Dünya petrol ve doğalgaz rezervlerinin dörtte birine ev sahipliği yapan Lomonosov Sıradağları'nın uzunluğu 1800 km, okyanus tabanından yüksekliği 3700 metreye çıkıyor. Rusya'nın yeni hamlesi, kelimenin gerçek anlamıyla 'Soğuk Savaş'ı kızıştıracak.
Rusya, 2007 ilkbaharında Kuzey Kutbu'nun derinliklerine diktiği bayrakla yeni bir 'Soğuk Savaş'ı da başlatmış oldu. Aslında 2001 yılında Rusya Birleşmiş Milletler'e (BM) Kuzey Kutbu'nun kendisine verilmesi için başvurmuş, ancak yeterli kanıt sunmadığı gerekçesiyle başvuru reddedilmişti. Aradan 6 yıl geçtikten sonra gelen Moskova'nın hamlesi bir işaret fişeği gibiydi.
2007'de bayrak dikmek için okyanusun 4 kilometre dibine inen aralarında iki milletvekili ve bilimadamlarının bulunduğu Rus ekibinin amacı, 1.2 milyon kilometrekarelik Lomonosov Sıradağları'nın denizaltından kayalık silsilesiyle Rusya'ya bağlandığını kanıtlamaktı.
Kuzey Kutbu'nun fethini Putin telefon edip kutlarken, denizin dibinde bulunan 10 milyar tonluk petrol ve doğalgaz yalnızca Rusya'nın değil ABD, Rusya, Norveç, Kanada ve Danimarka'nın da iştahını kabartıyordu.
Okyanusun dibine dikilen Rus bayrağına dört ülkeden tepki gecikmedi. ABD bir nükleer denizaltısı ile casus uçaklarını bölgeye gönderdi. Kanada Dışişleri Bakanlığı "Bayraklar dikip 'Burada hak iddia ediyoruz' diyemezsiniz. 15. yüzyılda yaşamıyoruz, Ruslar sadece şov yapıyorlar" açıklamasını yaptı.
Artık yarış başlamıştı. Rusya'nın hamlesine karşı ABD, Kanada, Norveç ve Grönland üzerinden Danimarka da derhal planlarını devreye soktu. Kanada, derin deniz limanı kuracağını ve 7 milyar dolar harcayıp sekiz yeni buzkıran devriye gemisi inşa edeceğini duyurdu. Hatta Kanada Başbakan'ı Stephen Harper, 2007 Ağustos'unda bölgeye giderek Moskova'ya karşılık verdi.
Yine Ağustos ayında bir ABD gemisi Kuzey Kutbu'nda deniz tabanının haritasını çıkarmak üzere yola koyuldu. Danimarka ise, Lomonosov'un okyanus altından Grönland'a bağlı olduğunu ispat için seferber oldu.
Rusya, 2008'in yaz aylarında bir adım daha ileri gitti ve Sovyetler Birliği'nin dağılmasından sonra ilk kez Kuzey Kutbu'na bir savaş gemisi gönderdi. 2009 yılına gelindiğinde ise Rusya kutuptaki çıkarlarını korumak için özel bir askeri güç oluşturacağını açıkladı.
RUSYA'DAN YENİ HAMLE SİNYALİ
Bugünlerde Kuzey Kutbu'ndaki doğal kaynakların paylaşımıyla ilgili bir konferansa ev sahipliği yapan Rusya, önümüzdeki dönemde deniz yatağı üzerinde daha geniş bir alanı kontrole hazırlanıyor. Konferansta konuşan bir Rus bakan, bir milyon kilometrekareden fazla bir alanda hak sahibi olduklarını ve bunun kanıtlarını üç yıl içinde Birleşmiş Milletler'e sunacaklarını söyledi.
Birleşmiş Milletler (BM) Deniz Hukuku Sözleşmesi'ne göre, ülkeler kıta sahanlıkları boyunca uzanan 370 kilometrelik deniz tabanının kontrolünü otomatikman ellerinde bulunduruyor. Ancak bu sınırlamanın üzerindeki hak iddiaları, sadece BM tarafından ve iddiayı kanıtlayan bilimsel veri sunulabilirse onaylanıyor.
Dünyanın kaderine yön verecek yeni 'Soğuk Savaş'ın galibinin kim olacağı merak edilirken, Kuzey Kutbu'na yakından bakmakta yarar var.
OKYANUS DİBİNDE 3700 METREYE ULAŞIYOR
Rusya, 2007 ilkbaharında Kuzey Kutbu'nun derinliklerine diktiği bayrakla yeni bir 'Soğuk Savaş'ı da başlatmış oldu. Aslında 2001 yılında Rusya Birleşmiş Milletler'e (BM) Kuzey Kutbu'nun kendisine verilmesi için başvurmuş, ancak yeterli kanıt sunmadığı gerekçesiyle başvuru reddedilmişti. Aradan 6 yıl geçtikten sonra gelen Moskova'nın hamlesi bir işaret fişeği gibiydi.
2007'de bayrak dikmek için okyanusun 4 kilometre dibine inen aralarında iki milletvekili ve bilimadamlarının bulunduğu Rus ekibinin amacı, 1.2 milyon kilometrekarelik Lomonosov Sıradağları'nın denizaltından kayalık silsilesiyle Rusya'ya bağlandığını kanıtlamaktı.
Kuzey Kutbu'nun fethini Putin telefon edip kutlarken, denizin dibinde bulunan 10 milyar tonluk petrol ve doğalgaz yalnızca Rusya'nın değil ABD, Rusya, Norveç, Kanada ve Danimarka'nın da iştahını kabartıyordu.
Okyanusun dibine dikilen Rus bayrağına dört ülkeden tepki gecikmedi. ABD bir nükleer denizaltısı ile casus uçaklarını bölgeye gönderdi. Kanada Dışişleri Bakanlığı "Bayraklar dikip 'Burada hak iddia ediyoruz' diyemezsiniz. 15. yüzyılda yaşamıyoruz, Ruslar sadece şov yapıyorlar" açıklamasını yaptı.
Artık yarış başlamıştı. Rusya'nın hamlesine karşı ABD, Kanada, Norveç ve Grönland üzerinden Danimarka da derhal planlarını devreye soktu. Kanada, derin deniz limanı kuracağını ve 7 milyar dolar harcayıp sekiz yeni buzkıran devriye gemisi inşa edeceğini duyurdu. Hatta Kanada Başbakan'ı Stephen Harper, 2007 Ağustos'unda bölgeye giderek Moskova'ya karşılık verdi.
Yine Ağustos ayında bir ABD gemisi Kuzey Kutbu'nda deniz tabanının haritasını çıkarmak üzere yola koyuldu. Danimarka ise, Lomonosov'un okyanus altından Grönland'a bağlı olduğunu ispat için seferber oldu.
Rusya, 2008'in yaz aylarında bir adım daha ileri gitti ve Sovyetler Birliği'nin dağılmasından sonra ilk kez Kuzey Kutbu'na bir savaş gemisi gönderdi. 2009 yılına gelindiğinde ise Rusya kutuptaki çıkarlarını korumak için özel bir askeri güç oluşturacağını açıkladı.
RUSYA'DAN YENİ HAMLE SİNYALİ
Bugünlerde Kuzey Kutbu'ndaki doğal kaynakların paylaşımıyla ilgili bir konferansa ev sahipliği yapan Rusya, önümüzdeki dönemde deniz yatağı üzerinde daha geniş bir alanı kontrole hazırlanıyor. Konferansta konuşan bir Rus bakan, bir milyon kilometrekareden fazla bir alanda hak sahibi olduklarını ve bunun kanıtlarını üç yıl içinde Birleşmiş Milletler'e sunacaklarını söyledi.
Birleşmiş Milletler (BM) Deniz Hukuku Sözleşmesi'ne göre, ülkeler kıta sahanlıkları boyunca uzanan 370 kilometrelik deniz tabanının kontrolünü otomatikman ellerinde bulunduruyor. Ancak bu sınırlamanın üzerindeki hak iddiaları, sadece BM tarafından ve iddiayı kanıtlayan bilimsel veri sunulabilirse onaylanıyor.
Dünyanın kaderine yön verecek yeni 'Soğuk Savaş'ın galibinin kim olacağı merak edilirken, Kuzey Kutbu'na yakından bakmakta yarar var.
OKYANUS DİBİNDE 3700 METREYE ULAŞIYOR
Küresel ısınma nedeniyle Kuzey Kutbu'ndaki buz kütlesi son 30 yıl içinde yüzde 20'den fazla küçüldü, bilimadamları 30 veya 40 yıl içinde kutuplarda hiç buz kalmayacağı tahminini yapıyor. Bilimadamları hızla eriyen buz tabakası için defalarca alarm verirken, 5 ülke için ise bu erime doğal kaynaklara erişimin kolaylaşması anlamına geliyor.
Dünya petrol ve doğalgaz rezervlerinin dörtte birinin bulunduğu, su altında yer alan dev dağlardan insanlığın 62 yıldır haberi var. 1948 yılında keşfedilen Lomonosov Sıradağları'nda sıcaklık sıfırın altında 60-70 derece.
Sibirya'dan Grönland'da kadar ulaşan Lomonosov Sıradağları'nın uzunluğu, 1800 km. Genişliği 60 ila 200 kilometre arasında değişen sıradağlar kanyonlarla bölünüyor, Lomonosov'un yüzeyi alüvyonla kaplı.
Lomonosov, okyanusun tabanından 3700 metre yüksekliğe kadar çıkıyor. Okyanusun minimum derinliği ise 954 metre.
PETROL SUYUN 4 BİN METRE ALTINDA
Yeni sondaj tekniklerinin her geçen gün gelişmesi ve şimdiye dek ulaşılamayan noktalara inebilmesi, Rusya, ABD, Kanada, Norveç ve Danimarka için Lomonosov Sıradağları'nı cazip hale getiriyor.
Fakat kutupların amansız soğuğunda petrol veya doğalgaz çıkarmak şu anki tabloya göre oldukça maliyetli, maliyet Meksika Körfezi'nde petrol çıkarmanın tam 5 katı. Kutuplarda kalın buz tabakaları delinse bile petrole suyun 4 bin metre altında ulaşılabiliyor.
vatan