Kamışlı
Suriye'de olup biteni anlamak için sınırı geçmek gerekiyormuş. Dün öğle saatlerinde bölgenin en hassas noktası Kamışlı'ya girdim. Bizi uzun namlulu silahlarla karşılayan insanlar bir evde misafir ettiler. Uzun ve dolu bir sohbetten sonra son günlerde Türkiye medyasında yayınlanan haberler ve bu haberlere dayalı analizlerin ne kadar yanlış olduğunu gördüm. Öncelikle başta kendi yazdıklarımı düzelterek Kamışlı ve çevresindeki fotoğrafı ele almak gerekiyor. İlk yanlış bilgi şu:
'PKK, kontrolündeki PYD, Suriye ordusuna Kamışlı'dan çekilmesi için perşembe gününe kadar süre verdi'.
Bugün de tamamen yanlış. Öncelikle PYD, PKK kontrolünde değil. Doktiriner bir eşgüdüm olmadığı elbette söylenemez. İkinci olarak Şam yönetimiyle bir pazarlık söz konusu değil. Kamışlı'ya giriş çıkışlar Suriye güvenlik güçleri tarafından sıkı şekilde kontrol ediliyor. Öte yandan şehir içinde silahlı siviller aleni olmayan bir şekilde devriye geziyor.
Derik, Kobani, Afrin gibi küçük yerleşim yerlerinden yansıyan fotoğraflar o şehirlerden Suriye Devleti'nin çekildiği anlamına gelmediği belirtiliyor. Bölgede ordu birlikleri var. Ancak agresif bir kontrol sergilemek yerine şu ana kadar ihtiyatlı bir tavır içindeler. Kürtler geçen mart ayında başlayan olaylardan bu yana çok başka bir tavır geliştirmişler. Bir yıl önce eylül ayında Batı Kürdistan Halk Meclisi kuruldu. Bölgedeki tüm yerleşim yerlerine, tüm etnik ve dini yapılara açık sandıklar konuldu. İçlerinde Kürt, Arap, Asuri, Keltani ve Ermeniler'in bulunduğu toplam 350 kişi Batı Kürdistan Halk Meclisi'ne seçildi. Bölgede toplam 17 siyasi parti bulunuyor. İçinde en güçlü olanı ise PYD. (Partiye Yekîtiya Demokratik: Demokratik Birlik Partisi) ve lideri İTÜ mezunu bir kimyager Salih Müslim. PYD'nin sloganı ise şu: Demokratik Suriye, Özerk Kürdistan.
ENKS Encümani, Niştimani Kurdi Suriye:(Suriye Kürtleri Ulusal Encümeni) ise birkaç ay önce kuruluyor ve sadece Kürtler'den oluşuyor. Önceki gece ise tüm bu siyasi yapılar bir araya gelerek Yüksek Kürt Konseyi'ni oluşturuyor. Bölgede silahlı savunmayı üstlenen YPG (Yekîneyên Parastina Gel: Halk Savunma Birlikleri) ise Yüksek Kürt Konseyi'ne destek vereceği açıklamasını yapmıştı. Dolayısıyla tablo ve ilk izlenimler özetle böyle. Ülkenin diğer kesimlerindeki çatışmalar nasıl ki.
Suriye'nin geleceğini şekillendirecekse aynı şekilde Suriye'nin kuzeyini de şekillendirecek.
Akşam
Serdar Akinan
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder