Üç tarikattan biri İspanya’dan Opus Dei Tarikatı’dır. Kurucusu
Madrid’deki sıradan bir Katolik papazı gözüken Josemaria Escriv de
Balagar. Tarikatın kuruluş tarihi 2 Ekim 1928…
Bir diğeri Güney Kore’den Moon Tarikatı.
Kurucusu
Sun Myung Moon. Sıradan bir Budist iken sonra sıradan bir papaz ve
Papazlıktan da tarikat liderliğine yükseltildi. 1954 yılında Kuzey
Kore’den kaçarak, ABD tarafından sömürgeleştirilen Güney Kore’de kurdu.
Bilinen adıyla Moon Tarikatı, resmi ismiyle Birleştirme Kilisesi’dir.
ABD, 1951 yılında Kore’yi işgal ettikten sonra kurduğu bu tarikat
aracılığıyla, Güney Kore nüfusunun yüzde 40’nı Budistlikten
Hristiyanlığa devşirdi.
Üçüncüsü ise Fetullah Gülen’in kurduğu
Fetullahçı Nur Tarikatı da denilen Fetullahçı Cemaattir. Fetullah
Gülen’de diğer tarikat liderleri gibi çok çok sıradan bir imam bile
değilken tarikat liderliğine getirtildi.
1966 yılında kuruldu.
Direkt Türk Gladiosu’nun ordu kolu tarafından Fetullah Gülen ismiyle
kuruldu. Mele Abdülkerim Han’ın verdiği bilgiler somuttur. Direkt Türk
generalleri tarafından Fetullah adına kurulduğu Mele Abdulkerim Han’ın
şahitliği vardır.
Kurulduğu yer ise İzmir Kestanepazarı’dır. Buranın en önemli özelliği Sebatayistlerin merkezi olmasıdır.
Her üç Siyonist Masonik tarikatların ortak özellikleri çok ilginçtir.
Opus
Dei Tarikatı kurucusu Papaz Escriva orjini Hristiyan değildir. Yahudi
engizisyonun yapıldığı dönemde Hristiyanlığa geçmiş gizli Yahudi olan
bir aile kökeninde geliyor.
Çalışma sahası Hristiyan âlemidir.
Moon Tarikatı kurucusu Sun Myung Moon’da orjini Hristiyan değildir. Aslında Budist’tir.
Çalışma sahası Budizm inancının olduğu Uzak Doğu, Asya ve Pasifiktir.
Fetullahçı
Cemaatin kurucusu Fetullah Gülen’in de orjin inancı İslam dini
değildir. Baba tarafında Ermeni olup Hristiyan’dır. Anne tarafında ise
İspanya’dan gelen Safarad Yahudilerine dayanıyor.
Her üç tarikatın
koordine edildiği merkez Amerika, hizmet ettikleri merkez de dünya
Siyonizm’idir. Koordine eden kuruluş ise CIA’dir. CIA bu üç tarikat
vasıtasıyla hem Budist âlemi, hem Hristiyan âlemi hem de İslam âlemi
üzerinde hegemonya kurmaktadır. Dünyanın hâkimiyeti bunlar vasıtasıyla
kurulmaktadır.
İşin en dikkat çeken noktası Moon tarikatının kurucusu Sun Myung Moon’ın 1959 yılında ABD’ye yerleşmiştir.
Fetullahçı Cemaati’nin kurucusu Fetullah Gülen de 1999 yılında tümden ABD’ye yerleşmiştir.
Opus Dei tarikatı kurucusu Papaz Escriva de devamlı ABD de bulunmuştur.
Her üç tarikatta faşist ve ırkçı ruh hâkimdir. Her üç tarikatta askeri darbecilerin sağ koludur.
İspanya’da
Papaz Escriva, Franco diktatörlüğü ile Hitler faşizmin sağ koluydu.
Opus Dei Tarikatı’nın lideri Escriva, Franco’nun 35 yıllık diktatörlüğü
ile işbirliği içinde olmuştur.
Moon tarikatının ortağı ise CIA’nın
kurduğu Kore’deki CIA’nın temsilcisi Albay Bo Hi Pak’da dır. Bo Hi Pak
da, Moon Tarikatının en güçlü üyesidir. O’nun aracılığıyla Güney Kore
askeri vesayete alınmıştır.
Üç tarikatın ortak bir marifetide Yeşil Kuşak Projesine hizmet etmeleridir.
Opus
Dei tarikatı, Franco faşizminin yanında yer alarak demokratik, özgür ve
özerk yaşayan Katalan, Bask, Galiçya ve diğer halkların soykırımdan
geçirilmesinde en aktif rol oynadı. Latin Amerika ülkelerinden Şili,
Arjantin, Paraguay, Uruguay ve Peru’da solu ezmek için Opus Dei Tarikatı
ile CIA hep birlikte çalıştılar. Askeri darbeleri birlikte yaptılar.
Birlikte yönettiler. Birlikte katliamlar yaptılar.
CIA, Moon
tarikatını kullanarak Dünya Anti-Komünist Ligi’ni örgütledi. 1989 yılına
kadar yani reel sosyalizmin çöküşüne kadar bu misyonu devam ettirdi.
Fetullahçı
Cemaati’nin başı Fetullah Gülen ise 12 Mart, 12 Eylül ve 28 Şubat
askeri darbelerinin baş destekçisi oldu. Komünizme Karşı Mücaddele
Derneklerinin Erzurum ile İzmir şubelerini ilk kuran zattır.
Kenan Evren için “Kenan Evren Cennetliktir. Kucaklayan ve kutsal kurtarıcı bir melektir”demiştir.
12
Eylül faşizmini şu sözleriyle meşrulaştırmaya çalışır. “Asker tam
zamanında yetişmese bütün millet olarak inkisar içinde ağlamaktan başka
çaremiz kalmayacaktı”.
. Ümidimizin tükendiği yerde, Hızır gibi
imdadımıza yetişen Mehmetçiğe bir kere daha selam duruyoruz”. (Sızıntı,
Ekim 1980, sayı:21)
Şimdi ise ordunun özgürlük, eşitlik ve demokrasi için direnen tüm Kürtleri katletme fetvası veriyor.
Üç tarikatın faaliyet alanları da hemen hemen benzer.
Opus
Dei Tarikatı’ının beş kıtada 475 üniversite ve Yüksek Okulu ve 200
koleji var. 604 gazete ve dergiye sahip. 52 radyo ve televizyonu yayın
yapıyor.
Siyasi, askeri, polis, mali ve ticari alanlarda çok etkindir. Milyarlarca dolara hükmediyor.
Opus Dei Tarikat’ı Hristiyanların yaşadığı her ülkede sorumlu bir Kardinali bulunuyor.
Moon Tarikatı da benzer alanlarda faaliyet yürütüyor.
Fetullahçı
Cemaatin ise sadece Orta Asya’da dil merkezi, ilkokul, lise düzeyinde
250, dünya genelinde 500-600 arasında okulu var. Onlarca da üniversitesi
var. Onlarca gazete ve dergi, radyo ile televizyon yayınına sahip.
Devletin TRT’si de tümden cemaatin denetimine geçmiş durumdadır.
Kürdistan,
Anadolu ile Trakya’daki tüm devlet kurum ve kuruluşları tümden
Fetullahçı cemaatin yönetimindedir. Eski Gladio yerine Yeşil Gladio ile
hâkimiyet sağlamak istiyorlar. Yeşil Gladio’nun tüm elemanları
Fetullahçı’dırlar.
Yürütme, yasama, yargı, ordu, polis, eğitim, sağlık, ticaret, maliye vb. cemaatin hizmetindedir.
Fetullahçı
Cemaatin de Opus Dei Tarikatındaki gibi her ülkede bir sorumlusu
vardır. Değişen sadece ülke kardinali yerini ülke imamının almasıdır.
Opus Dei Tarikatı ve Fetullahçı Cemaati’nin üye tipi de aynıdır.
Her iki Siyonist örgütte de üç tip üye vardır.
Opus
Dei’de birinci grub olarak adlandırılan“Numerarid” denilen üyeler hiç
evlenmiyorlar. Opus Dei evlerinde yaşıyorlar. İhtiyaçları dışındaki tüm
kazançlarını tarikata veriyorlar.
Fetullahçı Cemaat de “İmam” ve
“İmame” olarak adlandırılan abi ve abla denilen üyelerde hiç
evlenmiyorlar. Tarikat evlerinde yaşayıp, tarikatın hizmetindedirler.
Tüm otorite onlardır. Yedi kişilik İstişare Grubu, kıta, ülke, bölge
sorumluların bunları içinden seçiliyor.
Opus Dei de ikinci üyeler
“Sopranumerari” olarak adlandırıyorlar. Tam üyedirler. Fakat
evleniyorlar. Tarikat evleri dışında yaşıyorlar. Aylık ödüyorlar.
Fetullahçı
Cemaatte ise önce Şagırd ve Şagırde diye adlandırılan cemaat içinde
yetişip evlenenlerden oluşuyor. Cemaate tam üyedirler. Fakat
maaşlarından belli yüzdeyi aylık olarak cemaate ödüyorlar.
Opus Dei de üçüncü tip üyelere “cooperatori”deniliyor. Tarikatın gönüllü yardım ve eğitim kuruluşlarında yer alıyorlar.
Fetullahçı
cemaatte de benzer şekildedir. Bunlara ek olarak himmet adı altında
yardımda bulunan ağırlıktaki üyeler ve destekçilerden oluşuyor.
Moon Tarikatında ise tam tamamına Opus Dei gibi üyelikler vardır.
Bu
üçlü Siyonist tarikatların ajitasyon, propaganda ve örgütlenme
çalışmaları yürütürken kullandıkları kilit kavramlarda aynıdır.
“Diyalog”, “Hoşgörü,” “Dini Araştırmalar” ve “Sevgi”.
Üçünün
birlikte yürüttükleri bir faaliyette var. “Dinler arası Diyalog ve
Hoşgörü” adı altında Siyonizm’in hegemonyasını pekiştirmek ve yaymak
için ilkin ABD, sonrasında 1991 ile 1994 yılında İstanbul sonrasında
Riha’da birlikte toplantı düzenlediler.
Üçünün ortak özelliği
misyoner faaliyetleridir. Her üç tarikatın ABD’deki NED, CSIS ve CIA
gibi istihbarat örgütlerince desteklendiği belirtiliyor.
Özgür Bilge