Libya'yı kendi aralarında paylaşan Türkiye ve üyesi olduğu NATO ülkeleri nihai amaçlarını açıkladı. Londra'da toplanan savaş lordları, Kaddafi'nin biletini kesti: Ya gidecek ya ölecek
Londra'daki zirvede Kaddafi'ye "sürgüne git" çağrısı yapıldı. Zirvenin bildirisinde ayrıca, "Sivillere saldırılar bitene dek, harekat sürecek" denildi. Zirvenin yapıldığı saatlerde ABD NBC televizyonuna konuşan Obama da, muhalifleri silahlandırma seçeneğini gözardı etmeyeceklerini söyledi. Bu arada Libya'daki çatışmalar bitmiyor. Koalisyon güçleri önceki gece 22 füze saldırısı düzenledi, 115 sorti uçuşu yaptı. Kaddafi ile isyancılar arasındaki çatışmalar da sürüyor.
Londra'daki zirvede Kaddafi'ye "sürgüne git" çağrısı yapıldı. Zirvenin bildirisinde ayrıca, "Sivillere saldırılar bitene dek, harekat sürecek" denildi. Zirvenin yapıldığı saatlerde ABD NBC televizyonuna konuşan Obama da, muhalifleri silahlandırma seçeneğini gözardı etmeyeceklerini söyledi. Bu arada Libya'daki çatışmalar bitmiyor. Koalisyon güçleri önceki gece 22 füze saldırısı düzenledi, 115 sorti uçuşu yaptı. Kaddafi ile isyancılar arasındaki çatışmalar da sürüyor.
NATO niyetini ortaya koydu
Uluslararası müdahale ve çatışmalara sahne olan Libya'daki durum önceki akşam Londra'daki zirvede masaya yatırıldı. Zirvede Kaddafi'ye de "sürgüne git ya da öl" çağrısı yapıldı, "Sivillere saldırılar bitene dek, harekat sürecek" denildi.
Oy birliğiyle alınan Kaddafi'ye sürgün çağrısı kameralar önünde Katar Başbakanı Şeyh Hamad Bin Cassim El Tani tarafından açıklandı. El Tani, Kaddafi'nin gitmesi için birkaç günü kalmış olabilir" dedi. El Tani, "Şimdi yaptığımız bu çağrı birkaç gün sonra masa üstünde olmayabilir" diye Kaddafi'yi tehdit etti.
Muhalifleri silahlandıralım
Londra zirvesinin yapıldığı saatlerde Amerikan NBC televizyonuna konuşan ABD Başkanı Barack Obama, uluslararası hareketin Kaddafi rejimini yeterince zayıflatmaması halinde, muhalifleri silahlandırma seçeneğini gözardı etmeyeceklerini söyledi. İngiltere Başbakanı David Cameron da Londra'nın, Libya'daki muhalif güçlere silah desteği sağlanmasına karşı olmadığını söyledi. Buna karşın, NATO Genel Sekreteri Rasmussen ise "Biz sivilleri korumak için oradayız, onları silahlandırmak için değil" diye konuştu. Aynı şekilde, İtalya ve Norveç de Libya'da muhaliflerin silahlandırılması gibi bir planın içinde olmayacaklarını bildirdi. Ayrıca Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov da, Libyalı muhalifleri silahlandırmaya karşı çıktı.
Çatışmalar sertleşiyor
Bu arada, Libya'nın Bin Cevad kentinde konuşlanan muhalifler ile Muammer Kaddafi'ye bağlı askerler arasında çatışmalar oldu. Kaddafi askerlerine yönelik başlatılan operasyona destek vermek amacıyla Bingazi, Beyda, Tobruk, Ecdebiye ve Brega kentlerinden desteğe gelen muhalifler, önceki gün Ras Lanuf kentinde konuşlandı. Ancak Ras Lanuf bir süre sonra Kaddafi güçlerinin denetimine geçti.
Daha sonraki saatlerde ise Kaddafi rejimine bağlı güçlerin, Brega kentini geri aldığı bildirildi. Bölgedeki AFP muhabiri, petrol kenti Ras Lanuf'tan birkaç saat sonra, kentin yaklaşık 80 kilometre doğusunda Brega'yı da geri aldığını belirtti. Muhalifler koalisyon güçlerinin desteğiyle Ras Lanuf ve Brega kentlerinde geçen hafta kontrolü ele geçirmişti.
Öte yandan, Libya'nın Misrata kentinde, Muammer Kaddafi'ye bağlı birliklerin düzenlediği saldırıda 18 kişinin öldüğü bildirildi.
Füze saldırıları
Kaddafi birliklerine karşı hava saldırıları düzenleyen koalisyon ülkelerinin, son 24 saatte 22 Tomahawk füzesi kullandığıbildirildi.
Savaşın acısını mülteciler çekiyor
Uluslararası müdahale ve çatışmalara sahne olan Libya'daki durum önceki akşam Londra'daki zirvede masaya yatırıldı. Zirvede Kaddafi'ye de "sürgüne git ya da öl" çağrısı yapıldı, "Sivillere saldırılar bitene dek, harekat sürecek" denildi.
Oy birliğiyle alınan Kaddafi'ye sürgün çağrısı kameralar önünde Katar Başbakanı Şeyh Hamad Bin Cassim El Tani tarafından açıklandı. El Tani, Kaddafi'nin gitmesi için birkaç günü kalmış olabilir" dedi. El Tani, "Şimdi yaptığımız bu çağrı birkaç gün sonra masa üstünde olmayabilir" diye Kaddafi'yi tehdit etti.
Muhalifleri silahlandıralım
Londra zirvesinin yapıldığı saatlerde Amerikan NBC televizyonuna konuşan ABD Başkanı Barack Obama, uluslararası hareketin Kaddafi rejimini yeterince zayıflatmaması halinde, muhalifleri silahlandırma seçeneğini gözardı etmeyeceklerini söyledi. İngiltere Başbakanı David Cameron da Londra'nın, Libya'daki muhalif güçlere silah desteği sağlanmasına karşı olmadığını söyledi. Buna karşın, NATO Genel Sekreteri Rasmussen ise "Biz sivilleri korumak için oradayız, onları silahlandırmak için değil" diye konuştu. Aynı şekilde, İtalya ve Norveç de Libya'da muhaliflerin silahlandırılması gibi bir planın içinde olmayacaklarını bildirdi. Ayrıca Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov da, Libyalı muhalifleri silahlandırmaya karşı çıktı.
Çatışmalar sertleşiyor
Bu arada, Libya'nın Bin Cevad kentinde konuşlanan muhalifler ile Muammer Kaddafi'ye bağlı askerler arasında çatışmalar oldu. Kaddafi askerlerine yönelik başlatılan operasyona destek vermek amacıyla Bingazi, Beyda, Tobruk, Ecdebiye ve Brega kentlerinden desteğe gelen muhalifler, önceki gün Ras Lanuf kentinde konuşlandı. Ancak Ras Lanuf bir süre sonra Kaddafi güçlerinin denetimine geçti.
Daha sonraki saatlerde ise Kaddafi rejimine bağlı güçlerin, Brega kentini geri aldığı bildirildi. Bölgedeki AFP muhabiri, petrol kenti Ras Lanuf'tan birkaç saat sonra, kentin yaklaşık 80 kilometre doğusunda Brega'yı da geri aldığını belirtti. Muhalifler koalisyon güçlerinin desteğiyle Ras Lanuf ve Brega kentlerinde geçen hafta kontrolü ele geçirmişti.
Öte yandan, Libya'nın Misrata kentinde, Muammer Kaddafi'ye bağlı birliklerin düzenlediği saldırıda 18 kişinin öldüğü bildirildi.
Füze saldırıları
Kaddafi birliklerine karşı hava saldırıları düzenleyen koalisyon ülkelerinin, son 24 saatte 22 Tomahawk füzesi kullandığıbildirildi.
Savaşın acısını mülteciler çekiyor
Tunus'un Libya ile sınırındaki Ras Cedir bölgesinde yer alan mülteci ve göçmen kamplarında binlerce kişi haftalardır zor koşullarda yaşamını sürdürmeye çalışıyor.
Libya'daki çatışmalardan kaçarak mülteci konumuna düşen, çoğunluğu Somali, Sudan ve Bangladeş ile Sahra-altı ülkelerinin vatandaşlarından oluşan, aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu yaklaşık 20 bin kişi ya Libya'ya dönmek ya da üçüncü bir ülkeye gitmenin hayalini kuruyor.
Bu arada özellikle çocuk, kadın ve yaşlıları olumsuz etkileyen temizlik ve hijyen yetersizliğinin dikkat çektiği kamplarda yaşamını sürdüren Somalili mültecilerden biri, 7 haftadır burada olduğunu ve Libya'ya dönmenin hayalini kurduğunu belirterek, "Kaddafi, milyonlarca Afrikalı'ya iş ve aş sağlıyordu. Benim ve buradakilerin gidecek başka yeri yok" dedi.
Bu arada, İtalya, Afrika kıtasına en yakın toprak parçası Lampedusa adasına aralıksız gelmeye devam eden kaçak göçmenler konusuna çare arıyor. Tunus'a 138 kilometre uzaklıktaki Lampedusa adasına, Kuzey Afrika ülkelerindeki gelişmeler nedeniyle aylardır devam eden kaçak göçmen akını, İtalya'nın başını ağrıtıyor.
ABD ile Türkiye plan yapıyor
ABD ile birlikte Kaddafi'yi ölüm ya da sürgün tercihleriyle tehdit ettiği öne sürülen Türkiye hükümeti ise Dışişleri Bakanı Davutoğlu'nun ağzından bu bilgiyi doğruladı. Zirve sonrasında gazetecileri yanıtlayan Davutoğlu, "Türkiye ile ABD'nin Libya için ortak plan hazırladığı" yönündeki bir soru üzerine, "ABD ile sürekli istişare halinde, kanaatlerimizi de yansıtan, bu geçiş sürecinin nasıl yönetilebileceği konusunda bazı çalışmalarımız oldu. Özellikle bu geçiş döneminin yürütülmesi açısından, bu çalışmalar devam edecek" dedi.
Fransa Almanya'yı sıkıştırıyor
ABD Devlet Başkanı Obama, Libya'daki operasyonun komutasının bugün NATO'ya geçeceğini açıklamasına rağmen Fransa hala Almanya'nın aktif rol almasından yana. Fransa, özellikle Kaddafi rejiminden sonra ülkenin yeniden inşasında Almanya'nın yer alması gerektiğini düşünüyor.
Dünkü zirvesi Almanya'nın günlük gazetelerinden Tagesspiegel'e konuşan Fransız hükümet partisi UMP'nin Genel Sekreteri Jean-Francois Copê, Almanya'nın hem BM Güvenlik Konseyi'ndeki çekimserliği ve hem NATO'daki tavrına rağmen bir kez daha 'operasyona katıl' çağrısını yaptı.
Nikaragua Libya'yı temsil edecek
Nikaragua, ABD'nin temsilcilerine vize vermediği Libya'yı BM'de temsil edeceğini açıkladı. Nikaragua'nın Amerikan hükümetlerini sert bir şekilde eleştiren eski Dışişleri Bakanlarından Miguel D'Escoto Brockmann'ın Libyalı diplomat Ali Abdüsselam Treki'nin yerine Libya'yı BM'de temsil edeceği bildirildi. Nikaragua hükümetinin yaptığı açıklamada, D'Escoto'nun, "Libyalıların egemenlik haklarına saygı gösterilmesini sağlamak amacıyla yürüttükleri diplomatik mücadeleye destek vermek için BM'nin merkezinin bulunduğu New York'a gittiği" ifade edildi.
Amerikalılar macera istemiyor
ABD'de yapılan bir araştırma, seçmenlerin yarısına yakınının ülkelerinin Libya'ya müdahalesine karşı olduğunu ortaya koydu. Quinnipiac Üniversitesi'nin araştırmasında, seçmenlerin yüzde 47'sinin ABD'nin Libya'ya müdahalesine karşı olduğu, yüzde 41'inin de bunu onayladığı görülüyor. Libya'nın hava savunma sistemlerine uzun menzilli füzelerle saldırılmasına yüzde 53'lük bir kesimin onay verdiğini, katılımcıların yüzde 33'ünün de buna karşı çıktığını ortaya koyan araştırmaya göre, ABD'nin Albay Muammer Kaddafi'yi "zorla" devirmemesi gerektiğini düşünenlerin oranı yüzde 48, bunun aksini düşünenlerin oranı ise yüzde 41.
Libya'daki çatışmalardan kaçarak mülteci konumuna düşen, çoğunluğu Somali, Sudan ve Bangladeş ile Sahra-altı ülkelerinin vatandaşlarından oluşan, aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu yaklaşık 20 bin kişi ya Libya'ya dönmek ya da üçüncü bir ülkeye gitmenin hayalini kuruyor.
Bu arada özellikle çocuk, kadın ve yaşlıları olumsuz etkileyen temizlik ve hijyen yetersizliğinin dikkat çektiği kamplarda yaşamını sürdüren Somalili mültecilerden biri, 7 haftadır burada olduğunu ve Libya'ya dönmenin hayalini kurduğunu belirterek, "Kaddafi, milyonlarca Afrikalı'ya iş ve aş sağlıyordu. Benim ve buradakilerin gidecek başka yeri yok" dedi.
Bu arada, İtalya, Afrika kıtasına en yakın toprak parçası Lampedusa adasına aralıksız gelmeye devam eden kaçak göçmenler konusuna çare arıyor. Tunus'a 138 kilometre uzaklıktaki Lampedusa adasına, Kuzey Afrika ülkelerindeki gelişmeler nedeniyle aylardır devam eden kaçak göçmen akını, İtalya'nın başını ağrıtıyor.
ABD ile Türkiye plan yapıyor
ABD ile birlikte Kaddafi'yi ölüm ya da sürgün tercihleriyle tehdit ettiği öne sürülen Türkiye hükümeti ise Dışişleri Bakanı Davutoğlu'nun ağzından bu bilgiyi doğruladı. Zirve sonrasında gazetecileri yanıtlayan Davutoğlu, "Türkiye ile ABD'nin Libya için ortak plan hazırladığı" yönündeki bir soru üzerine, "ABD ile sürekli istişare halinde, kanaatlerimizi de yansıtan, bu geçiş sürecinin nasıl yönetilebileceği konusunda bazı çalışmalarımız oldu. Özellikle bu geçiş döneminin yürütülmesi açısından, bu çalışmalar devam edecek" dedi.
Fransa Almanya'yı sıkıştırıyor
ABD Devlet Başkanı Obama, Libya'daki operasyonun komutasının bugün NATO'ya geçeceğini açıklamasına rağmen Fransa hala Almanya'nın aktif rol almasından yana. Fransa, özellikle Kaddafi rejiminden sonra ülkenin yeniden inşasında Almanya'nın yer alması gerektiğini düşünüyor.
Dünkü zirvesi Almanya'nın günlük gazetelerinden Tagesspiegel'e konuşan Fransız hükümet partisi UMP'nin Genel Sekreteri Jean-Francois Copê, Almanya'nın hem BM Güvenlik Konseyi'ndeki çekimserliği ve hem NATO'daki tavrına rağmen bir kez daha 'operasyona katıl' çağrısını yaptı.
Nikaragua Libya'yı temsil edecek
Nikaragua, ABD'nin temsilcilerine vize vermediği Libya'yı BM'de temsil edeceğini açıkladı. Nikaragua'nın Amerikan hükümetlerini sert bir şekilde eleştiren eski Dışişleri Bakanlarından Miguel D'Escoto Brockmann'ın Libyalı diplomat Ali Abdüsselam Treki'nin yerine Libya'yı BM'de temsil edeceği bildirildi. Nikaragua hükümetinin yaptığı açıklamada, D'Escoto'nun, "Libyalıların egemenlik haklarına saygı gösterilmesini sağlamak amacıyla yürüttükleri diplomatik mücadeleye destek vermek için BM'nin merkezinin bulunduğu New York'a gittiği" ifade edildi.
Amerikalılar macera istemiyor
ABD'de yapılan bir araştırma, seçmenlerin yarısına yakınının ülkelerinin Libya'ya müdahalesine karşı olduğunu ortaya koydu. Quinnipiac Üniversitesi'nin araştırmasında, seçmenlerin yüzde 47'sinin ABD'nin Libya'ya müdahalesine karşı olduğu, yüzde 41'inin de bunu onayladığı görülüyor. Libya'nın hava savunma sistemlerine uzun menzilli füzelerle saldırılmasına yüzde 53'lük bir kesimin onay verdiğini, katılımcıların yüzde 33'ünün de buna karşı çıktığını ortaya koyan araştırmaya göre, ABD'nin Albay Muammer Kaddafi'yi "zorla" devirmemesi gerektiğini düşünenlerin oranı yüzde 48, bunun aksini düşünenlerin oranı ise yüzde 41.