24 Aralık 2010 Cuma

Dünyanın 2010 Günlüğü -2

Kronolojinin bu bölümünde Ortadoğu ve Latin Amerika'da meydana gelen gelişmeler yer vereceğiz.

Ermenistan ile 2009'da imzalanan Zürih Protokolleri kağıt üzerinde kaldı. Sınır kapılarının açılması konusunda hiçbir adım atılmaması "komşularla sıfır sorun" siyasetinin gerçek yüzünü aydınlatması açısından önemli göstergeydi. İsrail'in füze saldırıları, yeni yerleşimler politikası ve Gazze'ye uyguladığı ambargo, 'Koltuk krizi' en çok tartışılan gündemlerden biri oldu. Ambargoyu kırmak için çeşitli ülkelerden yola çıkan deniz filosuna yapılan operasyon İsrail-Türkiye ilişkilerinde önemli sarsıntıya neden oldu. İsrail-Filistin doğrudan görüşmelerinin kopması, İran'a yönelik yeni ekonomik yaptırım kararları alınması, Tahran'la 5+1 görüşmelerinin başlaması, Irak'ta marta yapılan genel seçimlerden sonra hükümet kuramama rekoru, Şiilere yönelik bombalı saldırılar, ABD'nin muharip güçlerini kentlerden çekmesi, İran'da idamlara hız verilmesi, Kıbrıs'taki doğrudan görüşmeler, Yemen'deki hareketlilik gündem yaratan gelişmeşler oldular. Ekvador'da darbe girişimi, Brezilya'da yapılan devlet başkanlığı seçiminde Palmares Silahlı Devrimci Öncü Kuvvetleri üyesi eski şehir gerillası Dilma Rousseff'in kazanması, Uruguay ve Arjantin'de darbecilerin yargılanması, Şili'de yerin 700 metre kadar altında mahsur kalan 33 madencinin haftalar süren çalışmalar sonrası kurtarılması yılın en çok gündemde kalan gelişmelerindendi.



İşte Ortadoğu ve Latin Amerika günlüğü:


2 Ocak: Peru eski Devlet Başkanı Alberto Fujimori'nin başkanlığı döneminde insan haklarını ihlal etmekten aldığı 25 yıl hapis cezası Yüksek Mahkeme'si tarafından kesinleştirildi. Fujimori döneminde 70 bin kişi öldürüldü veya kaybedildi.

* Lübnan Devlet Başkanı Süleyman Paris'te Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy ile ikili ilişkiler ve Ortadoğu sorunlarını görüştü.

3 Ocak: Hamas'ın Şam'da yaşayan lideri Halid Meşal, Suudi Arabistan'a giderek temaslarda bulundu.

7 Ocak: Suriye Devlet Başkanı Esad, ABD Temsilciler Meclisi Üyesi Alcee Hastings'i ağırladı.

10 Ocak: İsrail uçakları, Gazze'nin orta kesimlerinde füze saldırısı düzenledi. İslami Cihad'ın askeri kanadı Saraya El Kudüs militanı 3 kişi öldü.

11 Ocak: İsrail Dışişleri Bakan Yardımcısı Danny Ayalon, Kurtlar Vadisi dizisinde bir sahneden dolayı uyarmak üzere İsrail Büyükelçisi Oğuz Çelikkol'u Dışişleri Bakanlığındaki makamında ağırlamak yerine Knesset'teki odasına çağırdı. Burada da alçak koltuğa oturtup kameraların önünde aşağıladı. Olay gerilim yarattı.

15 Ocak: Hamas Lideri Halid Meşal, Lübnan'da Başbakan Saad Hariri ile görüştü. Lübnan'daki kamplarda Filistinlilerin silahsızlandırılması gibi konuların ele alındığı kaydedildi.

20 Ocak: Dubai'de Hamas üst düzey askeri komutanı Mahmud Mabhuh boğularak öldürüldü. Hamas israil'i suçladı.

21 Ocak: Yemen Dışişleri Bakanı Abu Bekir El Kirbi Washington'da Dışişleri Bakanı Clinton tarafından ağırlandı.

23 Ocak: Federal Kürdistan Başkanı Barzani Washington'a gitti.

25 Ocak: Halepçe katliamının baş sorumlularından Kimyasal Ali lakaplı hasan Ali el Mecid idam edildi. Mecid Kürtlere ve Şiilere yönelik katliamlar nedeniyle 4 davada idam almıştı. Son idam cezasını 17 Ocak'ta almıştı.

* Irak-Bağdat'ta yüklü araçlarla 3 otele saldırı düzenlendi: 36 kişi öldü.

26 Ocak: Barzani Beyaz Saray'da Obama tarafından ağırlandı.

* Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas Moskova'da Devlet Başkanı Medvedev tarafından ağırlandı.

27 Ocak: İran'da 12 Haziran 2009 Cumhurbaşkanı seçimi sonrasındaki olaylara karıştıkları gerekçesiyle idama mahkum edilenlerden 2'sinin idam edildiği açıklandı.

30 Ocak: Yemen'in kuzeyinde Şii örgütle çıkan çatışmalarda 20 kişi öldü.

1 Şubat: BM Genel Sekreteri Ban Ki-Moon, Lefkoşa'da Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat'la Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda görüştü. Konutta görüşüleceği kaydedilirken sarayda görüşme Rum tarafının tepkisini çekti. ban Hristofyas ile de biraraya geldi.

2 Şubat: Irak'taki ABD Kuvvetlerinin Komutanı General Ray Odierno "üçlü mekanizma" görüşmeleri için Ankara'ya geldi.

3 Şubat: İran Dışişleri Bakanı Mutteki, Ankara'da Dışişleri Bakanı Davutoğlu ve Başbakan Erdoğan ile görüştü.

5 Şubat: Kerbela kentinde Erbain törenleri sırasında bombalı araçla düzenlenen iki saldırıda 41 kişi yaşamını yitirdi.

* ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı James Steinberg başkanlığındaki ABD heyeti Erivan'da cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan ile Zürih Protokollerini ve Erivan-Washington ilişkileri için görüştü.

9 Şubat: İran uranyum zenginleştirme işlemini başlattıklarını açıkladı. İran Atom Enerjisi Kurumu Başkanı Ali Ekber Salihi, ellerindeki yüzde 3,5 oranında zenginleştirilen uranyumu Natanz'daki tesislerde yüzde 20'ye çıkaracaklarını söyledi.

10 Şubat: Uruguay'da 1973'teki askeri darbeye liderlik eden diktatör Juan Maria Bordaberry (81), anayasayı ihlalden 30 yıl hapis cezası aldı.

* ABD, İran Devrim Muhafızları Orgenerali Rüstem Kasemi'nin yönettiği Hatem El-Enbiya adlı inşaat şirketiyle bu şirketin yan firmaları Fater Mühendislik Enstitüsü, Imensazen Danışman Mühendisler Enstitüsü, Makin ve Rehab Enstitüleri'ne yaptırım kararı aldı.

11 Şubat: Yemen'in kuzeyinde Şii isyancılarla askerler arasındaki çatışmalarda 36 kişi öldü.

11-12 Şubat: Kuzey Kafkasya-İnguş Cumhuriyeti'nde Rus birlikleriyle çıkan çatışmalarda 20 militanın öldürüldüğü kaydedildi.

15 Şubat: İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu Moskova'da Dev. Başkanı Medvedev tarafından ağırlandı.

17 Şubat: ABD Dışişleri Bakanlığı'nın Siyasi İşlerden Sorumlu Müsteşarı William Burns Şam'da Esad tarafından ağırlandı.

19 Şubat: Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad, Fransa Başbakanı François Fillon'u ağırladı.

24 Şubat: Latin Amerika ile Karayip ülkelerinin 32 lideri, Meksika'nın Cancun kentinde düzenlenen zirvede ABD ve Kanada'yı içermeyen yeni bölgesel bir blok (OAS'a alternatif) kurma kararı aldı.

26 Şubat: Lockheed Martin, Raytheon, United Technologies ve Northrop Grunman gibi silah ve uzay endüstrisi şirketlerinin icra kurulu başkanları, Temsilciler Meclisi Dışişleri Komitesi Başkanı Howard Berman'a, ortak mektup göndererek Ermeni soykırımı tasarısını engellemesini istediler. ABD ile Türkiye arasındaki silah ticaretinin önemli olduğunu belirttiler.

* Lübnan Devlet Başkanı Süleyman Rusya'yı ziyareti ederek Devlet Başkanı Medvedev'le görüştü. Devlet başkanı düzeyinde Lübnan tarihinde bir ilkti bu.

27 Şubat: Şili açıklarında 8,8 büyüklüğünde deprem oldu: Yaklaşık 600 ölü.

3 Mart: Irak'ın Diyala vilayetinin Bakuba kentinde düzenlenen bombalı saldırılarda 38 kişi hayatını kaybetti.

* ABD, karasularının korunması ve denizdeki yasa dışı faaliyetlerin önlenmesi iddiasıyla Gürcistan-Acara'da radar istasyonu kurdu. ABD Anakliya, Supsa ve Çakvi bölgelerinde de 3 radar istasyonu kurmuştu.

4 Mart: ABD Temsilciler Meclisi Dışişleri Komitesi, Ermeni soykırımı tasarısını 22'ye karşı 23 oyla onaylandı. AKP hükümeti ve Türkiye heyetleri ret için yoğun çaba harcadı. Obama da tasarının reddi için girişimde bulundu. Obama senatörken 2008'de "Ermeni soykırımı bir iddia değil, belgelenmiş bir gerçektir" demişti.

*Irak'ın başkenti Bağdat'ta düzenlenen bombalı saldırılarda 17 kişi hayatını kaybetti.

7 Mart: Irak'ta parlamento seçimleri yapıldı. İlk saatlerde Bağdat'ta birçok noktaya havan topu atılması ve iki binada meydana gelen patlamalar sonucu 38 kişi öldü. Allawi başkanlığındaki El Irakiye Koalisyonu 91, Başbakan Nuri El Maliki başkanlığındaki Hukuk Devleti Koalisyonu 89, Şii olan Irak Milli İttifakı 70, Kürdistan Listesi-KDP-YNK 43, Goran Listesi 8, Sünni olan Irak Uzlaşma Cephesi 6, İçişleri Bakanı Cevad Bolani'nin başkanı olduğu Irak Birliği Koalisyonu 4, Kürt İslam Birliği 4 ve Kürdistan İslami Cemaati 2 sandalye elde etti.

8 Mart: ABD'nin Ortadoğu Özel Temsilcisi George Mitchell, İsrail ve Filistin taraflarında "Annapolis anlaşmalarının bağlayıcılığı kalmadığını" söyledi. Mitchell, her iki tarafın da dolaylı barış görüşmelerine 1 yıl aradan sonra yeniden geçilmesini kabul ettiğini de açıkladı.

10 Mart: İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad ile Afganistan'ı ziyaret etti. ABD Savunma Bakanı Robert Gates de ziyaret sırasında Afganistan'daydı. Ahmedinejad, Karzai ile düzenlediği ortak basın toplantısında, Gates'e "Memleketinizden 12 bin kilometre uzakta, dünyanın diğer ucundasınız. Burada ne arıyorsunuz? Teröristleri yakalamak için mi buradasınız? Başka bir amaçla buradaysanız, bunu itiraf etme cesaretiniz olmalı" diye seslendi.

11 Mart: İsveç Parlamentosu 130'a karşı 131 oyla Ermeni soykırımı tasarısını kabul etti. Türkiye büyükelçisini Ankara'ya çağırdı.

15 Mart: İsrail Genelkurmay Başkanı Gabi Aşkenazi, NATO çerçevesinde düzenlenen konferansa katılmak üzere geldiği Ankara'da Gen Baskanı Başbuğ'la görüştü.

* İsrail'e resmi ziyarette bulunan Brezilya Cumhurbaşkanı Luiz Inacio Lula de Silva'nın, ülkeye gelen liderlerin ziyaret protokolünde yer alan Herlz Tepesi'ne gitmeyip, Teodor Herzl'in mezarında saygı duruşunda bulunmaması üzerine İsrail Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman, bu tavrı nedeniyle Brezilya Cumhurbaşkanı'nın protesto ederek, Knesset'te yaptığı konuşmayı boykot etti.

16 Mart: Başbakan Erdoğan Londra ziyareti sırasında BBC'ye yaptığı açıklamada "Bakın benim ülkemde, 170 bin Ermeni var; bunların 70 bini benim vatandaşımdır. Ama yüz binini biz ülkemizde şu anda idare ediyoruz. E ne yapacağım ben yarın, gerekirse bu yüz binine hadi siz de memleketinize diyeceğim, bunu yapacağım. Niye? Benim vatandaşım değil bunlar. Ülkemde de tutmak zorunda değilim" dedi.

17 Mart: İsrail'e ait iki casus uçağının Türkiye üzerinden geçerek Budapeşte'ye indiği. Uçaktaki ajanların Suriyeli Trache Bassam'ı Filistinlilere mali kaynak sağladığı iddiasıyla öldürdüğü ortaya çıktı.

21 Mart: Suriye devlet güçleri Rakka kentindeki Newroz kutlamasına müdahale ederek biri 15 yaşındaki kız çocuğu 3 kişiyi öldürdü.



23 Mart: İsrail Başbakanı Netanyahu, Washington'la yaşanan gerginliğin ardından ABD Başkanı Barack Obama ile Beyaz Saray'da bir araya geldi. Foto çektirilmedi ve ortak açıklama yapılmadı.


* İsrail ajanlarının İngiliz pasaportları kullanarak Dubai'de Hamas'lı Mahmud el Mabhuh'u öldürmelerini soruşturan İngiltere İsrailli bir diplomatı sınırdışı etti.

26 Mart: Irak'ta genel seçim sonuçlarını açıklamaya 1 saatten az süre kala Bağdat'ın 80 kilometre kuzeyinde bulunan Halis'teki bombalı iki saldırıda 57 kişi hayatını kaybetti.

* Gazze Şeridi'ndeki güvenlik çiti boyunca patlayıcı yerleştiren Filistinli militanlarla İsrail askerleri arasında çıkan çatışmada 2 asker, 2 Hamas militanı öldü, bir Filistinli sivil de hayatını kaybetti.

* Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani Tahran'da Ahmedinejat ile görüştü.

31 Mart: Yıllar süren çekişmeden sonra Lübnanlı Dürzi Lider Velid Canbolat, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad'ı ziyarete etti.

* KDP Başkan Yardımcısı Neçirvan Barzani ve Kürdistan İslam Partisi lideri Muhammed Bahaddin Ankara'da Başbakan Erdoğan tarafından ağırlandı.

2 Nisan: Bağdat'ın güneyinde Raşid bölgesindeki Sünni bir köyde Irak askeri üniformalı silahlı kişilerce düzenlenen baskınlarda 25 kişi öldürüldü.

4 Nisan: Bağdat'ta İran ve Mısır büyükelçiliklerine yönelik bombalı araçlarla düzenlenen saldırılarda 41 kişi öldü.

5 Nisan: Irak Cumhurbaşkanı Yardımcısı Adil Abdülmehdi Ankara'da Cub Gül, Başbakan Erdoğan ve Davutoğlu tarafından ağırlandı. Koalisyonlar konuşuldu.

6 Nisan Bağdat'ta meydana gelen patlamalarda 45 kişi yaşamını yitirdi.

12 Nisan: Irak Cumhurbaşkanı Talabani Riyad'daki temaslarını tamamladı. Federal Kürdistan Bölge Başkanı Mesud Barzani ise aynı gün Suudi Kralı Abdullah tarafından Krallık sarayında ağırlandı.

13 Nisan: İsrail, "Ürdün, Suriye, Mısır ve Lübnan'dan bilerek ve yasa dışı olarak ülkeye giren kişiler" olarak adlandırdığı Batı Şeria'daki on binlerce Filistinliyi sınır dışı edilmesine imkan tanıyan bir askeri genelgeyi yürürlüğe koydu.

20 Nisan: Arjantin'de askeri diktatörlük döneminin son devlet başkanı Reynaldo Bignone, insan haklarını ihlalden suçlu bulunarak 25 yıl hapis cezasına çarptırıldı. İşkenceci Bignone'ın 1976-1978 yılları arasında İşkence ve ölüm üssü olarak bilinen Campo Mayo askeri üssünün ikinci komutanlığını yapıyordu.

22 Nisan: Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan, AKP hükümetinin Zürih Protokolleri'nin Meclis'te onay sürecini Dağlık Karabağ ön şartına bağlamaktan vazgeçmemesi üzerine Türkiye ile imzaladığı protokollerin onaylanmasının askıya alındığını açıkladı.

23 Nisan: Bağdat'ta Şiileri hedef alan 7 ayrı bombalı saldırıda 58 kişi hayatını kaybetti.

24 Nisan: Türkiye'de ilk defa İstanbul'da Ermeni soykırımında hayatını kaybedenler için anma etkinlikleri gerçekleştirildi. Obama da 24 Nisan yazılı açıklamasında 1.5 milyon Ermeni'nin öldürüldüğünü belirtirken, "Soykırım" yerine "Meds Yeghern-Büyük Felaket terimini kullandı.

26 Nisan: Irak seçimlerinden birinci çıkan El Irakiye Listesi Lideri Iyad Allawi Ankara'da görüşmeler yaptı.

28 Nisan: Mısır ordusu Filistinliler tarafından kazılan tünele zehirli gaz bombası attı: 5 kişi hayatını kaybetti.

4 Mayıs: Obama, Suriye'ye yönelik müeyyidelerini bir yıl daha uzattı.

8 Mayıs: Suriye Cumhurbaşkanı Beşşar Esad Ankara'da Cumhurbaşkanı Gül tarafından Ağırlandı.

9 Mayıs: İran'da Evin Cezaevi'nde 4'ü PJAK'lı 5 Kürt siyasetçi idam edildi.

10 Mayıs: Irak'ta bombalı saldırılarda 119 kişi hayatını kaybetti.

11 Mayıs: Rusya Devlet Başkanı Medvedev, Şam'da Esad ve Hamas lideri Halid Meşal ile üçlü görüşme yaptı.

12 Mayıs: İsrail-Filistin dolaylı görüşmelerinin ilk turu tamamlandı. ABD Ortadoğu Özel Temsilcisi George Mitchell gerçekleştirdi görüşmeleri. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Philip Crowley, İsrail'in Batı Kudüs'ün Ramat Shlomo bölgesinde iki yıl süreyle inşaat yapılmayacağının sözünü verdiğini, Filistin Başkanı Mahmud Abbas'ın ise bölgede her türlü kışkırtmaya karşı olduğunu söylediğini kaydetti ve "Dolaylı görüşmelerin sonunda doğrudan barış görüşmelerine başlamak istiyoruz" dedi.

* Güney Afrika Cumhuriyeti'nin Johannesburg kentinden kalkan uçak Libya'nın Trablusgarp kentine iniş sırasında düştü: 103 ölü.

14 Mayıs: Şii Türkmenlerin çoğunlukta olduğu Tel Afer kentinde futbol maçı sırasında bombalı araçla düzenlenen saldırıda 25 kişi hayatını kaybetti.

* Yunanistan Başbakanı Papandreu, Atina'da Erdoğan'ı kabul etti. İki ülke arasında 22 anlaşma imzalandı.

17 Mayıs: İran ile Batı arasında arabulucu olan Brezilya'nın devlet başkanı Lula da Silva, nükleer konuda uzlaşı için Tahran'a gitti. Erdoğan ziyaretini önce iptal etti, ancak son anda Tahran'a uçtu. Liderlerin huzurunda Celso Amorim, Mutteki ve Davutoğlu tarafından takas anlaşması imzalandı. Buna göre 1200 kilo yüzde 3,5 oranında zenginleştirilmiş uranyumu bir seferde Türkiye'ye verecek ve 1 yıl içerisinde, Tahran'daki araştırma reaktöründe kullanılmak üzere 120 kilogram yakıt alacak.

21 Mayıs: Irak-Diyala vilayetindeki pazar yerindeki bir cafe önünde bombalı araçla düzenlenen saldırıda 30 kişi öldü.

24 Mayıs: İran'da rejime karşı savaşan Cundullah'ın lideri Abdulmelik Rigi'nin kardeşi Abdülhamid Rigi idam edildi.

* Lübnan Başbakanı Saad Hariri Obama tarafından ağırlandı.

29 Mayıs: Mısır Cumb. Mübarek Genelkurmay başkanı Başbuğ'u ağırladı.

31 Mayıs: İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Vakfı'nın çeşitli ülkelerden 6 gemiyle organize ettiği yardım konvoyuna (Özellikle Türkiye'den kalkan Mavi Marmara gemisine) İsrail hava ve deniz gücü Kıbrıs'ın güneyinde 04.20'de müdahale etti: 9 Türkiyeli öldü. Gemileri Aşhod limanı'na çekti. 600 kadar kişiyi tutukladı.

1 Haziran 2010: Çağrılar üzerine BMGK olağanüstü toplanarak İsrail'i başkanlık bildirisiyle kınadı. Konsey "acil, tarafsız, güvenilir ve şeffaf soruşturma" yapılması çağrısında bulundu.

2 Haziran: BM İnsan Hakları Konseyi İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırısıyla ilgili uluslararası soruşturma komisyonu kurulmasını öngören bir karar aldı. ABD, İtalya "hayır" oyu verdi. İsrail kararı reddetti.

2 Haziran-6 Haziran: Federal Kürdistan Bölge Başkanı Mesud Barzani, 6 yıl aradan sonra bakanları ve KDP'nin İstihbarat Sorumlusu'ndan oluşan bir heyet Ankara'ya geldi. Devlet protokolü uygulandı. Dışiş Bakanı Davutoğlu ile görüştükten sonra ikili basının karşısına geçti. Konuşmalar simultane Kürtçe'ye çevrildi. Bu bir ilkti resmi üst düzey toplantıda. Ardından Barzani, Arap Ülkelerinin Ankara Büyükelçileriyle bir araya geldi. Barzani Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) heyetiyle de görüştü. 5 Haziran'da da İstanbul'a geçip TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner ile görüştü. Barzani 6 Haziran'da ise Cumhurbaşkanı Gül tarafından Tarabya'daki Huber Köşkü'nde ağırlandı. 6 Haziran'da F. Kürdistan Başbakanı Dr. Berhem Ahmet Salih de ABD'li Parlementerler ile Süleymani'yede görüştü.

9 Haziran: BMGK İran'a yönelik 1929 sayılı yaptırımlar içeren kararı 12 'evet' oyuyla kabul etti. Geçici üyeler Türkiye ve Brezilya 'hayır', Lübnan çekimser oy verdi. Yaptırım muhtevasını ABD, İngiltere, Fransa, Çin ve daimi üye olmayan Almanya hazırladı. İran'ın 2006, 2007 ve 2008 yıllarındaki kararlara uymadığı, IAEA'yla işbirliği yapmadığı kaydedildi. Silah satışı yasağı getirildi, seyahat yasakları, bazı kuruluş ve isimlerin mal varlıkları donduruldu. Kargoların ve banka işlemlerinin kontrolleri sıkı olacak.

10 Haziran: Filistin Lideri Mahmud Abbas Washington'da Obama tarafından ağırlandı.

13 Haziran: Irak'ın başkenti Bağdat'ın merkezinde bulunan Merkez Bankası'nı işgal eden silahlı grupla çıkan çatışmada 26 kişi öldü.

14 Haziran: Federal Kürdistan Başkanı Barzani Fransa'yı ziyaret etti.

18 Haziran: Irak'ta şiddet olaylarında 27 kişi öldürüldü.

* Azeri-Ermeni cephe hattında meydana gelen ateşkes ihlali sonucu, 4 Ermeni askeri ile bir Azeri asker öldü.

19 Haziran: Yemen'in güneyinde Aden'de istihbarat binasına silahlı saldırı: 11 ölü

20 Haziran: Cundullah Lideri Abdulmelik Rigi İran'da asılarak idam edildi.

* Irak'ın başkenti Bağdat'ta bomba yüklü iki araçla düzenlenen saldırılarda 26 kişi öldü.

30 Haziran: Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, İsrail Ticaret Bakanı Binyamin Ben-Eliezer ile Mavi Marmara krizinden sonra Brüksel'de gizli bir görüşme yaptı. Mavi Marmara saldırısı sonrası durumun nasıl onarılabileceği tartışıldı. İsrail Dışişleri Bakanı Lieberman "Arkamdan iş çevirip, otoritemi çiğnediler" diye eleştirdi. Toronto'daki Obama-Erdoğan görüşmesi sonrası olması dikkat çekti.

* Cezayir'in Mali sınırı yakınlarında pusuya düşürülen 11 jandarmanın öldürüldüğü bildirildi.

4 Temmuz: ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, Azerbaycan ve Ermenistan'ı ziyaret ederek Karabağ için görüşmeler yaptı.

6 Temmuz: İsrail Başbakanı Netanyahu Washington'da Obama tarafından ağırlandı.

7 Temmuz: Bağdat'ta İmam Musa Kazım'ın ölüm yıldönümünde düzenlenecek törenler öncesi Şiilere yapılan bombalı saldırıda 41 kişi hayatını kaybetti.

15 Temmuz: İran-Belucistan'ın başkenti Zahedan'da Şii camiine düzenlenen bombalı saldırıda aralarında Devrim Muhazfızlarının da olduğu 27 kişi öldü.

18 Temmuz: Bağdat'ta hükümete bağlı Sahva adı verilen koruculara karşı düzenlenen intihar 48 kişi öldü.

* Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ve İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu Mısır Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek tarafından Kahire'de ağırlandı.

* Lübnan Başbakanı Saad Hariri, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad tarafından Şam'da kabul edildi.

Aynı gün, Federal Irak'tan Allawi, Sadr, Türkiye'den Davutoğlu Şam'da idi. Sadr-Allawi, Davutoğlu Allawi, Sadr-Davutolğlu, Hamas Lideri Halid Meşal-Davutoğlu görüşmeleri oldu.

21 Temmuz: Federal Irak'ın Bakuba kentinde bir Şii camisi yakınında bomba yüklü araç patlatıldı: 30 kişi hayatını kaybetti.

22 Temmuz: Yemen'in güneyinde ve kuzeyinde meydana gelen çatışma ve pusularda 43 kişi öldürüldü.

26 Temmuz: AB İran'a ilave yaptırım kararı aldı. Karar içeriğiyle BMGK'nin yaptırım kararlarının ötesine geçti. İran şirketlerinin Avrupa'daki varlıklarının dondurulması kolaylaştı. Petrol ve doğalgaz sektörüne yeni yatırım, teknik destek ve teknoloji transferi yasaklandı. Yaptırımları sertleştiren karar İstanbul'da Mutteki, Amorim, Davutoğlu arasındaki üçlü görüşmeden bir gün sonra alındı.

27 Temmuz: İran Cumhurbaşkanı Ahmedinejad, ABD'nin 3 ay içinde Ortadoğu'da "en az iki ülkeye" askeri saldırıda bulunacağını iddia etti.

* İsrail Başbakanı Netanyahu, Ürdün Kralı Abdullah ile Amman'da görüştü. Bir gün önce Filistin Dev Başkanı Mahmud Abbas Abdullah tarafından ağırlanmıştı.

30 Temmuz: Suudi Arabistan Kralı Abdullah Şam'da buluştuğu Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad ile birlikte Lübnan'ın başkenti Beyrut'u ziyaret etti. Cumhurbaşkanı Michel Süleyman ile üçlü zirve yaptılar. (Lübnan'ı 1957 yılından bu yana ilk kez bir Suudi Kral da ziyaret etmiş oldu. Esad'ın ziyareti de Hariri ziyareti sonrası ilk)

1 Ağustos 2010: ABD Genelkurmay Başkanı Oramiral Michael Mullen, İran'a karşı saldırı planları bulunduğunu söyledi. Mullen saldırının pek iyi bir fikir olmadığını düşündüğünü de ekledi.

3 Ağustos: İsrail askerlerinin sınırda görüş alanını etkilediği gerekçesiyle ağaç kesmesi üzerine Lübnan askerleriyle BM kontrolündeki Mavi Hat'ta çatışma çıktı: İsrailli bir yarbay, 2 Lübnan askeri ve biri gazeteci 2 sivil öldü. Suriye ev Hizbullah sert çıktı. BMGK olağanüstü oturumda endişeli olduğunu 2006 anlaşmasına uyulmasını istedi.

* Irak'ın Kut kentinde bomba yüklü iki araçla eşzamanlı düzenlenen saldırıda 30 kişi öldü.

7 Ağustos: Irak'ın güneyindeki Basra'da meydana gelen patlamada 43 kişi öldü.

* ABD güçleri çekilme hazırlıkları kapsamında Irak'taki ülkedeki tüm muharip görevlerini Irak güçlerine devretti.

16 Ağustos: İsrail Başbakanı Netanyahu, Atina'da Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu tarafından ağırlandı. Netanyahu, İsrail'den Yunanistan'a giden ilk başbakan oldu.

17 Ağustos: Bağdat'ın merkezindeki bir askerlik şubesine yönelik intihar saldırısı: 59 kişi öldü.

19 Ağustos 2010: ABD'nin son muharip birlikleri (2. Stryker Tugayı ve 2. Piyade Birliği) zırhlı araçlarla Kuveyt sınırını geçerek Irak'ı terk etti. Ağustos sonuna kadar ayrılacağı kaydedilen 6 bin kişilik muharip birlikler kaldı. Verilen sözler gereği "eğitim" gibi amaçlarla kalan 50 bin askerin de 2011 yılı sonuna kadar Irak'tan çekilmesi benimsenmişti.

20 Ağustos: İran'ın ilk nükleer santrali (1995 anlaşmasıyla Rusya inşa etti) Buşehr faaliyete geçirildi. 1974'te Almanya'nın Siemens firması ile anlaşma yapılmış, ancak daha sonra rafa kaldırılmıştı.

* Erivan'ı ziyaret eden Rusya Lideri Medvedev ile varılan anlaşma gereği Rusya'nın askeri üssü Ermenistan'da 2046'ya kadar kalacak.

25 Ağustos: Irak'ta birkaç kentte koordineli olarak düzenlenen bombalı saldırılarda 79 kişi hayatını kaybetti.

31 Ağustos 2010: SAVAŞ BİTTİ İLANI: Bush'tan sonra Obama da Irak'taki savaşın bittiğini açıkladı. Obama "özgürlük operasyonu" olarak niteledi işgali ve 1 trilyon dolardan fazla harcadıklarını söyledi. Muharip güçlerin Irak'tan çekilmesi 19 Ağustos'ta tamamlanmıştı. Kışlada bırakılan 50 bin asker dışındaki muharipler için 31 Ağustos tarihi verilmişti. 1.2 milyon Iraklı öldüğü tahmin ediliyor. Farklı zamanlarda 1 milyon ABD askeri görev yaptı. 4 bin 400'ü öldü. Aynı gün Irak'taki güçlerin komutanı görevini Orgeneral Lloyd Austin'e devretti.

2 Eylül: Filistin-İsrail doğrudan görüşmeleri 20 ay aradan sonra Washington'da Obama gözetiminde başladı. Zirve öncesi Obama Washington'da Abbas, Netanyahu, Hüsnü Mübarek, Ürdün Kralı Abdullah'la bir araya geldi.

14 Eylül: Abbas ile Netanyahu, Clinton'un eşlik ettiği ikinci tur doğrudan görüşmeleri Mısır'ın Şarm El-Şeyh kentinde sürdürdü.

15 Eylül: Federal Irak'ta eğitim için bırakıldığı kaydedilen askerler operasyonlarını sürdürüyor. Felluce'de Irak ve ABD askerleri ortak operasyon düzenledi: 2 kadın ve 2 çocuğun bulunduğu 8 kişi öldürüldü.

18 Eylül: İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad, Suriye'ye 5 yılda 5. ziyaretini gerçekleştirerek Irak'taki hükümet krizi, Lübnan ve Filistin'deki gelişmeleri görüştü.

19 Eylül: Irak'ın başkenti Bağdat'taki 3 bombalı saldırı: 34 ölü

22 Eylül: İran-Mahabad kentinde siviller askeri geçidi izlerken meydana gelen patlamada 12 kişi hayatını kaybetti.

23 Eylül: Rusya Devlet Başkanı Dimitriy Medvedev'in, BMGK'nin yaptırım kararı aldığı İran'a S-300 füzeleri bazı diğer modern silahların satışını yasaklayan kararnameyi imzaladı.

24 Eylül: Hamas ve El Fetih, Suriye'nin başkenti Şam'da bir araya geldi.

26 Eylül: İsrail'in Batı Şeria'daki inşatları durdurma (moratoryum) süresi 10 ay sonra sona erdi.

3 Ekim: Türkiye ile Suriye arasında Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi bakanlar toplantısının ikincisi Lazkiye'de Türkiye'den 11 bakanın katılımıyla yapıldı. Ortadoğu bölgesinde güvenlik, PKK'ye karşı ortak hareket noktaları ele alındı.

7 Ekim: Federal Irak'taki 7 Mart seçimi sonrası yeni hükümet 7 ay sonra kurulamadı, böylece dünya rekoru kırıldı. Hollanda'da 1977'de hükümet mutabakatı 208 gün sonra olmuştu.

* İsrail ABD'den 3 milyar dolara 20 F-35 uçağı satın almak için sözleşme imzaladı.

11 Ekim: Başbakan Erdoğan, PKK ve Irak konusunda görüşmeler yapmak üzere Suriye'ye gitti.

Örgüt içindeki Suriye doğumluların durumu, örgütü tasfiyeye götürecek bir af olup olamayacağı, böylece örgüt lider kadrosunun da Avrupa ülkelerine gönderilmesi pazarlıkları, ortak operasyonlar görüşme ajandasında yer aldı.

13 Ekim: İran'ın Lorestan Eyaleti'nde bir askeri üssünde meydana gelen patlamada 18 kişi öldü.

* İran Cumhurbaşkanı Ahmedinejad, Lübnan'a ilk ziyaretini yaptı. Lübnan cumhurbaşkanı ve başbakanı tarafından ağırlandı. Hizbullah Lideri Nasrallah'la görüştü. Ziyaret İsrail'le gerilime neden oldu.

* Irak Başbakanı Maliki, Suriye'de Devlet Başkanı Beşar Esad tarafından kabul edildi. Bölgesel konular ve Bağdat'ta yeni hükümet kurulamaması masaya yatırıldı.

16 Ekim: Irak Başbakan Nuri El Maliki, hükümet krizini gidermek için Amman'da Ürdün Kralı Abdullah ile görüştü. 17 Ekim'de de İran'a giderek Hamaney ve Ahmedinejad ile görüştü. Tahran, Maliki'yi Mukteda El Sadr ile de buluşturdu. Maliki 19 Ekim'de Mısır'a, bir gün sonra da Türkiye'ye geçerek Gül ve Başbakan Erdoğan ile görüştü. Ankara ziyaretinden saatler önce Irak'ta 2 bölgenin doğalgaz sahası ihalesini TPAO'nun içinde olduğu yaptığı konsorsiyumlar kazandı.

18 Ekim: Hizbullah Lideri Nasrallah Lübnan İlerici Sosyalist Partisi Lideri Velid Canbolat ile görüştü.

26 Ekim: Irak Yüksek Mahkemesi Saddam Hüseyin rejiminin Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Tarık Aziz'i Şiilere işkenceden asılarak idama mahkum etti.

29 Ekim: Irak'ın başkenti Bağdat'ın kuzey doğusunda Baladruz kentinde Şii (Feyli) Kürtlere ait bir cafede intihar saldırısı oldu: 30 kişi öldü.

* ABD'ye gönderilmek istenen iki bombalı paketten biri İngiltere, diğeri Dubai'deki havaalanlarında ele geçirildi. ABD ve İngiltere alarma geçerek havaalanlarını ablukaya aldı.

31 Ekim: Bağdat'ta bir bombalı saldırı sonrası saldırganlar Sayida el Najad kilisesine girdiler. İçeridekileri rehin aldılar. Kurtarma operasyonu sırasında rehineler, kilise görevlileri, saldırganlar ve güvenlileri dahil 68 kişi öldü.

2 Kasım: Bağdat'ta Şiilerin çoğunlukta bulunduğu semtlerde düzenlenen eş zamanlı 13 saldırıda 91 kişi hayatını kaybetti.

3 Kasım: İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad, S-300 uçaksavar füzelerini satmaktan vazgeçen Rusya'yı "şeytana" teslim olmakla suçladı.

7 Kasım 2010: Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Hewler'e giderek Mesud Barzani ile görüştü. Ardından Bağdat'a geçerek siyasi liderlerle görüştü.

8 Kasım: Iraklı liderler hükümet krizini aşıp birlik hükümeti kurmak için Hewler'de bir araya geldi. 9 Kasım'da da liderler Bağdat'ta toplantıları sürdürdü. Zirvenin ilk günü Federal Irak'ta Basra, Necef ve Kerbela'da bombalı saldırı: 21 ölü

11 Kasım: Irak Meclisi başkanlığına El Irakiye listesinden (Iyad Allawi'nin listesi) Usame El Nuceyfi seçildi. Tek aday kullanılan 295 oyun 227'sini aldı. Meclis oylamasında ikinci turda Celal Talabani de yeniden Cumhurbaşkanı seçildi. Bu hükümet üzerin anlaşmanın sonucu gerçekleşti.

19 Kasım: Kuzey Kıbrıs Cumhurbaşkanı Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Güney Kıbrıs Cumhurbaşkanı Dimitris Hristofyas ile BM Genel Sekreteri Ban Ki-Moon New York'ta üçlü görüşme yaptı.

27 Kasım 2010: Lübnan Başbakanı Saad Hariri iki günlük resmi bir ziyaret için İran'a gitti.

11 Aralık: KDP 13. Kongresi'ni Hewler'de 10 yıl aradan sonra yaptı. Lideri Mesud Barzani, "Daha önce ki kongrelerde de vardı ve bu kongrede de kendi kaderini tayin hakkını kongrenin mayası haline getireceğiz... Biz Irak'ın güçlenmesi ile birliğinin temeli olarak Federalizmi görüyoruz. Kerkük'ü birlikte yaşama ve kardeşlik şehri yapmak istiyoruz ancak asla taviz vererek değil. Hangi ad ve baskı ile olursa Kürtler arası savaşa asla izin vermeyeceğiz, çünkü çok acı deneyimizin var. Bu vesileyle tekrar kardeş savaşına kurban gidenlerden ve ailelerinden özür diliyoruz" dedi.

12 Aralık: Federal Irak'ın Ramadi kentinde düzenlenen bombalı saldırılarda 17 kişi öldü.

15 Aralık: İran'ın Belucistan Eyaleti'nde Çabahar kentindeki İmam Hüseyin Camiindeki Kerbela anması sırasında düzenlenen intihar saldırısında 38 kişi hayatını kaybetti.

17 Aralık: İsrail ile Güney Kıbrıs arasında ''Doğu Akdeniz'deki münhasır ekonomik bölgelerinin sınırlarını ve buralardaki haklarını belirleyen'' anlaşma imzaladı.

20 Aralık: İran'da Sünni Cundullah örgütü üyesi olduğu iddia edilen 11 kişi asılarak idam edildi.

21 Aralık: Irak'ta hükümet 9.5 ay aradan sonra kuruldu. Hükümet güvenoyu aldı. 42 üyeli kabine oluştu ancak 29'u güvenoyu aldı. 13 ismin bir süre bakan vekili olarak görev yapacağı kaydedildi.

Dünyanın 2010 Günlüğü -1

Dünya 2009'u uğurladıktan hemen sonra yeni yılın ilk gününe kanlı bir saldırıyla uyandı. Saldırı haberi Pakistan voleybol müsabakası sırasında geldi. Bu olaydan 11 gün sonra ise dünya büyük bir doğa felaketine tanık oldu: Haiti'de 7.0 büyüklüğünde depremde 300 bin kişi hayatını kaybedecekti. Dünyanın önde gelen ülke ve kuruluşları verdiği sözü tutmayacak, ABD deprem bahanesiyle ülkeye ordusunu yığacaktı. Yetersiz yardımlar nedeniyle başlayan kolera salgını da linçlere ve binlerce kişinin ölmesine neden olacaktı. Şubat ayında da Şili'de 8,8 büyüklüğündeki deprem yüzlerce can alacaktı. Yıla damga vuran gelişmeler arasında ABD insansız uçaklarının Pakistan'da sivilleri bombalaması, Kırgızistan'da ayaklanmanın getirdiği iktidar değişikliğiyle etnik çatışmalar, Afganistan'da şaibeli seçimler, Nijerya'da Müslümanlarla Hristiyanlar arasında yaşanan çatışmalar, İsveç Parlamentosu'nun Ermenis soykırımı kararı, ABD Temsilciler Meclisi Dışişleri Komitesi'nin Ermeni soykırımı tasarısı, ABD yönetiminin Kızılderililerden özür dilemesi, Tayland'daki Kırmızı Gömlekli isyan, emniyet ve yargı yetkilerinin Londra'dan Belfast'a geçmesi, Polonyalı liderlerin uçağının Rusya'da çakılması, Katalonya'da sembolik bağımsızlık referandumu, Avrupa'yı sarsan grev dalgaları ve öğrenci protestoları, Uluslararası Adalet Divanı'nın Kosova kararı, NATO Lizbon zirvesinde alınan kararları Kuzey Kore-Güney Kore arasında yaşanan çatışma, Wikileaks'e sızan ABD gizli belgeleri oldu.

İşte dünyanın bir yıllık günlüğü:

1 Ocak 2010: Pakistan'ın kuzaybatısındaki Lakki Marvat kasabasında bir voleybol müsabakası sırasında düzenlenen intihar saldırısında 96 kişi öldü.

2 Ocak: Somali'de rakip iki grup arasındaki çatışmada 47 kişi öldü.

12 Ocak: Haiti'de 7.0 büyüklüğünde deprem başkent Port-au-Prince'i enkaza çevirdi. 300 bin kişi yaşamını yitirdi. Sonraki aylarda Şili ve Endonezya'da meydana gelen şiddeti daha yüksek depremler de binlerce can aldı.

13 Ocak: ABD'ye ait insansız savaş uçakları Pakistan'ın Kuzey Veziristan'da bir medreseyi vurdu: 10 kişi öldü.

19 Ocak: Nijerya'nın kuzeyindeki Jos kentinde, Müslümanlarla Hristiyanlar arasında çıkan çatışmalarda son 4 günde 464 kişinin yaşamını yitirdiği açıklandı.

1 Şubat: Pakistan-Karaçi'de Sind ile Peştunlar arasında çıkan sokak çatışmalarında 26 kişi öldü.

Sonraki günlerde ABD casus uçaklarının saldırıları ve bombalı saldırılarda yüzlerce kişi hayatını kaybetti. 28 Temmuz'da Pakistan'da uçak kazasındaysa 152 kişi ölü.

7 Şubat: Ukrayna'da yapılan devlet başkanlığı seçiminin ikinci turunda, Moskova yanlısı Viktor Yanukoviç oyların yüzde 48,95'ini, Başbakan Yulya Timaşenka yüzde 45,47'ini aldı. ABD yanlısı Viktor Yuşçenko öncülüğündeki "Turuncu" yönetim böylece yenilmiş oldu.

11-12 Şubat: Kuzey Kafkasya-İnguş Cumhuriyeti'nde Rus birlikleriyle çıkan çatışmalarda 20 militanın öldürüldüğü kaydedildi.

13 Şubat. NATO gücü ve Afgan ordusu 2001 sonrası en büyük askeri operasyonu Helmand'da 15 bin askerle başlattı. NATO öldürdükleri siviller için "yanlışlıkla oldu" açıklaması yaptı. 22 Şubat'ta Afganistan'ın güneyinde, NATO güçleri sivil araç konvoyunu bombaladı: 33 sivil öldü. NATO özür diledi. Ancak bir yıl boyunca süren bombalı saldırı ve çatışmalar çocukların da aralarına olduğu yüzlerce can aldı.

27 Şubat: Şili açıklarında 8,8 büyüklüğünde deprem oldu: Yaklaşık 600 ölü.

2 Mart: ABD donanması ile Gürcistan sahil muhafaza birlikleri Karadeniz'de ortak tatbikat yaptı.

4 Mart: ABD Temsilciler Meclisi Dışişleri Komitesi, Ermeni soykırımı tasarısını 22'ye karşı 23 oyla onaylandı. AKP hükümeti ve Türkiye heyetleri ret için yoğun çaba harcadı. Obama da tasarının reddi için girişimde bulundu. Obama senatörken 2008'de "Ermeni soykırımı bir iddia değil, belgelenmiş bir gerçektir" demişti.

7-9 Mart: Nijerya'da Jos kentinde Müslüman Fulani kabilesi ile Hristiyanlar arasındaki çatışmalarda 500 kişi yaşamını yitirdi.

9 Mart: Kuzey İrlanda Parlamentosu, emniyet ve yargı yetkilerinin Londra'dan Belfast'a devredilmesini 17 hayıra karşı 88 "evet"le onayladı. İşgalin sürmesini isteyen Londra yanlısı Ulster Unionists (UUP) "hayır" oyu verdi.

11 Mart: Somali'nin başkenti Mogadişu'da hükümet güçleriyle aşırı dinci militanlar arasındaki çatışmalarda iki günde 43 kişi yaşamını yitirdi.

* İsveç Parlamentosu 130'a karşı 131 oyla Ermeni soykırımı tasarısını kabul etti. Türkiye büyükelçisini Ankara'ya çağırdı.

16 Mart: İspanya'da Bask'ın bağımsızlığı için mücadele eden ETA, tarihinde ilk kez Fransız polis öldürdü.



26 Mart: Güney Kore'ye ait bir gemi, Kuzey Kore deniz hududu yakınlarındaki Baengnyeong adası açıklarında battı: 46 Güney Koreli denizci öldü. Kuzey Kore denizaltısından atılan torpidoyla battığını belirtilince kriz çıktı.


29 Mart: Moskova metrosunda düzenlenen iki ayrı intihar saldırısında 40 kişi hayatını kaybetti.

31 Mart: Rusya'nın Dağıstan bölgesinde meydana gelen patlamada 12 kişi öldü.

6 Nisan: Hindistan'ın Chhattisgarh eyaletinde Maocu gerillaların düzenlediği saldırıda 73 asker öldü.

6-7 Nisan: Kırgızistan'da kuzeydeki Talas kentinde muhalefetin gösterisine izin vermeyen polisle göstericiler arasında çatışma çıktı. ABD desteğiyle 5 yıl önce darbe sonucu iktidar olan Bakiyev yöneyimi ülkedeki tüm muhalif liderleri tutuklattı. Bişkek'te 7 Nisan'da liderlerin serbest bırakılması eylem yapıldı. Devlet Başkanlığı sarayına yürüdüler. Polis ateş açtı: 84 kişi öldü. Bakiyev devrildi.

Geçici hükümetin başbakanı Roza Otunbayeva oldu.

8 Nisan: ABD Lider Obama İle Rusya Lideri Medvedev Prag'da süresi dolan START-1'in yerini alacak yeni START-2 anlaşmasını imzaladı. Nükleer silah stoklarını neredeyse üçte bir oranında azaltacak olan anlaşma iki ülkenin stratejik nükleer savaş başlıklarını yüzde 25 ila 30 arasında azaltmayı öngörüyor.

10 Nisan: Rusya'da uçak düşmesi sonucu Devlet Başkanı Lech Kaczynski, Genelkurmay başkanı, Güvenlik Bölümü Başkanı Aleksander Szczyglo, Devlet Başkan Yardımcıları, Merkez Bankası başkanı dahil 96 kişi yaşamını yitirdi. Polonya Moskova yönetimini suçladı.

12-13 Nisan: Washington'da nükleer silahlarda indirim ve denetim için düzenlenen Nükleer Güvenlik Zirvesi'ne çok sayıda lider katıldı.

22 Nisan: Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan, AKP hükümetinin Zürih Protokolleri'nin Meclis'te onay sürecini Dağlık Karabağ ön şartına bağlamaktan vazgeçmemesi üzerine Türkiye ile imzaladığı protokollerin onaylanmasının askıya alındığını açıkladı.

24 Nisan: Katalonya bölgesinde bağımsızlık yanlısı sivil toplum örgütleri tarafından 2009 yılının Aralık ayında başlatılan bağımsızlık yanlısı sembolik referandumun üçüncüsü yapıldı. Katılanların yüzde 90'ı evet dedi. 29 Haziran'da İspanya Yüksek Mahkemesi 2006 yılında kabul edilen Katalonya özerkliğini genişleten yasayı 4 yıl sonra karara bağladı. Genişletilmiş özerklik çerçevesinde ulus kavramı da kabul edildi. Ancak Katalan dilinin "öncelikli dil olması" maddesinin reddedilmesi tepki çekti.

27 Nisan: Ukrayna Parlamentosu, Sivastopol kentindeki Rus Karadeniz Donanma üssünün süresini 2042'ye kadar uzatan anlaşmayı "ülkeye ihanet" olarak nitelendiren muhalefetin yoğun protestolarına rağmen 236 evet oyuyla onayladı.

29 Nisan: Sosyalist İşçi Partisi'nin (PSOE) Senato genel kurulunda İspanyolca dışında Galiçyaca, Baskça, Katalanca ve Valensiyaca'nın da kullanılmasına kararlaştırdı.

5 Mayıs: Hükümetin krizdeki Yunanistan'da kemer sıkma paketi açıklaması üzerine milyonlar greve gitti. Grev dalgası daha sonraki haftalarda devam etti. Çatışmalar çıktı, işyerleri ateşe verildi. Protestolar ve grevler Fransa, İtalya gibi ülkelere de yayıldı sonraki aylarda. Yıl sonuna doğru İngiltere'de harçları protesto eden öğrenciler polisle çatıştı. 2010 İrlanda için de IMF zincirlerine teslim olma yılı oldu.

6 Mayıs: İngiltere'de 650 sandalyeli Avam Kamarası için genel seçimler yapıldı. İşçi Partisi 13 yıl sonra kaybetti.

12 Mayıs: Güney Afrika Cumhuriyeti'nin Johannesburg kentinden kalkan uçak Libya'nın Trablusgarp kentine iniş sırasında düştü: 103 ölü.

14-18 Mayıs: Tayland'ın başkenti Bangkok'ta askerler hükümet karşıtı grev yapan Kırmızı Gömlekli muhaliflere saldırdı: 38 kişi hayatını kaybetti.

15 Mayıs: Sudan-Darfur bölgesinde, hükümet güçleri ve Adalet ve Eşitlik Hareketi (JEM) arasındaki çatışmada ordu katliam yaptı. Ordu, 108 militanın öldürüldüğünü açıkladı.

17 Mayıs: Hindistan'da Chhatisgarh eyaletinde Maocu gerillalar polis otobüsünü havaya uçurdu. 35 kişi öldü.

20 Mayıs: ABD yönetimi Kızılderililerden düzenlenen bir törenle insanlık dışı muameleden dolayı resmen özür diledi.

* Yunanistan'da bir kez daha genel greve gidildi hükümetin ekonomi politikalarına karşı.

Avrupa sendikalar da Brüksel'de eylem yaparak greve destek oldu.

22 Mayıs: Hindistan'ın Karnataka Eyaleti'nde yolcu uçağı düştü. 169 kişi öldü.

28 Mayıs: Hindistan'da Kalküta'ta tren hattına bombalı düzenekle yapılan saldırıda yolcu treni raydan çıktı: 146 kişi hayatını kaybetti.

2 Haziran: Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nde bir ordu mevzisine saldırı düzenlendiği ve 5'i asker 8'i sivilin aralarında bulunduğu 19 kişinin öldüğü açıklandı.

10-15 Haziran: Kırgızistan/Oş ve Celalabad'da Kırgız ve Özbekler arasında çıkan çatışmada, evler ateşe verildi: Ölü sayısı yaklaşık 300. BM'ye göre 400 bin kişi yerinden oldu.

18 Haziran: Azeri-Ermeni cephe hattında meydana gelen ateşkes ihlali sonucu, 4 Ermeni askeri ile bir Azeri asker öldü.

21 Haziran: Obama yönetimini Afganistan'a yeterli asker gönderme konusunda ağır davranmakla eleştiren Afganistan'daki güçlerin komutanı Orgeneral Stanley McChyrstal görevden alındı, yerine Irak'taki ABD güçlerinin komutanı Orgeneral David Petraeus atandı.

26-27 Haziran: G-20 zirvesi için Kanada'nın Toronto kentinde yapıldı.

2 Temmuz: Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nde Bukavo'ya bağlı Sange köyünde bir petrol tankerinin patlaması sonucu yakıtı almaya çalışanlar ve civardaki evlerde Dünya Kupası maçı izleyen 230 kişi yaşamını yitirdi.

3 Temmuz: Polonya ile ABD, revize edilmiş füze savunma kalkanının yürütülmesi için anlaşma imzaladı. Obama geçen yıl George Bush döneminin uzun menzilli füze savunma sistemi kurulmasına ilişkin planını rafa kaldırmıştı.

11 Temmuz: Uganda'nın başkenti Kampala'da, 2010 Dünya Kupası final maçını izleyenlerin bulunduğu iki ayrı restorana düzenlenen bombalı 76 kişi hayatını kaybetti. Somali'deki radikal dinci örgüt El Şebab üstlendi.

22 Temmuz: Uluslararası Adalet Divanı'nın (UAD) Kosova'nın bağımsızlığının meşru olduğu kararı verdi. Bu ayrılık konusunda divanın tarihinde aldığı ilk karar.

26 Temmuz: ABD ordusunun Afganistan'da sivilleri katlederek savaş suçu işlediğini gösteren gizli belgeler basına sızdı. Wikileaks internet sitesinde yayınlanan savaş suçunu belgeleyen 90 bin sayfaya yakın. Bu ABD tarihinin en büyük sızıntısı olarak adlandırıldı.

26-27 Temmuz: İngiltere Başbakanı Cameron, Türkiye'de görüşmeler yaptı.

29 Temmuz: Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nde Bandundu'daki nehirde bir teken alabora oldu: 138 kişi hayatını kaybetti.

1 Ağustos 2010: Mayıs 2008'de tamamlanan Misket Bombasının Üretimini ve Kullanımını Yasaklayan Uluslararası Sözleşme yürürlüğe girdi. ABD, Rusya, Çin, İsrail, Türkiye, Hindistan, Pakistan, Brezilya gibi ülkeler imzalamadı.

9 Ağustos: Pakistan'da iki hafta boyunca etkili olan muson yağışları nedeniyle 2 bin kadar kişi hayatını kaybetti. Pakistan yönetimi 20 milyon kişinin etkilendiğini açıkladı. Bu ülke tarihinin en büyük doğal afeti oldu. Hindistan, Çin, Doğu Avrupa'da da seller ağustosun ilk diliminde yüzlerce can aldı.

20 Ağustos: Erivan'ı ziyaret eden Rusya Lideri Medvedev ile varılan anlaşma gereği Rusya'nın askeri üssü Ermenistan'da 2046'ya kadar kalacak.

24 Ağustos: Somali'nin başkenti Mogadişu'da 3 kişi Devlet Başkanlığı sarayının yakınındaki Muna Oteli'ne baskın düzenleyerek 6'sı milletvekili 31 kişi öldürüldü.

5 Eylül: ETA çağrılar üzerine bir kez daha ateşkes ilan etti.

15 Eylül: Meksika'da Tamaulipas eyaletindeki bir çiftlikte askerlerle uyuşturucu çeteleri arasında çıkan çatışmalarda 41 kişinin öldüğü bildirildi. Ülkede 2006'dan beri Ciudad Juarez gibi kentlerde uyuşturucu çetelerinin saldırıları sonucu binlerce kişi öldü.

16 Eylül: Sri Lanka'nın doğusunda Batticaola yakınlarında meydana gelen patlamada 60 kişi hayatını kaybetti. Ordu olayın kazara olduğunu açıkladı.

20 Eylül: Tacikistan'da bir askeri konvoya pusu: 25 asker öldü. Özbekistan İslami Hareketi (ÖİH) üstlendi.

24 Eylül: Somali'nin başkenti Mogadişu'da güvenlik güçleriyle aşırı dinci militanlar çatışma: 21 kişi öldü.

30 Eylül: Ekvator'da ek ücretleri ve primlerinin iptal edilmesini öngören yasanın çıkarılmasını protesto adı altında sokaklara çıkan polisler ve bazı askerler darbe girişiminde bulundu. Darbe başarısız oldu.

18-19 Ekim: Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy, Almanya Başb. Merkel ve Rusya Dev Baş Medvedev Fransa'nın Deauville kentinde buluştu. AB ve Rusya ilişkileri, enerji ve güvenlik konuları görüşüldü.

19 Ekim: Çeçenistan Parlamentosu'na baskın düzenlendi. 3 militan 4 polis öldü, 17 kişi yaralandı.

22 Ekim: WikiLeaks'in Irak işgali sonrası işlenen savaş suçlarına ilişkin gizli ABD belgeleri açıkladı. Iraklı asker ve polislerin Iraklı tutuklulara uyguladığı elektrikli, matkaplı, asitli işkence vakaları belgelerde yer alıyordu. 28 Kasım'da Wikileaks'in açıkladığı ABD belgeleri de birçok ülke için büyük bir şok oldu.

2 Kasım: ABD ara seçimlerinde Demokratlar Temsilciler Meclisi'ndeki üstünlüğü kaybetti. Senato'da ise Demokratların üstünlüğü 57'e 41 sürdü.

19-20 Kasım: NATO'nun 28 üyesinin (Rusya da zirvede yer aldı) devlet-hükümet başkanları Lizbon'da toplanarak, Füze kalkanı sistemini de içeren yeni Stratejik Konsept'i kabul etti.

23 Kasım: Kuzey Kore'nin, yarımadanın batısındaki tartışmalı Yeonpyeong adasında tatbikat yapan Güney Kore'nin kendilerine ateş açtıkları gerekçesiyle adayı top ateşine tuttu. Gerilim yükü yeni yıla aktarıldı.

28 Kasım: Fildişi Kıyısı'nda devlet başkanlığı seçiminden sonra şiddet olayları: 200 kişi öldü. D. Başkanı Laurent Gbagbo da muhalif Alassane Ouattara da kendisinin kazandığını ilan etti. Afrika birliği Gbagbo'ya bırak çağrısı yaptı.

5 Aralık: Her gün yeni belgeler açıklayan Wikileaks'e sızdırılan belgelerin birinde ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton'ın 30 Aralık 2009 tarihli bir yazısında, Riyad Hükümeti'nin, zengin Suudilerin El Kaide, Taliban ve 2008'de 174 kişinin öldüğü Mumbai saldırılarından sorumlu tutulan Pakistan merkezli Leşker-i Tayyibe örgütüne para aktarmasını engelleyemediğini kaydediyor.

Belgelerin birinde Başbakan Maliki ve Cumhurbaşkanı Talabani, İran ve Suudi Arabistan başta olmak üzere tüm komşu ülkelerin Irak'ın içişlerine müdahale ettiğini kaydediyor.

6-15 Aralık: Bir Spartak Moskova taraftarının 6 Aralık'ta Kabardin-Balkarya Cumhuriyeti'nden bir kişi tarafından öldürülmesinden sonra yapılan gösteri ırkçı protestolara dönüştü. Günlerce Kafkasyalılar hedef alındı.

7 Aralık: WikiLeaks internet sitesinin kurucusu Julian Assange, yoğun takip ve baskıların ardından İngiltere'de ortaya çıkarak ifade verdi. Assange'ın birlikte olduğu kadınla CIA'in temasa geçip İsveç'te dava açtırdığı kaydedildi. Kadın Assange'nin ilişki sırasında hastalık bulaşma riskine karşı korunama önlemi almadığını söyleyince arama kararı çıkarılmıştı.

14 Aralık 2010: Wikileaks'in kurucusu Julian Assange, İsveç'te ilişki yaşarken korunmadığı gerekçesiyle Londra'da hakim karşısına çıktı. Avukatı İsveç'e iade edilmemesini, çünkü buradan ABD'ye gönderileceğini belirterek iade istemediklerini söyledi. Assange'ın 240 bin sterlin kefaletle serbest bırakılmasına karar verildi. İsveç itiraz edince 2 gün daha gözaltında kaldı, İngiliz Yüksek Mahkemesi kararıyla 16 Aralık'ta serbest kaldı. Bileğine elektronik kelepçe takılması ve her gün polise imza vermesi şartı getirildi.

19 Aralık: Belarus'ta devlet başkanlığı seçiminin Aleksander Lukaşenko'nun yüzde 79.7 ile yeniden kazanması üzerine muhalifler sokaklara döküldü. Muhalif liderler tutuklandı. ABD seçimin şaibeli olduğunu açıklarken Rusya adil olduğunu duyurdu.

22 Aralık: ABD Senatosu, Rusya ile yapılan nükleer silahların azaltılması anlaşmasını (START-2) onayladı.

* Haiti'de kolera salgının başladığı günden beri 2 bin 591 kişi öldü. Onlarca kişi "büyü yaparak hastalığı bütün adaya yaymakla" suçlanıp linç edildi.

* Ortadoğu ve Latin Amerika günlüğü ile devam edecek.....

Doğrudan Demokrasi ve Ozgür Yurttaşlık

Tabandan örgütlenerek kurumlaşan doğrudan demokrasi gerçekleşmeden sivil toplum örgütleriyle gerçek demokrasiyi getirmenin mümkün olmadığı kapitalist ülkelerde açıkça görülmekteydi. Sivil toplumun parlamenter sistem denilen üst toplum demokrasisini yumuşatmak ve biraz daha kabul edilir hale getirmekten başka bir etkisinin olmadığı anlaşılmıştır.  
Sivil toplum örgütleri ilk önce İkinci Dünya Savaşı’nın yarattığı büyük insan kayıpları ve çevre tahribatı nedeniyle barış grupları, çevrecilik ve kadın hareketleri olarak gelişti. Tabii ki daha önce işçi sendikaları ve kooperatifler gibi birçok sivil toplum örgütü de vardı. Ancak parlamenter sistemin eksikliklerini ve yarattığı olumsuzlukları giderecek gerçek anlamda demokratik katılımcı bir anlayış esas olarak İkinci Dünya Savaşı sonrası ortaya çıktı. Söz konusu sivil toplum örgütleri bir daha savaş olmaması ve barışın dünyada hâkim olması için aktif biçimde siyasal yaşama katılmaya başladılar. Atom bombası gibi çevreyi de yok eden kitle imha silahlarının kullanımını en büyük insanlık suçu gören bir bilinci toplumlarda yaymaya çalıştılar.

Kadının hakkı ve hukukunun tartışılması
Diğer taraftan da kadın örgütlerinin gelişimi ve aktivitesinde artış oldu. Kadınlar savaşta ana ve eş olarak çok acı çekiyorlar. Öte yandan mevcut siyaset ve toplum erkek egemenlikli bir niteliktedir. Kadının hakkı ve hukukundan söz edilse de, toplumsal cinsiyetçilik altında bunlar fazla anlam taşımamaktadır. Her türlü kurum erkek egemenlikli genlerle oluşmuş durumdadır. Dolayısıyla erkek egemenlikli sistem ve siyasete karşı kadın hareketleri mücadeleyi daha da yükseltmeye başlıyorlar. Savaşa yol açan zihniyetin eril zihniyet olduğu İkinci Dünya Savaşı’yla daha da anlaşıldı. Bu nedenle kadınlar hem toplumun demokratikleşmesi, hem de barış açısından erkek egemenlikli sisteme bağımlı olmaktan çıkmak istiyorlar. Çünkü erkeğe ve erkek egemenlikli sisteme bağımlı olmanın, erkek zihniyetinin yarattığı ağır sorunların altında ezilmeyi ve sefaleti getirdiği tarihsel süreç içinde iyice kanıtlanmıştır.

Kapitalizmin tıkanması ve postmodernizm
İkinci Dünya Savaşı sonrası kapitalist sistemin sadece kurumları değil, ulus-devlet anlayışı, farklı uluslar ve kültürlere yaklaşımı, kadına yaklaşımı, ulus devlet ve iktidarının yarattığı sonuçlar felsefi, ideolojik ve teorik olarak da sorgulanmaya başlandı. Kapitalizmin modernist anlayışının çağın ihtiyaçlarına cevap vermediğini ve önemli sorunlar yarattığını söyleyen değerlendirmeler, çözümlemeler ve eleştiriler gelişmeye başladı.

Sistemin bu noktalarda düzeltilmesini ve daha demokratik ve özgürlükçü hale getirilmesini isteyen ve postmodernizm denilen düşünce akımı da kapitalist sistemin tıkandığının kanıtı olarak görülmelidir. Sisteme eleştiri getiren bu düşünce akımı ve onun düşünürleri, sistemin olumsuzlukları konusunda sistem karşıtı güçlere de önemli düşünce materyalleri sunmuşlardır. Bu düşünce biçimi sistemi birçok konuda eleştirse de, sistemin ufkunu aşan bir düşünce ve yeni bir toplumsal yapılanma gerçeği ortaya çıkaramadığından, sistem içi yumuşamayı sağlayan bir karakterden öteye gitmeyen bir gerçekliği ifade etmektedir.

Özgürlükçü sistem arayışları
İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra da dünya barış ve demokratik gelişme açısından rahat bir süreç yaşamadı. Kapitalist sistemin de, reel sosyalist sistemin de insanlık için bir hayır getirmeyeceği bu süreçte daha iyi anlaşıldı. Kısa süre içinde kapitalist sistem ve reel sosyalist sistem arasındaki soğuk savaş halklarda ve toplumlarda bu iki sistem dışında arayışları geliştirdi.

O güne kadar halkların özgürlük ve demokrasi özlemini oyalayan reel sosyalist sistemin etkisi giderek azalmaya, bu da toplumlarda yeni demokratik özgürlükçü arayışların ortaya çıkmasına yol açtı. Katılımcı ve çoğulcu demokrasi çerçevesinde ortaya çıkan örgütlenmelerin de bu yönde her iki sistemi sorgulamaları gelişti. 1968’li yıllara gelindiğinde ortaya çıkan bu arayış ve bilinçlenmeye hem Batının demokrasi anlayışı, hem de reel sosyalizmin uygulamaları cevap verecek durumdan çok uzaktı.

Sovyetler Birliği’nin yarattığı hayal kırıklığı ve 68 Hareketi
Kapitalist sisteme karşı büyük direnişler ve protestolar gelişirken, Sovyetler Birliği’nin sosyalist olmadığı, aksine bürokratik baskıcı bir rejim olduğu düşüncesi başta gençlik hareketleri olmak üzere demokratik ve sosyalist çevrelerde fazlasıyla tartışıldı. Sovyetler Birliği için ‘kapitalist sistemi aşmayan revizyonist ülke’ tanımlaması yapıldı. Hatta emperyalist olduğunu söyleyen gruplar da ortaya çıktı. Sovyetler Birliği şahsında sosyalist sistemden beklenen demokrasi ve özgürlük özlemleri büyük darbe yemiştir. Sosyalizmin Sovyetler’deki uygulanışının demokrasi ve özgürlük getirmediği, onun da baskıcı ve sömürücü rejimlerin bir benzeri haline geldiği görülerek kendisine karşı tutumlar gelişti.

1968 Hareketi, reel sosyalizmin özgürlük ve demokrasi özlemlerini boşa çıkarması karşısında, halkın ve insanlığın demokrasi ve özgürlük özlemlerini sahiplenen bir hareket olarak tarih sahnesine çıkmıştır. Kapitalist sistem zaten baskıcı ve sömürücü karakteriyle halklar karşısında teşhir ve tecridi önemli oranda yaşamıştır. 1968 Hareketi, gençliğin halkın bütün umutlarını ve özlemlerini boşa çıkaran reel sosyalist sistem ile kapitalist sisteme karşı demokrasiyi ve özgürlüğü savunan bir isyan olmuştur. 1968’den sonra sivil toplum örgütlerinin daha da yaygınlaştığını ve farklılaştığını görmek mümkündür. 1968’i demokrasi tarihi açısından yeni bir hamle olarak görmek gerekir. 1968 mevcut demokrasinin ve bu iddiadaki sistemlerin iflas ettiğinin sadece Sovyetler Birliği’nde değil, Batı Avrupa’da da ilan edilmesidir. 1968 eylemlilikleri Fransa’dan başlayarak tüm Avrupa ve ABD’ye yayılmıştır.

Üçüncü Dünya denen birçok ülkede de gençlik hareketleri ve devrimci eylemlilikler giderek artmıştır. Sistem karşıtı hareketler katılımcı ve çoğulcu demokrasi anlayışına ve farklılıkların demokratik bir kültür haline gelmesine önemli katkıda bulunmuşlardır. Sovyetler’in dağılmasından sonra bu gelişme daha da önemli boyutlara ulaştı. Sovyetler pratiğinde görüldüğü gibi, demokratik olmayan rejimler çözülüyor. Ancak Sovyetler’in çözülüşüyle birlikte ABD ve Avrupa’da demokratik olduğunu söyleyen rejimlerin de fazlasıyla demokrasi özürlü olduğu daha açıkça görülmeye başlandı.

Doğrudan demokrasi arayışları
1968 Devrimi Avrupa demokrasisi açısından da önemli bir sorgulamayı beraberinde getirdi. Bu devrimin ne kadar yeterli ne kadar yetersiz olduğunu sorgulamak ayrı bir konudur. Ancak 1968’le birlikte gerçek demokrasilerin nasıl olması gerektiği konusunda ideolojik ve felsefi tartışmalar arttığı gibi, pratiğin nasıl geliştirilmesi gerektiği konusunda da yeni anlayışların ortaya çıkmasına zemin sundu.

Bu tartışmalar sonucunda sivil toplum örgütlerinin yanında doğrudan demokrasinin tartışıldığı, halkın sadece sivil toplum örgütleriyle siyasete katılması biçiminde değil de halkın tabandan yaygın örgütleneceği ve siyasete demokratik damgasını vuracağı bir demokratik sistemin gerekli olduğu düşüncesi gelişmeye başladı. Tabandan örgütlenerek kurumlaşan doğrudan demokrasi gerçekleşmeden sivil toplum örgütleriyle gerçek demokrasiyi getirmenin mümkün olmadığı kapitalist ülkelerde açıkça görülmekteydi. Sivil toplumun parlamenter sistem denilen üst toplum demokrasisini yumuşatmak ve biraz daha kabul edilir hale getirmekten başka bir etkisinin olmadığı anlaşılmıştır.

Buna paralel olarak, en önemlisi de merkezi sistemlerin halkın demokratik katılımını engellediği ve mevcut demokratik anlayışların demokratik ihtiyaçlara cevap vermediği düşüncesiyle merkezci devlet ve siyaset anlayışı ve yönetiminin yerine, yerel yönetimler ve yerel siyaset anlayışı gelişti. Birçok yetkinin, yönetme yetkisinin yerel yönetimlere devredildiği bir demokratik anlayış ortaya çıktı. Bu da demokrasinin gelişmesi açısından önemli sonuçlar yaratacak bir gelişme olarak demokrasi tarihi içindeki yerini aldı.

Demokrasi Avrupa’daki gelişme tarihinde görüldüğü gibi daha çok toplumun kendini tabandan örgütlemesi olarak değil de, esas olarak kralın ve devletin yetkilerinin sınırlandırılması olarak anlaşılmıştır. Bu tanımın da demokrasi ve demokrasi tarihi açısından bir anlamı vardır. Ancak yetersizliği bizzat Avrupa pratiğinde ortaya çıkmıştır. Bunun sonucunda sadece hukuki ve sosyal eşitlikle siyasal hakların demokrasinin gelişimi açısından yeterli olmadığı, bir de siyasal olarak yetkilerin, sosyal, ekonomik ve kültürel faaliyetlerin yerel düzeylere dağıtılması, somut olarak da belediyelere önemli yetkilerin bırakılması demokratik gelişimde önemli bir adım olarak birçok alanda uygulanma imkânı bulmaya başlamıştır.

Doğrudan demokrasi ve özgür yurttaşlık
Yerel yönetimler doğrudan demokrasiye daha yakın oluyor. Halkın katılımı yalnızca sivil örgütler tarafından, sivil toplum örgütleri tarafından değil, bütün halkın kendi sokağındaki, mahallesindeki ve ait olduğu şehirdeki sorunlara doğrudan katıldığı bir demokrasi anlayışı ortaya çıkıyor. İşte Porto Allegre deneyimi bu zihniyet temelinde gelişiyor.

Devlete bağlı yurttaşlık bilinci demokrasi açısından yetersiz görülüyor. Bireyin sorunlara yabancılaşmadığı, kent sorunlarıyla ilgilendiği kentlik bilinci kavramı geliştiriliyor. Böylece kentlilik bilinciyle edilgen olmaktan çıkıp şehrin sorunlarına aktif katılan özgür yurttaş tanımı yapılıyor. Bunun sonucunda iradesini aktif ve bilinçli olarak ortaya koyan birey gelişiyor. Bu durum hem bireyin hem de toplumun demokratik bilincinin gelişmesinde önemli rol oynuyor.

Demokratik konfederalizm demokratikleşmeyi daha da derinleştireceği gibi, yerel yönetimleri sadece belediyecilikten çıkarıp, bütün toplumu demokratik yönetim tarzı ve zihniyetine kavuşturması açısından önemli bir işleve kavuşturulacaktır. Porto Allegre deneyiminden öte bir özgür ve demokratik belediyeciliğe ulaşılacak; sadece belediyeye yapılan hizmetlerin toplumun ihtiyaçları temelinde olmasını sağlayan katılımcı belediyeciliğin ötesinde bir demokratik yapılanma gerçekleştirilecektir. Sadece hizmetin doğru olmasıyla yetinil- meyecek, toplumun en yaygın demokratik örgütlenmesi ve demokratik bilince kavuşması konusunda da sorumluluk duyan bir belediyecilik anlayışı yerleşecektir. Ev ev, sokak sokak örgütlenmemiş insan bırakılmayacaktır. Bu örgütlenme temelinde sadece belediyecilik sınırlarındaki işlere değil, toplumun tüm diğer faaliyetlerine katılacak ve bu faaliyetlerin öznesi olacak örgütlenmiş bir demokratik toplum gerçeği ortaya çıkacaktır.

Yerel yönetimler ve demokratik konfederalizm
Yerel yönetimler bir şehrin demokratikleşmesinde ve demokratik yönetiminde önemli bir rol oynama kapasitesine sahiptirler. Ancak doğru bir demokratik zihniyete kavuşmadıkları taktirde yerellik ya da yerel şovenizm denen dar yaklaşımlar da ortaya çıkabilmektedir. Nitekim bu yerel yönetimler çoğu zaman kendi alanlarıyla sınırlı kaldığı gibi, kırsal alandan kopuk bir yönetim anlayışıyla darlaşmakta ve oynaması gereken rolün çok gerisine düşmektedir.

Büyük veya küçük birbirine yakın belediyeler, kasabalar ve köylerin demokratik konfederalizm biçiminde örgütlenmesi sağlanırsa, hem yerel yönetim anlayışı ve demokratik zihniyet daha da gelişir, hem de yerel yönetimlerin ve demokratik güçlerin birbirine destek verdiği bir sistem ortaya çıkar. Zaten demokratik konfederalizm bütün toplumun yerelden başlayarak demokratik biçimde örgütlendiği ve konfederal biçimde güçlerini birleştirdiği bir sistemdir. Bu sistemde hem yerel özgünlükler korunuyor, hem de yerellerin güçleri birleştirilmiş oluyor. Örneğin sadece Diyarbakır ölçekli demokratik yerel yönetim anlayışı toplumun demokratik yönetimi açısından yetersiz kalır. Eğer merkezi mevcut yönetimlere alternatif bir yönetim anlayışı ve demokratik zihniyet geliştirilecekse, halk kendini yereldeki demokratik örgütlenme ve pratiklerle sınırlı tutamaz.

Yerel özgünlükleri ve iradesi ortadan kalkmadan, Diyarbakır’ın Bingöl ya da Urfa’yla ilişkilerini sıklaştıracak ve demokratik yönetimlerle belli konularda sorumluluk ve güç birleşmesini sağlayacak bir yerel yönetim anlayışı, demokratik konfederal sistemde demokrasinin derinleşmesi açısından geliştirilmesi gereken bir anlayış ve uygulama olmalıdır. Tabii ki demokratik konfederalizm sadece yerel yönetimlerle kurumlaşacak bir sistem değildir. Ancak yerel yönetimler doğru bir demokratik anlayış içinde olur ve kendilerini darlaştırmazlarsa, tüm ülkede genel anlamda kurumlaşacak demokratik konfederal sisteme önemli katkıda bulunabilirler. Demokratik konfederal sistemin demokratikleşmesinin derinleşmesinde büyük rol oynarlar.

Demokratik konfederalizm doğrudan demokrasiye gidiştir
Konfederal demokratik sistemin kapsamlı biçimde tartışılması ve özgün uygulanmasının gerçekleşmesi için köyler ve sokaklardan başlayarak yoğun bir çabanın gösterilmesi gerekmektedir. Demokratik konfederalizm doğrudan demokrasiye gidiştir. Bir temsili parlamenter demokrasi, bir de doğrudan demokrasi vardır. Yerel yönetimler doğrudan demokrasiye biraz daha yakındır. Sivil toplum örgütlerine, yani üçüncü alana dayanan çoğulcu ve katılımcı demokrasi anlayışı ya da bunu ifade eden kurumlar tek başına bir demokratik sistem oluşturmamaktadır. Bunlar ya parlamenter sistemin parçasıdırlar, onu tamamlarlar ya da doğrudan demokrasinin tamamlayıcısı olan demokratik kurumlardır. Tarihsel olarak parlamenter demokratik sistemin yetersiz kaldığı anlaşılınca devreye giren ve bu sistemin eksikliklerini tamamlayan bir demokrasi anlayışıdır. Hala egemen sistemin hâkim olduğu temsili parlamenter sistemlerde, esas olarak egemen sınıflara ve onların sistemine hizmet etmektedir. Ancak temsili demokrasinin olumsuzluklarını giderme ve toplumun sesinin biraz daha siyasete yansıması açısından tabii ki olumlu bir gelişme olarak görülmelidir. Bu yönüyle temsili parlamenter demokrasiyle doğrudan demokrasi arasında bir geçiş aşaması olarak görmek gerekir. Esas olarak da doğrudan demokraside rollerini oynayacaklardır. Doğrudan demokratik sistemde üçüncü alan dediğimiz sivil toplum örgütleri doğrudan demokrasiyi derinleştirecek, zenginleştirecek ve yaygınlaştıracak bir rol üstleneceklerdir. Bunları parlamenter sistemle doğrudan demokrasi arasındaki bir geçiş aşaması olarak görmek gerekiyor.

Halkın kendini yönettiği ve gerçek demokrasinin olduğu demokrasiyse doğrudan demokrasidir. Buna tam demokrasi ya da demokratik komünal toplumun yaşamsallaştığı demokrasi diyebiliriz. Dolayısıyla bizim esas hedef almamız gereken, gerçek demokrasinin yerleştiği doğrudan demokrasi olmalıdır. Temsili demokrasi de, üçüncü alan dediğimiz sivil toplum örgütlerinin var olduğu katılımcı ve çoğulcu demokrasi de demokrasinin tam uygulandığı bir sistem değildir. Tam demokrasinin gerçekleşmesi için doğrudan demokrasinin kurumlaşması gerekir. Tabii ki doğrudan demokrasiyle sivil toplum örgütleri iç içe gelişerek demokrasiyi yaygınlaştırıp derinleştireceklerdir.