Ne kadarda yüzsüzler değil mi? Tam 12 saat sustular. Katliama ilişkin tek bir haber, tek bir kare görüntü geçmediler.
AKP ve devletin derinliğinden gelecek açıklamayı beklediler. Bir generalin veya bakanın ağzından çıkacak iki kelimeye baktılar.
Nihayet genelkurmayın gerçeği perdelemeyi amaçlayan açıklaması geldi. Sonra Hep birden konuşmaya başladılar.
12 saat susanlar, konuşmayanlar, katliamı görmeyenler, birdenbire ‘istihbarat’ bilgilerine ulaştılar.
Katliamı perdelemek için yüzlerini dökerek beş para etmez senaryolarla tekrardan karşımıza çıktılar. Utanmasalar, sıkılmasalar köylüler kendi kendilerini vurdu diyecekler.
Utanmasalar tıpkı, Türk ordusu Dersim ve Kürdistan ormanlarını yakarken Tansu Çiller ‘PKK Helikopterleri yakıyor’ dediği gibi, kaçakçıları ‘PKK ait uçaklar vurdu’ diyecekler.
Ancak utanmıyorlar. Ve insanın kanını donduran yalan senaryolar çizmeye çalışıyorlar.
Katliama ortak olmakta ve yeni cinayetlere kapı aralamakta hiçbir mahsur görmüyorlar. Katillere yeni ziyafet sofraları sunuyorlar.
Tıpkı Zaman ve Taraf gazetesi gibi.
Fethullah Gülen cemaatinin yayın organı Zaman gazetesi Türk ordusunun katliamını gizlemek için ilk büyük yalanını sözüm ona ‘haber-analiz’ başlığında verdi. Gülen cemaatinin Kürt illerindeki istihbaratçısı ‘muhabirin’, ‘PKK köylüleri yem mi yaptı?’ başlıklı düzmece analizi sözde PKK insansız hava araçlarının bölgeyi sürekli gözetlediğini biliyormuş! Bu nedenle ‘PKK, kaçakçı kılığında Türkiye'ye giriş yapıp yapamayacağını test etmek istemiş! Bu sebeple kaçakçılar yem amacıyla toplu olarak sınıra gönderilmiş!
‘Bundan daha yüzsüz, adi bir senaryo olamaz’ diyeceksiniz, ama ne yazık ki dahası varmış.
Türk ordusunun ve Tayyip Erdoğan’ın katliamlarını gizlemeyi kendine meslek edinen, bu işi artık çığırından çıkaran Taraf gazetesi, onun istihbarat ve polisten devşirilen muhbirlerin yazdıkları senaryolar var.
Ve bu istihbarat ve polislere ‘rehin düşmüş’ bir genel yayın yönetmenin yazdıkları var.
Katilin adresini gizlemek için Taraf gazetesi Zaman gazetesinden bir kat daha alçalarak, sadece, ama sadece özel savaş elamanlarının kurgulayabileceği ve tümüyle psikolojik savaş amaçlı büyük bir yalan atıyor.
Taraf ve onun ‘özel elamanı’ Hitler’in propaganda bakanı Paul Joseph Goebbels’in ‘Büyük yalan atın, mutlak inanan çıkacaktır’ özel savaş tekniğinden hareketle katliamı gizlemek için, perdelemek için büyük bir yalan atıyor.
Güya Türk savaş uçaklarının katliamına neden olan ‘istihbarat’ Güney Kürdistan’da bulunan bir MİT elamanı tarafından verilmiş! Güya “Bahoz Erdal’la grubunun baskın için sınırı geçeceklerini” MİT ajanının bildirmiş!
Ve dahası..
Gazetesinin başyazarı Ahmet Altan’a göre ‘Onun söylediği yeri gözetleyen Heronlar bir grubu saptamışlar. Ama habere göre, Genelkurmay gelen grubu PKK’lılara benzetememiş, birkaç kez sormuş MİT’e “bunlar PKK’lı mı” diye, onlar da Kuzey Irak’taki adamlarına sormuşlar, o da ısrarla “evet” demiş!’
Katliamı perdelemek, ordu ve AKP rejimi kurtarmak için ortaya atılan bu yalanı gazetesine koyan ‘rehin baş yazar’ yazısının başlığını da ‘Niye öldürüldü bu çocuklar diye’ koymuş.
Niye öldürüldükleri biliniyor. Koçgiri’de, Zilan’da, Sasaon’da, Palu’da, Amed’te Mutki’de, Ağrı’da, Dersim’de, Başkale’de, Kortek’te, Kazan vadisinde niye öldürüldülerse onun için öldürüldüler. Son 35 köylüde Kürt oldukları için öldürüldüler.
Tabi Altan ‘niye’ sorusunu ortaya atarak genelkurmayın sunduğu gerekçelere, kendi cephesinden uyduruk gerekçeler sunarak katkı yapıyor. Genelkurmayın ‘terörist sandık, onun için vurduk’ yalanına çanak tutuyor. Ortak oluyor.
Peki ya katiller kim Ahmet Altan?
Katilin parmak izleri bu gazetenin içine kadar uzanıyor. Katil gazetede. Katile yalan haberlerinizle, manşetlerinizle siz yardım ve yataklık yapıyorsunuz.
İnsansız hava araçlarının ‘iyi görüntü elde etmelerine rağmen zamanında müdahale yapmadığından’ en çok siz yakındınız. Bu konuya ilişkin yüzlerce yalan yanlış, özel hazırlanmış haber ve manşet attınız. Kamuoyunu Herron’lar konusunda yanıltarak, savaşı bir bilgisayar oyu gibi karikatürize etmeye çalıştınız. Gerçeği gizlediniz. Katili sakladınız.
En son altı aylık bebeğinde aralarında bulunduğu ve 7 Kürdün Kortek’te katledilmesini yalan ve özel savaş haberlerinizle gizlemeye çalıştınız. Dünkü katliamı yapan genelkurmay başkanlığından geldiği iddia ettiğiniz o uydu görüntüleriyle Kortek katliamını PKK’nin üstüne yıkmaya çalıştınız.
Taraf, Zaman ve bir kamyon dolusu gazete eğer Kortek katliamını perdelemeseydiniz, eğer Kazan vadisinde 36 Kürt gencinin hangi silahlarla öldürüldüğünü gizlemeseydiniz, ‘o çocuklar’ ölmeye bilirdi.
O çocukları siz öldürdünüz!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder