16 Ağustos 2012 Perşembe

Dağdan AKP İçin PKK Notları...


  • Türkiye’de siyasi iktidarların Kürt meselesini anlamak için en güzel ortam dağlardır. Gerilla ile birlikte Türk medyasını izlerken, siyasetçilerin demeçleri, gazetecilerin haberleri ve strateji uzmanlarının yorumlarına gerillaların ve gerilla komutanlarının verdikleri tepkiler benim dikkatimi çekiyor. Çünkü sıradan bir gerilla biriminin bir eylemine yüklenen anlamlar, çıkarılan sonuçlar gerillaları da gülümsetiyor. Temel eylemler ve stratejik sonuçları olan eylemlerin devlet tarafından gizlenmeye çalışılması da gerillayı gülümsetiyor. CHP’li Hüseyin Aygün’ün Dersim’de alıkonulması ile ilgili haberleri izlerken de Türk medyasında çıkan yorumlara çok güldük. Deneyimli gerillalar bu eylemle ne yapılmak istendiğini hemen söylediler. Gerçekten de TV’lerde boy gösteren AKP’liler ve onların uzmanlarının dedikleri çıkmadı. Gerillanın ön gördüğü durum ortaya çıktı. Çünkü AKP de önceki hükümetler gibi kendi kara propaganda bataklığına saplanmış durumda. 

  • Bunun nedeni de Türkiye’de politika kurumları ile medya PKK ve Kürt meselesini hala okuyamıyor. Ne Şemdinli’de yaşananlar ne de Hüseyin Aygün olayı doğru analiz edilemiyor. Bu gelişmeler Türkiye’deki politika alanı ve medya tarafından tahrif edilerek ortaya konuluyor. Bu konudaki en temel sorun ise AKP’nin sorunları ele alış biçimi. AKP iktidarının Kürt “uzmanları” Tayyip Erdoğan’ın siyasi baş danışmanları hala kendince soru sorup “PKK’nin ne yapmak istediğini” kendi duygularına ve ihtiyaçlarına göre cevaplandırıyor. AKP’nin işlevsiz ve amaçsız bu kafası kendi kara propaganda bataklığına batmış durumda. AKP’lilere göre geçen yaz, sonbahar, kış ve bahar mevsimlerinde PKK zaten bitmiş, can çekişen ve kolu kanadı kırılmıştı!.. Böyle diyorlardı AKP’liler. 

  • Oysa ne PKK’yi ne de PKK’nin üzerinden şekillendiği Kürt gerçeğini anlama çabası ve çapı olmadı AKP’nin. Onlar cemaatle kolkola verip Kürt ve PKK gerçeğinden kaçarak kendilerine politika üretme çabasına giriştiler. “Kendilerince PKK’yi içten böldüler, dış güçlerin maşası” olarak gösterdiler… Türlü türlü tanımlama ve söylemlerle gerçeği gizlemeye çalıştılar. 

  • Günlerdir gerillaların denetiminde olan Medya savunma alanlarındayım. Durum çok sade ve anlaşılır. Gerçekleri anlamak açısından hiç uzağa gitmeye gerek yok. Son bir-iki ay geriye gidildiğinde Dağlıca (Oremar), Yeşiltaş ile başlayan, Şemdinli’de devam eden, Çukurca’da (Çelê) giderek detaylanan gerilla eylemleri daha önce tanımlanmış bir sürecin temel stratejiye bağlı olarak işlemesi. Tabii ki strateji ve taktik 15 Ağustos 1984’ten bu yana devam eden gerilla aktivitesinin rutinliği değil. 30 yılı bulan gerilla tecrübesi ile süzülen bir işleyiş. 10 yılda kendisini usta ilan eden Tayyip Erdoğan’ın AKP’sinin karşısında 40 yılı bulan tecrübe ile gerilla komutanları var.

  • AKP’nin yapmak istediğini iyi gören ve buna karşı askeri ve siyasi bir çizgide temel taktiği hamlesel olarak başarılı yürüten bir PKK gerçeği var. Yol kesmeler, gözaltılar, yargılamalar dönemin bir özelliği olarak kendisini gösterirken; diğer yanı ile Kürt coğrafyasında varlığı sadece asker-polis olarak görülen devlet gerçeğinin temelden sarsılması söz konusu. Türkiye siyaseti ve medyası Şemdinli’de, Çukurca’da yaşananları bilmiyor. O gerçekler AKP iktidarı ve medyasının söylediği gibi değil. Asker kayıpları, gerilla tarafından ele geçirilen askeri teçhizat listesini ve detaylı bilgileri görünce durumun hiç de hafife alınmaması gerekiyor. Tayyip Erdoğan’ın askerin zaten operasyon yapamadığı “Şemdinli’de operasyon sona erdi” sözlerinin anlamsızlığını anlatmak için ne söylenebilir ki.

  • Gerillaların tuttuğu alanlarda verdikleri bilgiler AKP’yi bir bütün olarak yalanlıyor. Çünkü gerilla girdiği bütün mevzilerinde yerini koruyor. Gerillanın bu eylemleri ile sınırın anlamsızlığı ortaya çıkıyor. Ve en önemlisi de gerillanın tıkanan siyasetin önünü açan bir güç olarak devreye girmesi söz konusu. Kendine göre muhataplıklar ve yapay gündemlerle Kürt sorununu ötelemek, Öcalan gerçeğinin tecride alınması ile ortaya çıkan durum gerillada radikalleşen öfke profesyonel-operasyonel eylem biçimi olarak kendisini dışa vuruyor. Gerillayı harekete geçiren bu öfkenin halkta birikmiş hali de sözkonusu. Giderek mayalanan bu öfkenin gerilla ile birleştiğinde ortaya çıkaracak sonuçların ne olacağını kestirmek de zor olmayacak. 

  • Türkiye’yi, bölgeyi siyaseti ve güç dengelerini çok iyi okuyan ve buna devrimci özellikleri ile yön vermeye çalışan Abdullah Öcalan ve arkadaşlarının ortaya çıkardığı PKK gerçeğinin Ortadoğu’daki konumunu iyi görmek gerekli. Çünkü PKK artık sadece Kürtler için değil bölgedeki herkes için merkez bir güç konumundadır. 

  • Kısacası yaşananlara AKP ve onun medyası gözünden bakarsanız kara propagandanın bataklığında önünüzü göremezsiniz. Herkesin dağların yüceliğinden gelişmelere bakması da şart değil. Ama anlamak ve görmek açısından ufkunuzun geniş tutulmasında fayda var. Çünkü gerilla sürprizlerle dolu. 

  • Baki GÜL

Hiç yorum yok: