Hewler -
Federal Kürdistan Bölgesi'nde temaslarda bulunan DTK Eşbaşkanı Ahmet
Türk, Kürtler arasında ulusal birliğin çok önemli olduğunu belirterek,
"Kürt Ulusal Konferansı'nın Haziran ayında yapılmasını kararlaştırdık ve
çalışmalar için her parçadan 3 kişi olmak üzere 12 kişilik bir komisyon
kurulacak” dedi. Türk, “Bu komisyon Nisan veya Mayıs ayı içinde
konferansın gerçekleşeceğini tüm dünyaya ilan edecek ve konferansı
Haziran ayında toplayacak" diye eklerken, BDP Eş Genel Başkanı
Selahattin Demirtaş ise, PKK'nin silahsızlanmasının ardından konferansın
gerçekleşmesi gerektiği yönündeki değerlendirmelerin de Kürt ulusal
çıkarlarını zedeleyen yaklaşımlar olduğunu söyledi.
Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanları Aysel Tuğluk ve Ahmet Türk ile BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın da aralarında bulunduğu heyetin Federal Kürdistan Bölgesi'nde gerçekleştirdiği ziyaretler sona erdi. Heyet, üç gün boyunca bölgede Federal Kürdistan Bölge Başkanı Mesud Barzani, eski Hükümet Başkanı Berhem Salih, KDP Dışilişkiler Sorumlusu Ahmed Kani, Sivil Toplum Konfederasyon Başkanı Adnan Enver Beg ve konfederasyon yöneticileri, Kürdistan Parlamenterler Birliği (YPK) Başkanı Nimet Abdullah ve YPK yöneticileri, İslami ve siyasi hareketler temsilcileriyle görüşmeler gerçekleştirdi.
Görüşmelerin ana ekseninin "Kürdistan Ulusal Konferansı" teşkil ederken, yine Ortadoğu'daki güncel durumlar ve siyasi gelişmelere ilişkin Kürtlerin yapması gereken konular üzerinde duruldu. Heyet adına ise Muş Milletvekili Sırrı Sakık, Hewler'de bulunan Türkiye Başkonsolosu Aydın Ercan'ı ziyaret etti. DİHA'ya konuşan DTK Eşbaşkanı Ahmet Türk ve BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, yaptıkları görüşmeleri değerlendirdi.
TÜRK: 12 KİŞİLİK BİR KOMİSYON KURULDU
Türk, görüşmelerin bölgede olumlu etkilerinin olduğunu belirterek, "Bu çerçevede birçok yetkili ile olumlu görüşmeler gerçekleşti. Ortadoğu'daki gelişmelere ilişkin ortak bir bakış açısına ulaştık ve kesinlikle böylesi bir süreçte ulusal birliğin önemli olduğu fikrinde bir kararlaşmaya ulaştık. Bu kapsamda Haziran ayında yapılmasını karar altına aldığımız Ulusal Konferansın hazırlık çalışmaları için her parçadan 3 kişi olmak üzere 12 kişilik bir komisyonun çalışmaya başlaması gerektiği kararlaştırıldı. Bu komisyon Nisan veya Mayıs ayı içinde konferansın gerçekleşeceğini tüm dünyaya ilan edecek ve konferansı Haziran ayında toplayacak. Bütün kesimlerle görüşüp her kesimi konferansa dahil edecek. Hiçbir hareket ya da kesim konferansın dışında kalmayacak" diye konuştu.
Konferansın ulusal bir siyaseti ortaya çıkaracağına işaret eden Türk, "Bunun için çok büyük bir istek var ve birçok kesim ve kişi bu çalışmalara katılmak istiyor" dedi. Ulusal birlik çalışmalarının diğer halklar açısından herhangi bir tehdit oluşturmadığının altını çizen Türk, "Bu çalışmalarımız diğer halkalar tehdit olmak şurada kalsın tam tersine Ortadoğu'da halklar açısından kanayan bir yara olan Kürt sorunun çözüme kavuşması ve Kürt halkının ulusal birliğinin sağlanması amacını taşımaktadır. Tüm kesimler kendi siyasi görüşlerini ve projelerini konferans zeminine taşımalı ve sorunların çözümünün ilk adımı olarak konferansa dahil olmalıdır. Konferansta ortak bir siyasi tutumun gelişmesi hayati önemdedir. Halkın büyük bir kesimi bu çabaları destekliyor ve büyük bir coşku ile ulusal birliği istiyor" şeklinde konuştu.
PKK’NİN KONFERANS DIŞINA İTİLME ÇABALARI ULUSAL BİRLİĞE ZARAR VERİR
Bazı kesimlerin PKK'nin mücadelesini sürdürdüğü müddetçe konferansın toplanmaması gerektiği yönündeki değerlendirmelerine dikkat çeken Türk, şunları söyledi: "Hakikat odur ki PKK, Kürt halkının büyük bir çoğunluğunun içinde kabul gören ve desteklenen güçlü bir harekettir. Tüm parçalarda bu konuda bir PKK ile akıl ve ruh birliği durumu söz konusu. Eğer PKK ulusal birlik çalışmalarına ve konferansına dahil edilmezse bu durum Kürdistan ulusu için büyük bir zarar olur. Bu yüzden başta PKK olmak üzere tüm Kürt siyasi ve sivil hareketler bu konferansa katılmalıdır. PKK'nin düşüncelerinin önünü almayı hedefleyen bir yaklaşımla konferansa gidilmesi durumunda bu konferans ulusal konferans olmaz. Kişisel ve siyasi çıkarlar hiçbir zaman ulusal çıkarların üzerinde tutulmamalıdır."
TARİHSEL BİR FIRSAT ORTAYA ÇIKTI
Suriye'deki gelişmelere ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Türk, "Batı Kürdistanlı halkımız da onlara karşı oynanan siyasi oyunları boşa çıkarmalıdır. Şu ana kadar izledikleri politikalar olumludur ve kendi haklarını kazanma ve güvence altına alma konusunda önemli adımlar atılmıştır. Orada Kürtler için önemli ve tarihsel bir fırsat ortaya çıkmıştır. Bu fırsat iç sürtüşmelerle elden kaçırılmamalıdır. Ulusal birliği esas alan bir yaklaşım ile tutum belirlenmeli ve bu basit siyasi çıkarlardan kaynaklanan kaygılar son bulmalıdır. Çünkü oradaki gelişmeler tüm parçaları derinden etkileyecektir. Özellikle de Kuzey Kürdistan'daki gelişmeleri çok büyük bir etki altına alacaktır. O yüzden ortak bir akıl ile mücadele edilmelidir" diye konuştu.
DEMİRTAŞ: DÖRT PARÇADAKİ HALKIMIZ KONFERANSA HAZIR
Görüşmelerin çok olumlu ve önemli olduğuna işaret eden BDP Eş Genel Başkanı Selahaddin Demirtaş, yaptıkları görüşmelerde özellikle ulusal konferans üzerinde durulduğunu belirtti. Demirtaş, "Biz Ulusal Konferansın gerçekleşmesi için ulusal bir tutum ortaya koyduk. En geç Mayıs ya da Haziran ayı içinde yapılması gerektiğini belirttik ve bu kapsamda yapılan görüşmeler çerçevesinde bir daha ertelenmeksizin en geç Haziran ayında konferansın yapılması gerektiği yönünde ortak bir görüşte birleştik. Artık 4 parçadaki halkımız konferansa hazır ve büyük bir coşku ile ulusal birlik konusunda siyasi hareketlerin adım atmasını bekliyor. Özellikle de Güney Kürdistanlı halkımız konferansa hazır olduğunu ortaya koymuştur ve bu konuda büyük bir isteğe sahipler. Hala Güneyli hareketlerimizin ulusal birlik konusunda adım atmaması eleştiri konusundur. Artık Kürt ulusal birliği bir fantazi olmaktan öte pratikleştirilmesi gereken hayati bir sorumluluktur. Tüm Kürt hareketleri bu konuda ortak bir siyasi tutum sergileyerek konferansa güç vermelidir. Yapılan görüşmeler bu konuda ortak bir tutumun gelişmesi için önemli bir gelişmedir" diye konuştu.
HİÇBİR KÜRT HAREKETİ VE TEMSİLCİSİ KİŞİSEL ÇIKARLAR PEİNE DÜŞMEMELİ
Ulusal birlik için önemli bir zeminin geliştiğine vurgu yapan Demirtaş, şunları söyledi: "Ortaya çıkan bu önemli gelişmeler bizim omuzlarımıza büyük bir sorumluluk yüklemiştir. Özellikle de bu sorumluluk ulusal birlik konusunda uzun süreden beri önemli bir tutum sahibi olan özgürlük hareketine yüklenmektedir. Artık hiçbir Kürt siyasi hareketi ve temsilcisi kişisel çıkarlarının peşine düşmemelidir. Artık içinde bulunduğumuz yüzyıl Kürtler açısından özgürlük ve ulusal bütünlük yüzyılı olmalıdır. Kürtler tarihsel bir aktör olarak bu yüzyılda sahneye çıkmalıdır. Bunun içinde bütün kişisel ve siyasal çıkarların terk edilmesi ulusal çıkarlar etrafında kenetlenilmesi lazım. Ulusal bir sorumluluk ile sürece yaklaşılmalı ve bu fırsatlar ulusal çıkarlar için değerlendirilmelidir."
OYNANAN OYUNLARA DİKKAT EDİLMELİ
Önümüzdeki süreçte diplomasi faaliyetlerinin de arttırılacağını belirten Demirtaş, başta ABD ve Fransa gibi devletler olmak üzere birçok devletle ve uluslararası örgütlerle diplomasi faaliyetleri içine girileceğini söyledi. İç ilişkilere de çok büyük önem verdiklerinin altını çizen Demirtaş, "Halkımız içinde de büyük bir diyalog faaliyeti içerisine gireceğiz. Tüm parçalardaki halkımızla ilişkileneceğiz ve bu sürece tüm halkımızın katılımını sağlamak için üzerimize düşen sorumluluğu yerine getireceğiz" dedi. Suriye'deki gelişmelerin olumlu olduğunu, fakat bazı kesimlerin Kürt ulusal çıkarlarını zedeleyecek yaklaşımlarla ulusal birliği boşa düşürmeye çalıştığını belirten Demirtaş, "Başta Suriye olmak üzere halkımız arasında kurulan ulusal birliği boşa düşürmek için çaba içersinde bulunan güçler var. Bu duruma karşı tüm halkımız ve siyasi hareketlerimiz uyanık olmalı ve kesinlikle bu kesimlere hizmet edecek yaklaşımların içerisine girmemelidir. Daha fazla ulusal birliğini güçlendirmeli ve kişisel çıkarını bir kenara bırakmalıdır. Böylelikle kendi sistemi içerisinde kendi haklarıyla yaşama olanağına kavuşacaktır" diye konuştu.
KONFERANSIN AMACI PKK’YE SİLAH BIRAKTIRMAK OLAMAZ
PKK'nin konferans dışı bırakılması ya da silah bırakması yönündeki tartışmaları sert bir dille eleştiren Demirtaş, "Bu tartışmalar bilinçli bir şekilde yürütülmektedir ve bir merkezden yönetilmektedir. Bu tartışmalarla ulusal birliğin gelişmesi engellenmek istenmektedir. Kürtlerin bu süreçten kazanım elde etmesi engellenmek ve yine sömürge bir halk olarak tarih sahnesindeki varlığını sürmesi hedeflenmektedir. PKK'nin mevcut durumu Kürdistan Ulusal Konferansı için engel değildir. Tam tersi bu sorunların çözümü için ulusal konferans hayati öneme sahiptir. Konferans, PKK ile devlet arasındaki mücadeleye olumsuz etkide bulunmayacaktır. Konferans bu temelde tüm parçalardaki Kürtlerin sorunlarına çözüm perspektifi sunmalı ve bu projeler çerçevesinde pratik adımlar atılmalıdır. Kesinlikle konferansın amacı PKK'ye ateşkes ilan ettirmek ya da silah bıraktırmak olmamalı ve olamaz. Konferansın temel amacı Kürtlerin ulusal birliğini sağlayarak, bu tarihsel süreçte Kürtlerin bütün haklarını güvence altına almaktır. PKK ile ilgili bu olumsuz tartışmalar Kürt halkının ulusal çıkarlarını ve projelerini boşa çıkartmak amacıyla yapılmaktadır" diye konuştu.
ANF NEWS AGENCY
Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanları Aysel Tuğluk ve Ahmet Türk ile BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın da aralarında bulunduğu heyetin Federal Kürdistan Bölgesi'nde gerçekleştirdiği ziyaretler sona erdi. Heyet, üç gün boyunca bölgede Federal Kürdistan Bölge Başkanı Mesud Barzani, eski Hükümet Başkanı Berhem Salih, KDP Dışilişkiler Sorumlusu Ahmed Kani, Sivil Toplum Konfederasyon Başkanı Adnan Enver Beg ve konfederasyon yöneticileri, Kürdistan Parlamenterler Birliği (YPK) Başkanı Nimet Abdullah ve YPK yöneticileri, İslami ve siyasi hareketler temsilcileriyle görüşmeler gerçekleştirdi.
Görüşmelerin ana ekseninin "Kürdistan Ulusal Konferansı" teşkil ederken, yine Ortadoğu'daki güncel durumlar ve siyasi gelişmelere ilişkin Kürtlerin yapması gereken konular üzerinde duruldu. Heyet adına ise Muş Milletvekili Sırrı Sakık, Hewler'de bulunan Türkiye Başkonsolosu Aydın Ercan'ı ziyaret etti. DİHA'ya konuşan DTK Eşbaşkanı Ahmet Türk ve BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, yaptıkları görüşmeleri değerlendirdi.
TÜRK: 12 KİŞİLİK BİR KOMİSYON KURULDU
Türk, görüşmelerin bölgede olumlu etkilerinin olduğunu belirterek, "Bu çerçevede birçok yetkili ile olumlu görüşmeler gerçekleşti. Ortadoğu'daki gelişmelere ilişkin ortak bir bakış açısına ulaştık ve kesinlikle böylesi bir süreçte ulusal birliğin önemli olduğu fikrinde bir kararlaşmaya ulaştık. Bu kapsamda Haziran ayında yapılmasını karar altına aldığımız Ulusal Konferansın hazırlık çalışmaları için her parçadan 3 kişi olmak üzere 12 kişilik bir komisyonun çalışmaya başlaması gerektiği kararlaştırıldı. Bu komisyon Nisan veya Mayıs ayı içinde konferansın gerçekleşeceğini tüm dünyaya ilan edecek ve konferansı Haziran ayında toplayacak. Bütün kesimlerle görüşüp her kesimi konferansa dahil edecek. Hiçbir hareket ya da kesim konferansın dışında kalmayacak" diye konuştu.
Konferansın ulusal bir siyaseti ortaya çıkaracağına işaret eden Türk, "Bunun için çok büyük bir istek var ve birçok kesim ve kişi bu çalışmalara katılmak istiyor" dedi. Ulusal birlik çalışmalarının diğer halklar açısından herhangi bir tehdit oluşturmadığının altını çizen Türk, "Bu çalışmalarımız diğer halkalar tehdit olmak şurada kalsın tam tersine Ortadoğu'da halklar açısından kanayan bir yara olan Kürt sorunun çözüme kavuşması ve Kürt halkının ulusal birliğinin sağlanması amacını taşımaktadır. Tüm kesimler kendi siyasi görüşlerini ve projelerini konferans zeminine taşımalı ve sorunların çözümünün ilk adımı olarak konferansa dahil olmalıdır. Konferansta ortak bir siyasi tutumun gelişmesi hayati önemdedir. Halkın büyük bir kesimi bu çabaları destekliyor ve büyük bir coşku ile ulusal birliği istiyor" şeklinde konuştu.
PKK’NİN KONFERANS DIŞINA İTİLME ÇABALARI ULUSAL BİRLİĞE ZARAR VERİR
Bazı kesimlerin PKK'nin mücadelesini sürdürdüğü müddetçe konferansın toplanmaması gerektiği yönündeki değerlendirmelerine dikkat çeken Türk, şunları söyledi: "Hakikat odur ki PKK, Kürt halkının büyük bir çoğunluğunun içinde kabul gören ve desteklenen güçlü bir harekettir. Tüm parçalarda bu konuda bir PKK ile akıl ve ruh birliği durumu söz konusu. Eğer PKK ulusal birlik çalışmalarına ve konferansına dahil edilmezse bu durum Kürdistan ulusu için büyük bir zarar olur. Bu yüzden başta PKK olmak üzere tüm Kürt siyasi ve sivil hareketler bu konferansa katılmalıdır. PKK'nin düşüncelerinin önünü almayı hedefleyen bir yaklaşımla konferansa gidilmesi durumunda bu konferans ulusal konferans olmaz. Kişisel ve siyasi çıkarlar hiçbir zaman ulusal çıkarların üzerinde tutulmamalıdır."
TARİHSEL BİR FIRSAT ORTAYA ÇIKTI
Suriye'deki gelişmelere ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Türk, "Batı Kürdistanlı halkımız da onlara karşı oynanan siyasi oyunları boşa çıkarmalıdır. Şu ana kadar izledikleri politikalar olumludur ve kendi haklarını kazanma ve güvence altına alma konusunda önemli adımlar atılmıştır. Orada Kürtler için önemli ve tarihsel bir fırsat ortaya çıkmıştır. Bu fırsat iç sürtüşmelerle elden kaçırılmamalıdır. Ulusal birliği esas alan bir yaklaşım ile tutum belirlenmeli ve bu basit siyasi çıkarlardan kaynaklanan kaygılar son bulmalıdır. Çünkü oradaki gelişmeler tüm parçaları derinden etkileyecektir. Özellikle de Kuzey Kürdistan'daki gelişmeleri çok büyük bir etki altına alacaktır. O yüzden ortak bir akıl ile mücadele edilmelidir" diye konuştu.
DEMİRTAŞ: DÖRT PARÇADAKİ HALKIMIZ KONFERANSA HAZIR
Görüşmelerin çok olumlu ve önemli olduğuna işaret eden BDP Eş Genel Başkanı Selahaddin Demirtaş, yaptıkları görüşmelerde özellikle ulusal konferans üzerinde durulduğunu belirtti. Demirtaş, "Biz Ulusal Konferansın gerçekleşmesi için ulusal bir tutum ortaya koyduk. En geç Mayıs ya da Haziran ayı içinde yapılması gerektiğini belirttik ve bu kapsamda yapılan görüşmeler çerçevesinde bir daha ertelenmeksizin en geç Haziran ayında konferansın yapılması gerektiği yönünde ortak bir görüşte birleştik. Artık 4 parçadaki halkımız konferansa hazır ve büyük bir coşku ile ulusal birlik konusunda siyasi hareketlerin adım atmasını bekliyor. Özellikle de Güney Kürdistanlı halkımız konferansa hazır olduğunu ortaya koymuştur ve bu konuda büyük bir isteğe sahipler. Hala Güneyli hareketlerimizin ulusal birlik konusunda adım atmaması eleştiri konusundur. Artık Kürt ulusal birliği bir fantazi olmaktan öte pratikleştirilmesi gereken hayati bir sorumluluktur. Tüm Kürt hareketleri bu konuda ortak bir siyasi tutum sergileyerek konferansa güç vermelidir. Yapılan görüşmeler bu konuda ortak bir tutumun gelişmesi için önemli bir gelişmedir" diye konuştu.
HİÇBİR KÜRT HAREKETİ VE TEMSİLCİSİ KİŞİSEL ÇIKARLAR PEİNE DÜŞMEMELİ
Ulusal birlik için önemli bir zeminin geliştiğine vurgu yapan Demirtaş, şunları söyledi: "Ortaya çıkan bu önemli gelişmeler bizim omuzlarımıza büyük bir sorumluluk yüklemiştir. Özellikle de bu sorumluluk ulusal birlik konusunda uzun süreden beri önemli bir tutum sahibi olan özgürlük hareketine yüklenmektedir. Artık hiçbir Kürt siyasi hareketi ve temsilcisi kişisel çıkarlarının peşine düşmemelidir. Artık içinde bulunduğumuz yüzyıl Kürtler açısından özgürlük ve ulusal bütünlük yüzyılı olmalıdır. Kürtler tarihsel bir aktör olarak bu yüzyılda sahneye çıkmalıdır. Bunun içinde bütün kişisel ve siyasal çıkarların terk edilmesi ulusal çıkarlar etrafında kenetlenilmesi lazım. Ulusal bir sorumluluk ile sürece yaklaşılmalı ve bu fırsatlar ulusal çıkarlar için değerlendirilmelidir."
OYNANAN OYUNLARA DİKKAT EDİLMELİ
Önümüzdeki süreçte diplomasi faaliyetlerinin de arttırılacağını belirten Demirtaş, başta ABD ve Fransa gibi devletler olmak üzere birçok devletle ve uluslararası örgütlerle diplomasi faaliyetleri içine girileceğini söyledi. İç ilişkilere de çok büyük önem verdiklerinin altını çizen Demirtaş, "Halkımız içinde de büyük bir diyalog faaliyeti içerisine gireceğiz. Tüm parçalardaki halkımızla ilişkileneceğiz ve bu sürece tüm halkımızın katılımını sağlamak için üzerimize düşen sorumluluğu yerine getireceğiz" dedi. Suriye'deki gelişmelerin olumlu olduğunu, fakat bazı kesimlerin Kürt ulusal çıkarlarını zedeleyecek yaklaşımlarla ulusal birliği boşa düşürmeye çalıştığını belirten Demirtaş, "Başta Suriye olmak üzere halkımız arasında kurulan ulusal birliği boşa düşürmek için çaba içersinde bulunan güçler var. Bu duruma karşı tüm halkımız ve siyasi hareketlerimiz uyanık olmalı ve kesinlikle bu kesimlere hizmet edecek yaklaşımların içerisine girmemelidir. Daha fazla ulusal birliğini güçlendirmeli ve kişisel çıkarını bir kenara bırakmalıdır. Böylelikle kendi sistemi içerisinde kendi haklarıyla yaşama olanağına kavuşacaktır" diye konuştu.
KONFERANSIN AMACI PKK’YE SİLAH BIRAKTIRMAK OLAMAZ
PKK'nin konferans dışı bırakılması ya da silah bırakması yönündeki tartışmaları sert bir dille eleştiren Demirtaş, "Bu tartışmalar bilinçli bir şekilde yürütülmektedir ve bir merkezden yönetilmektedir. Bu tartışmalarla ulusal birliğin gelişmesi engellenmek istenmektedir. Kürtlerin bu süreçten kazanım elde etmesi engellenmek ve yine sömürge bir halk olarak tarih sahnesindeki varlığını sürmesi hedeflenmektedir. PKK'nin mevcut durumu Kürdistan Ulusal Konferansı için engel değildir. Tam tersi bu sorunların çözümü için ulusal konferans hayati öneme sahiptir. Konferans, PKK ile devlet arasındaki mücadeleye olumsuz etkide bulunmayacaktır. Konferans bu temelde tüm parçalardaki Kürtlerin sorunlarına çözüm perspektifi sunmalı ve bu projeler çerçevesinde pratik adımlar atılmalıdır. Kesinlikle konferansın amacı PKK'ye ateşkes ilan ettirmek ya da silah bıraktırmak olmamalı ve olamaz. Konferansın temel amacı Kürtlerin ulusal birliğini sağlayarak, bu tarihsel süreçte Kürtlerin bütün haklarını güvence altına almaktır. PKK ile ilgili bu olumsuz tartışmalar Kürt halkının ulusal çıkarlarını ve projelerini boşa çıkartmak amacıyla yapılmaktadır" diye konuştu.
ANF NEWS AGENCY
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder