
ANF NEWS AGENCY
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder