Dünyada hemen hemen tüm uzmanlar kısa vadede ciddi bir ekonomik kriz
beklentisi içinde. Hatta beklentiler yaşanacak bir krizin 2008'de
piyasaları sallayan ekonomik krizden çok daha boyutlu olacağı yönünde.
Peki neye dayanarak böylesi tahminler yapılıyor? Gerçekten bir ekonomik kriz kapımızda mı? Yoksa spekülasyon mu yapılıyor?
2008 yılında dünyanın en büyük ekonomisi olan ABD'nin dış borcu 10 trilyon doların altındaydı. Bugün ise ABD'nin dış borcu 14 trilyon doları geçmiş durumda.
2008 yılında hiçbir AB ülkesi ekonomik kriz içerisinde değildi. Bugün en az 7 AB ülkesi ekonomik krizin eşiğinde.
Ve bu kez küresel ekonomik düzen büyük bir çatlakla karşı karşıya. İşin panik yaratan tarafı bu çatlak patlarsa 2008'in aksine dünyadaki büyük ülkelerin hükümetlerinin bunu yamayacak güçleri olmayacak.
Krizin kokusunu alan kısa vadeli satışlardan kar etmeyi amaçlayan fırsatçılar da bu nedenle sık sık spekülasyonlar yapıyor ve piyasalarda dalgalanmaya neden oluyor. Hiç şüphesiz ki bu fırsatçılar paranın kokusunu çok iyi alıyorlar.
2008'deki krizin öncesinde bankaların rezervlerinde erime yaşanmaya başlamıştı. Bugün de aynı durum söz konusu.
Avrupa'da dış borçlardan kaynaklanan kriz gün geçtikçe daha kötüye gidiyor. Eğer AB ülkelerinin aldığı önlemler sonuç vermezse büyük bir krizin patlaması artık an meselesi haline gelecek.
İşte ekonomik krizin bu haftaki 18 alameti:
1) Bankaların borsadaki değer kaybı artıyor. Bu hafta Bank of Amerika son bir yılın en düşük seviyesine yüzde 4'lük bir kayıpla geriledi
2) Bu sene Bank of Amerika'nın yaşadığı toplam kayıp yüzde 27'yi buldu
3) Bank of Amerika sermaye bandını 50 milyar dolara yükseltebileceği haber veriliyor
4) Goldman Sachs ve Morgan Stanley'in hisseleri son iki yılın en düşük seviyesinde
5) Citigroup hisseleri Pazartesi günü yüzde 2,5 düştü
6) Kredi derecelendirme kuruluşu Moody's Bank of America, Citigroup ve Wells Fargo'nun kredi notlarını düşürebileceğini duyurdu
7) Barclays Capital, Goldman Sachs, Bank of America, JPMorgan Chase ve Morgan Stanley şu anda ya personel çıkarmayı düşünüyor ya da personel çıkarmaya başladı
8) IMF'nin Avrupa direktör yardımcısı Yunanistan'ın borç krizinin bıçak sırtında olduğunu söyledi
9) Moody's İrlanda'nın kredi notuda bir değişikliğe gitmedi
10) Portekiz'in sunduğu hazine bono faizi yüzde 20'nin üzerinde faiz veriyor. İrlanda'nın bonolarının faizi 23, Yunanistan'ın bono faizi yüzde 35'in üzerinde
11) İtalya'nın en büyük bankasının hisseleri Pazartesi günü yüzde 6,4 oranında düştü
12) Pazartesi günü İtalya'daki hazine bonolarının faizleri son 10 yılın en yüksek seviyesindeydi
13) Yine aynı şekilde İspanya'nın hazine bonolarının faizi de son 10 yılın en yüksek seviyesindeydi
14) Almanya'nın en büyük bankasının hisse senetleri yüzde 7 oranında düştü. Bu aydaki toplam değer kaybı ise yüzde 23'ü buldu
15) Citigroup'un ekonomistlerinden William Buiter Avrupa Merkez Bankasının müdahalesi olmaması durumunda bağımsız ekonomik çıkış arayışları gerişebilir
16) Dünyanın en büyük şirketlerinden Cisco çalışanlarının yüzde 16sını işten çıkarma kararı aldı.
17) Borders Group tüm işlemlerini durdurarak işyerlerini tasfiye edeceğini duyurdu. Bu 10 bin 700 kişinin işsiz kalması demek
18) Kriz zamanlarında yatırımcılarının güvenli limanı olan altının ons başına fiyatı 1600 doları geçti
Bütün bu göstergeler hiç de alışık olduğumuz türden bir krizin yaşanmayacağını ortaya koyuyor. 2008'deki gibi bu krizin çok ani bir şekilde domino etkisiyle gerçekleşebileceği ifade ediliyor.
Küresel ekonomik sistemim yapısı kağıttan evlere benziyor. Bu yapı hiçbir denetim ve korumaya imkan vermeyecek şekilde dizayn edildiğinden bir kere kriz patlak verdi mi durdurmak oldukça zor.
Bu yapı daha çok kısa süre içinde çok kar elde edilmesine imkan sağlayacak şekilde biçimlendirilmiş durumda. Bankerler, finans kuruluşları bu sistemden besleniyor. Bir başka deyişle fırsatçılar krizi seviyor. Bugün Yunanistan'dan yüzde 30 faizle iki yıl vadeli bonolar almak için sıraya girenlerin hiçbiri maaşlı insanlar değil. Hepsi büyük kuruluşlar. Ve kriz derinleştikçe faizler artacak ve kazanan yine onlar olacak.
Peki neye dayanarak böylesi tahminler yapılıyor? Gerçekten bir ekonomik kriz kapımızda mı? Yoksa spekülasyon mu yapılıyor?
2008 yılında dünyanın en büyük ekonomisi olan ABD'nin dış borcu 10 trilyon doların altındaydı. Bugün ise ABD'nin dış borcu 14 trilyon doları geçmiş durumda.
2008 yılında hiçbir AB ülkesi ekonomik kriz içerisinde değildi. Bugün en az 7 AB ülkesi ekonomik krizin eşiğinde.
Ve bu kez küresel ekonomik düzen büyük bir çatlakla karşı karşıya. İşin panik yaratan tarafı bu çatlak patlarsa 2008'in aksine dünyadaki büyük ülkelerin hükümetlerinin bunu yamayacak güçleri olmayacak.
Krizin kokusunu alan kısa vadeli satışlardan kar etmeyi amaçlayan fırsatçılar da bu nedenle sık sık spekülasyonlar yapıyor ve piyasalarda dalgalanmaya neden oluyor. Hiç şüphesiz ki bu fırsatçılar paranın kokusunu çok iyi alıyorlar.
2008'deki krizin öncesinde bankaların rezervlerinde erime yaşanmaya başlamıştı. Bugün de aynı durum söz konusu.
Avrupa'da dış borçlardan kaynaklanan kriz gün geçtikçe daha kötüye gidiyor. Eğer AB ülkelerinin aldığı önlemler sonuç vermezse büyük bir krizin patlaması artık an meselesi haline gelecek.
İşte ekonomik krizin bu haftaki 18 alameti:
1) Bankaların borsadaki değer kaybı artıyor. Bu hafta Bank of Amerika son bir yılın en düşük seviyesine yüzde 4'lük bir kayıpla geriledi
2) Bu sene Bank of Amerika'nın yaşadığı toplam kayıp yüzde 27'yi buldu
3) Bank of Amerika sermaye bandını 50 milyar dolara yükseltebileceği haber veriliyor
4) Goldman Sachs ve Morgan Stanley'in hisseleri son iki yılın en düşük seviyesinde
5) Citigroup hisseleri Pazartesi günü yüzde 2,5 düştü
6) Kredi derecelendirme kuruluşu Moody's Bank of America, Citigroup ve Wells Fargo'nun kredi notlarını düşürebileceğini duyurdu
7) Barclays Capital, Goldman Sachs, Bank of America, JPMorgan Chase ve Morgan Stanley şu anda ya personel çıkarmayı düşünüyor ya da personel çıkarmaya başladı
8) IMF'nin Avrupa direktör yardımcısı Yunanistan'ın borç krizinin bıçak sırtında olduğunu söyledi
9) Moody's İrlanda'nın kredi notuda bir değişikliğe gitmedi
10) Portekiz'in sunduğu hazine bono faizi yüzde 20'nin üzerinde faiz veriyor. İrlanda'nın bonolarının faizi 23, Yunanistan'ın bono faizi yüzde 35'in üzerinde
11) İtalya'nın en büyük bankasının hisseleri Pazartesi günü yüzde 6,4 oranında düştü
12) Pazartesi günü İtalya'daki hazine bonolarının faizleri son 10 yılın en yüksek seviyesindeydi
13) Yine aynı şekilde İspanya'nın hazine bonolarının faizi de son 10 yılın en yüksek seviyesindeydi
14) Almanya'nın en büyük bankasının hisse senetleri yüzde 7 oranında düştü. Bu aydaki toplam değer kaybı ise yüzde 23'ü buldu
15) Citigroup'un ekonomistlerinden William Buiter Avrupa Merkez Bankasının müdahalesi olmaması durumunda bağımsız ekonomik çıkış arayışları gerişebilir
16) Dünyanın en büyük şirketlerinden Cisco çalışanlarının yüzde 16sını işten çıkarma kararı aldı.
17) Borders Group tüm işlemlerini durdurarak işyerlerini tasfiye edeceğini duyurdu. Bu 10 bin 700 kişinin işsiz kalması demek
18) Kriz zamanlarında yatırımcılarının güvenli limanı olan altının ons başına fiyatı 1600 doları geçti
Bütün bu göstergeler hiç de alışık olduğumuz türden bir krizin yaşanmayacağını ortaya koyuyor. 2008'deki gibi bu krizin çok ani bir şekilde domino etkisiyle gerçekleşebileceği ifade ediliyor.
Küresel ekonomik sistemim yapısı kağıttan evlere benziyor. Bu yapı hiçbir denetim ve korumaya imkan vermeyecek şekilde dizayn edildiğinden bir kere kriz patlak verdi mi durdurmak oldukça zor.
Bu yapı daha çok kısa süre içinde çok kar elde edilmesine imkan sağlayacak şekilde biçimlendirilmiş durumda. Bankerler, finans kuruluşları bu sistemden besleniyor. Bir başka deyişle fırsatçılar krizi seviyor. Bugün Yunanistan'dan yüzde 30 faizle iki yıl vadeli bonolar almak için sıraya girenlerin hiçbiri maaşlı insanlar değil. Hepsi büyük kuruluşlar. Ve kriz derinleştikçe faizler artacak ve kazanan yine onlar olacak.