18 Ağustos 2012 Cumartesi

Devrimci Halk Savaşının Alan Hakimiyeti

Mehdi ATAY

PKK tarafından başlatılan devrimci halk savaşını izah ederken kullanılabilecek en özet ifade bu olsa gerek: Savaşan gerilla gücünün yerel bir biriminin kendi inisiyatifi ile yaptığı bir eylemin özelde bölgenin genelde tüm ülkenin gündemi ve siyasası üzerinde direk bir etki yaratması. Hükümet politikalarından tekil düzeyde siyasal sistemi oluşturan tüm siyasal partileri de direk olarak etkisi altına alması.

Bu etki altına almanın da konjonktürel, dönemsel değil yapısal değişimlerin, dönüşümlerin tetikleyicisi olması devrimci halk savaşının nihai hedefleri olarak tarif ediliyor.

Bir milletvekilinin, yerel gerilla gücünün inisiyatifi ile alıkonulması Şemdinli'de ilk pratik haline tanık olduğumuz devrimci halk savaşının bir başka boyutunu gündeme getirdi. Bu da bundan böyle sınırları merkezi bir karar mekanizması ile çizilen savaşın yanı sıra bölgesel güçlerin de kendi inisiyatifini savaşa direk olarak müdahil edeceğini gösteriyor.

PKK alıkonulan milletvekilinin en güvenli ve en kısa sürede serbest bırakılmasını sağlayarak bu eylem kararının kendi talepleri olmadığını gösteriyor. Ancak ne olursa olsun bundan sonra hiç bir sistem partisi yöneticisi bölgede egemen gücün abartılmış güveni ile bölgenin sahibi edaları ile dolaşamayacaktır. Siyaseti kişisel çıkara dayalı olarak, halk desteğinden yoksun Ankara egemenliğinin uzantısı biçiminde icra eden bu kadrolar eskisi gibi davranamayacaktır.

Oysa bu eylemin merkezi bir karar olmadığı ortada. Son olarak yaşanan alıkoyma olayında da görüldüğü gibi merkezi karar organının coğrafi uzaklığa karşın her birime ulaşacak teknik imkanı mevcut. Milletvekilinin alıkonuluşunun ikinci gününde PKK yöneticileri ilgili gerilla birimi ile temasa geçerek eylemi teyit ettiriyor. Sonra da güvenliğin en yüksek seviyeye çıkarılarak, milletvekilinin en kısa sürede serbest bırakılması isteniyor.

Nitekim, milletvekili açıkladığı bu görüşmenin ardından serbest bırakılıyor. Böylece o ana kadar Türk tarafından yapılan, hemen tüm ”yorumların” art niyetli spekülasyonlardan ibaret olduğu ortaya çıktı. Milletvekilinin ”Kandil'e götürüleceğinden” Vali'nin, ”biz daha uzun süre tutulacağını düşünüyorduk” açıklamasına kadar sivil, resmi hemen tüm Türk kaynaklarının yeni savaş stratejisini kavramaktan çok uzak oldukları bir kez daha ortaya çıktı.

Şemdinli'de geniş bir coğrafyada alan hakimiyetine dönüşen gerilla operasyonlarını, ”ilçeyi işgal girişimi oldu ancak püskürtüldü” dezenformasyonu ile perdelemeye çalışan AKP Hükümeti ve ırkçı Türk fikriyatı Dersim'de yaşanan yeni gerilla operasyonu karşısında adeta dumura uğradı. Yine Güneybatı Kürdsitan'da ortaya çıkan alan hakimiyetinin de Kuzey Kürdsitan'da ortaya çıkan devrimci halk savaşına kaynaklık eden ideolojik zeminden beslendiğini hala kavrayabilmiş değiller. Dolayısıyla devrimci halk savaşının etki alanını analiz etme yeteneğinden yoksunlar.

Şemdinli'de yaşanan gerilla operasyonunu, Güneybatı Kürdistan'da ortaya çıkan özerklik sürecine bağlayanlar, aksine Güneybatı Kürdistan'ın Kuzey Kürdistan mücadelesinin somut bir sonucu olduğunu hala kabullenemiyorlar.

Dersim'de yaşanan alıkoyma eyleminin yaşandığı gün Meclis'in devrimci halk savaşı stratejisinin somut sonuçlarının ele alınması için CHP tarafından toplantıya çağrıldığını unutmamak gerek. Dersim'de yaşanan alıkoyma, devrimci halk savaşının Kürdistan genelindeki yaygınlığını göstermesi bakımından dikkat çekici.

Sistem içi siyaset, yaşanan süreci yorumlamaktan ve kavramaktan çok uzak görünüyor. Ne yazık ki alıkonulan milletvekili de serbest bırakıldıktan sonra ettiği, “bu gençler yürüttükleri mücadelenin anlamsızlığını biliyorlar” sözleri ile bu grubun içinde olduğunu gösterdi. Şehir merkezine 35 kilometre mesafede kendisini alıkoyan gerillaların milletvekilinin de içinde olduğu araca binerek mücadeleden vazgeçme ”olanağı” varken bunun yerine kendisine siyasal çözüme hazır olunduğu yönündeki mesajları milletvekili tarafından algılanamıyor. Yaşamını ortaya koyarak özgürlük mücadelesi için gerilla saflarına katılan insanların kendi mücadelelerini ”anlamsız” bulduğunu söylemek inandırıcılıktan çok uzak. Hele, milletvekili düzeyinde de olsa CHP'de siyaset yapmayı yetersiz bularak milletvekiline bağımsız siyaset yapabileceği önerisinde bulunanların kendi mücadelelerini ”anlamsız” olarak tarif etmeleri olası görünmüyor.

Milletvekili de çözüm için daha somut ve ivedi çaba sarf etmektense kendi temennileri ile meseleyi izaha çabalıyor.

Doğru kavranamaz ve Kürt sorunun siyasal çözümü yönünde acil bir eylem planı geliştirilemezse devrimci halk savaşının alan hakimiyetinin metropollere kadar yaygınlaşması da kaçınılmaz olacaktır.


ANF

Hiç yorum yok: