14 Ekim 2011 Cuma

Asker Devletten Polis Devletine Geçiş

Son KCK operasyonunun merkezi olan İstanbul'da valilik ve polis, sokak muhalefetini de engellemeye çalışıyor. BDP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel, "AKP hükümetinin valilerin yetkilerini artırmasının sonuçlarını en yoğun İstanbul'da yaşıyoruz. Bütün bunlar asker devletten polis devletine geçtiğimizin göstergesi" diyor.

İstanbul'da polis Kürt sorunuyla ilgili basın açıklamalarına her seferinde müdahale ediyor. Müdahale etmediği durumlarda yapılan açıklamalar çevik kuvvet polisi tarafından abluka altına alınıyor, çevreden yalıtılıyor. Polis yetkilileri, eylem öncesinde de kurum temsilcilerine, "Şu kadar zamanda bitirin, şu sloganı atmayın. Yoksa müdahale ederiz" şeklinde tehditler savuruyor.

En son Kürt kadınlarının barış talebiyle Galatasaray'da yaptığı eylem de benzer tehditler yaşandı. Eylemin yapılacağı Galatasaray Meydanı'nı çevik kuvvet polisiyle dolduran İstanbul Emniyet Müdürlüğü, kadınlara "15 dakika" süre verdi, "yoksa müdahale ederiz" dedi. Eylem sırasında Öcalan'la ilgili açılan bir döviz ise bir polis amiri tarafından kapatılmak istendi.

'OLAĞANÜSTÜ HAL'

Polisin gaz bombalı saldırılarına hedef olan BDP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel, karşılaştıkları engeller için "olağanüstü hal" yorumunu yaptı. ANF'ye açıklama yapan Tuncel, AKP hükümeti tarafından valilerin yetkilerinin artırıldığını anımsatarak, "Valilerin yetkilerinin artırılmasının sonuçlarını en yoğun İstanbul'da yaşıyoruz" dedi.

"Özellikle Kürt demokratik muhalefetini bastırmaya yönelik çok ciddi bir baskılama durumu var" diyen Tuncel, şöyle konuştu: "Toplumu kriminalize eden, insanların kimliğine bakarak Taksim'e girip girmeyeceklerine karar veren bir uygulama faşizm uygulamasıdır. Başka bir şey değildir. Hatta milletvekillerinin katıldığı basın açıklamalarında da benzer yöntemler uygulanıyor. Bütün bunlar AKP'nin asker devletten polis devletine geçtiğinin, Türkiye'de demokrasinin nasıl kısıtlandığının da göstergesi."

Demokratik muhalefetin tüm bu baskılara karşı direnmekten başka bir yolu olmadığının altını çizen Milletvekili Sebahat Tuncel, "Bugün Kürtlere karşı bunu uyguluyorlar. Yarın HES'lere karşı mücadele edenlere uygulayacaklar. Kriminalize etme durumu zamanla değişebiliyor. Geçtiğimiz günlerde eş başkanımızın dediği gibi Türkiye'de neredeyse herkes 'terörist' damgasını yemiş durumda. Türkiye'de demokrasi ve insan haklarına inanan herkesin buna itiraz etmesi gerekiyor. Başka yolumuz yok" dedi.

RUKEN ADALI -ANF

Hiç yorum yok: