Hakkari'nin Yüksekova İlçesi'nde son günlerde kimliği belirsiz kişiler
tarafından farklı noktalarda ev baskınları, kimlik kontrolleri ve
hırsızlık olayları yapılırken, polis ablukasında olan ilçede yaşanan
olaylarla ilgili şu ana kadar tek kişi dahi gözaltına alınmadı.
Yüksekova BDP İlçe Başkanı Rüstem Demir, olayların arkasında diplomalı
Fettullahçıların olduğunu söyledi.
Hakkari'nin Yüksekova İlçesi son zamanlarda "karanlık" olaylarla gündemde. Polis ablukasında bulunan ilçede, evlere baskınların düzenlenmesi, yol kesip kimlik kontrolleri yapılması gibi uygulamalar tedirginliğe neden oldu.
İlçede son 10 gün içinde özelikle iyi Türkçe konuşan kişiler, Van'dan gelen depremzedenin evini basarak kendilerini polis olarak tanıttı. Sözkonusu kişiler, evdeki yurttaşlara "Siz Kürt müsünüz" diye sordu. Bunun karşılığında "evet" cevabını alan kişiler, "çıkarın silahları" diyerek 650 TL'yi gasp etti. Olaydan 3 gün sonra tekrar aynı evin kapısı benzer kişiler tarafından zorla açılmak istendi.
Çarşı merkezinde polisin sürekli devriye attığı bir noktada bulunan Kaya Ekmek Fırını'na baskın yapılırken, baskın sırasında 3 kişi de gözetleyicilik yaptı. Fırın çalışanlarının telefonlarını gasp eden kişiler, iş yeri sahiplerine "arkamızdan gelmeyin, yoksa öldürürüz" tehdidinde bulundu.
İlçenin çeşitli yerlerinde 8 araç kundaklandı.
İlçe Jandarma Komutanlığı ve Komando Tugayı'nın 100 metre karşısındaki 12 ailenin kaldığı 5 katlı bina kundaklanmak istendi. Ancak bina sakinlerinin fark etmesiyle kundaklanma engellendi.
Mehmet Soydan adlı yurttaşın evinde 30 bin TL'lik ziynet eşyası gasp edildi.
İsmail Onay'a ait iş yerinin duvarı delinerek 14 vidon mazot gasp edildi.
Yüksekova'ya 5 kilometre uzakta bulunan Beşbulak (Dara) Köyü'nde Mesut Çardakçı'ya ait 50 koyun, İnanlı (Xalane) Köyü'nde ise 30 koyun çalındı.
Çeşitli mahallelerde yollar kesilirken ve kimlik kontrolleri yapılmaya başlandı.
Son olarak da Adil Kanar'a ait kuyumcu dukanı soyuldu, 120 milyarlık altın gasp edildi.
‘UYGULAMALAR DİPLOMALI FETULLAHÇILARIN İŞİDİR’
Yüksekova BDP İlçe Başkanı Rüstem Demir, yaşananların bilinçli ve organize olduğunu söyleyerek, "Gever'e yönelik bir konsept başlatılmıştır. Bu konseptle direnişte olan ve muhalefetçi kimliği ile tanın ilçemizi fuhuş, hırsızlık gibi çeşitli onursuz yaklaşımlarla tanıtılmak istenmektedir. İlçedeki demokratik mücadelenin önünün tıkatılması için her tarafa MOBESE koyanlar, çok ilginçtir bu tür olaylara girenleri tespit edemiyor. Halkımızı uyarıyoruz, ilçemizde çok kirli oyunlar oynanmaktadır. Diplomalı Fettuhlahçılar halkımızı karşı karşıya getirmek istemekteler. Mahalle meclislerimizi boşa çıkarmak istemekteler. İlçemizde gelen Gülenciler halka gidemedikleri için halkla hareket arasında güvensizlik yaratmak, halkta korku ve endişe yaratma çabasındalar. Bunun benzeri Van'da ortaya çıktı. Kentte gece hırsızlık yapanlar gündüz aleyhte propaganda yaptıkları örneği ortadadır" dedi.
‘ÇETE ELEMANLARI KÜRT VE YÜKSEOVALI DEĞİLLER’
İş yerinin gasp edilmesinden sonra hırsızların yakalanması yerine, bir çalışanlarının emniyete götürülerek sabaha kadar tutulduğunu dile getiren Kaya Ekmek Fırını sahibi Nusret Kaya, bu tür olayları yapanların kesinlikle Kürt ve Yüksekovalı olmadığını dile getirdi. Kaya, "Çok iyi Türkçe konuşan 3 kişi fırına gelerek gasp olayını gerçekleştirirken, 3 kişi çarşı merkezinin belli noktalarında nöbet tutmuşlar. Fırında iki kişi, gece vardiyasındaydı. Kasada para bulamayan maskeli kişiler şarjda olan telefonu alarak, 'bizi takip etmeyin yoksa vururuz' tehdidinde bulunmuştur. Ortaya çıkan bu çete sanki bilinçli olarak organize edilmiş" diye konuştu.
Hakkari'nin Yüksekova İlçesi son zamanlarda "karanlık" olaylarla gündemde. Polis ablukasında bulunan ilçede, evlere baskınların düzenlenmesi, yol kesip kimlik kontrolleri yapılması gibi uygulamalar tedirginliğe neden oldu.
İlçede son 10 gün içinde özelikle iyi Türkçe konuşan kişiler, Van'dan gelen depremzedenin evini basarak kendilerini polis olarak tanıttı. Sözkonusu kişiler, evdeki yurttaşlara "Siz Kürt müsünüz" diye sordu. Bunun karşılığında "evet" cevabını alan kişiler, "çıkarın silahları" diyerek 650 TL'yi gasp etti. Olaydan 3 gün sonra tekrar aynı evin kapısı benzer kişiler tarafından zorla açılmak istendi.
Çarşı merkezinde polisin sürekli devriye attığı bir noktada bulunan Kaya Ekmek Fırını'na baskın yapılırken, baskın sırasında 3 kişi de gözetleyicilik yaptı. Fırın çalışanlarının telefonlarını gasp eden kişiler, iş yeri sahiplerine "arkamızdan gelmeyin, yoksa öldürürüz" tehdidinde bulundu.
İlçenin çeşitli yerlerinde 8 araç kundaklandı.
İlçe Jandarma Komutanlığı ve Komando Tugayı'nın 100 metre karşısındaki 12 ailenin kaldığı 5 katlı bina kundaklanmak istendi. Ancak bina sakinlerinin fark etmesiyle kundaklanma engellendi.
Mehmet Soydan adlı yurttaşın evinde 30 bin TL'lik ziynet eşyası gasp edildi.
İsmail Onay'a ait iş yerinin duvarı delinerek 14 vidon mazot gasp edildi.
Yüksekova'ya 5 kilometre uzakta bulunan Beşbulak (Dara) Köyü'nde Mesut Çardakçı'ya ait 50 koyun, İnanlı (Xalane) Köyü'nde ise 30 koyun çalındı.
Çeşitli mahallelerde yollar kesilirken ve kimlik kontrolleri yapılmaya başlandı.
Son olarak da Adil Kanar'a ait kuyumcu dukanı soyuldu, 120 milyarlık altın gasp edildi.
‘UYGULAMALAR DİPLOMALI FETULLAHÇILARIN İŞİDİR’
Yüksekova BDP İlçe Başkanı Rüstem Demir, yaşananların bilinçli ve organize olduğunu söyleyerek, "Gever'e yönelik bir konsept başlatılmıştır. Bu konseptle direnişte olan ve muhalefetçi kimliği ile tanın ilçemizi fuhuş, hırsızlık gibi çeşitli onursuz yaklaşımlarla tanıtılmak istenmektedir. İlçedeki demokratik mücadelenin önünün tıkatılması için her tarafa MOBESE koyanlar, çok ilginçtir bu tür olaylara girenleri tespit edemiyor. Halkımızı uyarıyoruz, ilçemizde çok kirli oyunlar oynanmaktadır. Diplomalı Fettuhlahçılar halkımızı karşı karşıya getirmek istemekteler. Mahalle meclislerimizi boşa çıkarmak istemekteler. İlçemizde gelen Gülenciler halka gidemedikleri için halkla hareket arasında güvensizlik yaratmak, halkta korku ve endişe yaratma çabasındalar. Bunun benzeri Van'da ortaya çıktı. Kentte gece hırsızlık yapanlar gündüz aleyhte propaganda yaptıkları örneği ortadadır" dedi.
‘ÇETE ELEMANLARI KÜRT VE YÜKSEOVALI DEĞİLLER’
İş yerinin gasp edilmesinden sonra hırsızların yakalanması yerine, bir çalışanlarının emniyete götürülerek sabaha kadar tutulduğunu dile getiren Kaya Ekmek Fırını sahibi Nusret Kaya, bu tür olayları yapanların kesinlikle Kürt ve Yüksekovalı olmadığını dile getirdi. Kaya, "Çok iyi Türkçe konuşan 3 kişi fırına gelerek gasp olayını gerçekleştirirken, 3 kişi çarşı merkezinin belli noktalarında nöbet tutmuşlar. Fırında iki kişi, gece vardiyasındaydı. Kasada para bulamayan maskeli kişiler şarjda olan telefonu alarak, 'bizi takip etmeyin yoksa vururuz' tehdidinde bulunmuştur. Ortaya çıkan bu çete sanki bilinçli olarak organize edilmiş" diye konuştu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder