30 Ağustos 2011 Salı

Bombalı Entegrasyon

Eski İçişleri Bakanı, şimdiki Başbakan Yardımcısı, “açılım politikası”nın yürütücüsü Beşir Atalay, Türk Silahlı Kuvvetlerinin Kandil dahil bir çok Kürdistan alanını bombalamasının yeni bir entegrasyon stretejisi olduğunu söylemiş. Bir çok entegrasyon projesine tanık olmuş veya okumuştuk da, “bombalı entegrasyon”la ilk kez tanışıyoruz.
 
Entegrasyon, kendi kültürel özelliklerini koruyarak bütünle uyum içinde yaşamak anlamına geliyor. Bir toplumu entegre etmek için öncelikle saygılı olup, o toplumu kendi kültürel değerleriyle yaşatmak gerekiyor. Kişi veya toplum yaşasın ki, uyum sağlasın.
 
Bomba ise öldürmek için atılır. Bombanın her türlüsünü kafasına gönderdiğin kişi veya toplumdan nasıl bir entegrasyon bekleyebilirsin ki!
 
Bunlar herhalde ölümle entegrasyonu karşıtırıyor. Korkutarak entegre etme niyetleri olsa, misket ve kazan bombaları yerine ses bombası atalardı. Halbuki attıkları bombalar canlının her türlüsünü yok eden türden. Buna herhalde “ölümüne entegrasyondemek lazım.
 
Bunlar sadece insanlık değerlerini değil, kavramların içeriğini de kirlettiler.
 
Türk sistemi çok kişiliksiz insan yaratmış. Sistem kişiliksizse, yaratılan kişilik elbette kişiliksiz olur. “bebekten katil yetiştiren sistem” demişti Hrant Dinkin’in eşi, Rakel Dink. Entegrasyon denince dinci ve muhafazakar Türk Beşir Atalay’ın aklına bombalamaktan ve öldürmekten başka bir şey gelmiyor.
 
Seks kasetiyle internete düşen MHP Genel Başkan Yardımcısına, oynaştığı kadın soruyor:
 
“Recai, sağ seçmen nedir?”
 
Recai, cevap veriyor:
 
“Köşesi olmayan, yuvarlak, istediğin yöne yuvarlanan demektir.”

 
Türkiye’yi yaklaşık yüzyıldır köşesi olmayan bu yuvarlaklar yönetiyor. Vuruyor, kırıyor, öldürüyor, başka bir parti kimliği ile tekrar karşınıza çıkıyor.
 
Demokrat Partili, CHP’li, Adalet Partili, ANAP’lı, DYP’li, MHP’li, AKP’li farketmiyor... Onlar orduyu, ordu onları tetikçi olarak kullanıyor. Bir bakmışsınız birbirleriyle araları bozuluyor. Araları bozulup kavga ettiklerinde marabaları bir telaş alıyor, hızla yeni saflar oluşuyor...  Bu partilerin Kürt taraftarlarını anlatmaya gerek yok.
 
İktidarı, ordusu, bürokrasisi, muhalifi, gazetecisi ve aydını ile çürümüş bir toplum.
 
Başbakan Yardımcısı: “Bobalamalar çok etkili oluyor, bu bir entegre projesidir,” diyor. Tanınmış Kürt ve Türk aydınları AKP’ye övgüler düzüyor.
 
İnsan, şerefli bir varlıktır. Vicdan, adalet ve utanç duyguları sadece insana aittir. Eğer çok arsız biri değilse, yalan söyleyen kişinin yüzü kızarır. Az çok adalet duygusu taşayan biri karşısındakine vicdansız davrandığında bunu telafi etmenin yollarını arar. Tecavüzden ve insan öldürmekten kaçınır.
 
Türk devletini yönetenler vicdansız, adaletsiz ve üstelik ahlaksızdırlar.
 
İnsanlığa hizmet eden hiç bir buluşun sahibi olmadıkları gibi, dünyaya ait iyi niyetli kavramların da içine ettiler.
 
“Bombalı entegrasyon!”
 
“Bombalı entegrasyon” sonucu, BDP Van İl Meclisi üyesi Yıldırım Ayhan katledildi... Kürdistan halkının ve ailesinin başı sağ olsun...
 
bildiricihasan @hotmail.com

Hiç yorum yok: