1 Nisan 2012 Pazar

DTK: Yasak Hukuksuz, 4 Nisan'da Amara'da Olacağız

Amed - DTK Eş Başkanı Aysel Tuğluk, İçişleri Bakanlığı'nın Amara Yürüyüşü'nü yasaklamasına tepki göstererek, "Yasaklama hukuki değil, meşru değildir. Halk kendi istek ve taleplerini ifade etme hakkına sahiptir. Biz o gün orada olacağız" dedi. Hükümetin projesini değerlendiren Tuğluk, "İmralı'da ve Kandil'de müzakere yoksa Kürtlerle çözüm yoktur" dedi.

Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Başkanı Aysel Tuğluk, TUHAD-FED tarafından PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın doğum günü olan 4 Nisan'da yapılacak "Amara Yürüyüşü" ile ilgili basın toplantısı düzenledi. DTK binasında düzenlenen toplantıya DTK Başkanlık Divanı üyesi Edip Yaşar ile Divan Sekreteri Fatma Kuyucu katıldı. DTK'nin "Amara Yürüyüşü"nü desteklediğini ve katılacaklarını duyuran Tuğluk, İçişleri Bakanlığı tarafından yayınlanan genelge ile yürüyüşün yasaklanmasına tepki göstererek, "Hükümetin, halkın en demokratik taleplerini dillendirmesine bile tahammül edemediğinin göstergesidir. Son dönemlerde sık sık '90'lı yıllara geri mi dönüyoruz?' soruları soruluyor. Bu yaşananların 90'lardan bir farkı yoktur. Sıkıyönetim uygulamalarıyla aynıdır" dedi.

YASAKLAMA MEŞRU DEĞİL

Yasaklamanın kabul edilebilir olmadığını ifade eden Tuğluk, "Yasaklama hukuki değil, meşru değildir. Halk kendi istek ve taleplerini ifade etme hakkına sahiptir. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'nin hiçbir talebe izin vermeyişi diktatörlük anlayışıdır. Başbakan zaten padişah olmak niyetindedir. Biz yine de o gün orada olacağız. O gün bizden yana bir gerginlik olmayacak" şeklinde konuştu. Kararı İçişleri Bakanlığı'nın değil hükümetin kararı olarak değerlendirdiklerini ifade eden Tuğluk, gergin bir süreçten geçildiğini ifade ederek, "Kırılmaya doğru gidilirken bu yasaklar süreci kötü etkileyecektir. Newroz'da gördük. Halk kendi taleplerini dile getirmek için devletin yasaklarını delerek Newroz'u kutladı. Halk, bu kararın meşru olmadığını gösterdi" dedi.

MÜZAKERE YOKSA KÜRTLERLE ÇÖZÜM DE YOKTUR

Amara'ya son sürece dair siyasi mesajları vermek için gideceklerini dile getiren Tuğluk, "8 aya yakındır Abdullah Öcalan ile hiçbir temas yok. İmralı'da neler yaşanıyor? Bunun bilgisine sahip değiliz. İmralı Kürtler bakımından en hassas noktadır. Bu yürüyüş neden Kürt halkı açısından önemlidir? Kürt halkı açısından özgürlüğüne, kimliğine, değerlerine sahip çıkmayı, devletin yaklaşımını reddetmeyi ifade eder. Kürt sorununun çözümü için İmralı birinci dereceden bağlantılıdır. Kabul edilir ya da edilmez Sayın Abdullah Öcalan bu halkın iradesidir, çözümde birinci aktörlerden biridir. Kürt halkı bir kez daha bunu söylemek için bu yürüyüşü gerçekleştirecek. Tecridin kaldırılmasını ve Öcalan'ın muhatap alınmasını, İmralı'ya yaklaşımın gözden getirilmesini talep edecek. Artık tecrit koşullarını düzeltilmesi değil, özgürlüğe giden yolun döşenmesini talep edecek. Bu yasaklar çözüme hizmet etmez. Bu meseleyi yine inkar etmek anlamına gelir. Dolayısıyla biz Amara yürüyüşü ile bu politikadan vazgeçin diyoruz. İmralı'da ve Kandil'de bir diyalog yoksa, müzakere yoksa Kürtlerle çözüm yoktur" dedi.

ÖCALAN İKİ HALK ARASINDAKİ ÇÖZÜM KÖPRÜSÜ

Öcalan'ın 1999 yılından bu yana çözüm için, Türk ve Kürt halkını bir arada yaşaması için çaba sarf ettiğini, barışta ısrar ettiğini dile getiren Tuğluk, Abdullah Öcalan'ın iki halkın arasındaki bir barış köprüsü olduğunu, bu köprünün yok edilmemesi gerektiğini ifade etti. Toplumun çözümü dayattığını dile getiren Tuğluk, "Hükümetin yeni geliştirdiği strateji, güvenlik stratejisinden farksızdır. 1990'larda bu denendi ama sonuç alınamadı. Yine aynı acıların yaşanmaması için çözüm gerekiyor. Çözüm için tüm taraflarla diyalog halinde, uzlaşı içinde olunması lazım. Bu olmadığı taktirde Kürde düşen tek şey direnmektir. Hükümetin, İdris Naim Şahin'in politikalarını gözden geçirmelidir gerekiyor. Öcalan çözüm için birincil aktörlerdendir" dedi.

ANADİL VE STATÜ YOKSA, GERİSİ KIRINTIDIR

Açıklamanın ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Tuğluk, BDP ve DTK olarak Öcalan'ın devre dışı bırakıldığı bir çözümü kabul etmediklerini belirterek şunları ifade etti: "Halkın bir realitesi var. Bunu halk kabul etmez. Hükümet Öcalan'ı, Kandil'i devre dışı bırakarak, BDP'nin 7 bine yakın üyesini tutuklayarak geri kalanlarla kırıntıları görüşmek istiyor. Çünkü, 'anadilde eğitim olmaz' diyor, 'statü, özerklik olmaz' diyor bunun dışında kalanlar kırıntıdır."

BDP DE AMARA'DA OLACAK

BDP Eş Genel Başkanları Gültan Kışanak ve Selahattin Demirtaş, "Amara Yürüyüşü"nün İçişleri Bakanlığı tarafından yasaklanmasını "halk iradesine tahammülsüzlük" olarak tanımlayarak, yasağa rağmen eylemi yapacak olan halkın yayında olacaklarını duyurdu.

Yazılı açıklama yapan Kışanak ve Demirtaş, TUHAD-FED'in, başta İmralı olmak üzere tüm cezaevlerindeki tecrit uygulamalarına, cezaevlerinde süren açlık grevlerine dikkat çekmek, askeri ve siyasi operasyonları protesto etmek için "Tecrit değil özgürlük, savaş değil müzakere" sloganıyla 4 Nisan'da Amara'da buluşma kararı aldığını hatırlattı.

BDP Eş Genel Başkanları, "Halkımız bu yasakçı zihniyete karşı anayasal demokratik meşru hakkını kullanacaktır. BDP olarak onların yanında olacağımızı, demokratik eylemliklerine aktif bir şekilde katılacağımızı belirtiyoruz" dedi.

AMARA YÜRÜYÜŞÜNE KATILIM ÇAĞRISI


Öte taraftan Diyarbakır'da 4 Nisan kutlaması ve "Amara Yürüyüşü" için de hazırlıklar sürüyor. Merkez Yenişehir İlçesi'ne bağlı Dicle Mahallesi'nde çok sayıda kişinin katılımı ile Öcalan'ın doğum günü kutlandı. Halk Evi'nde düzenlenen etkinlikte sık sık "Bijî Serok Apo" sloganları atıldı. Öcalan ile yaşamın yitiren HPG'lilerin fotoğraflarının asıldığı etkinlikte, Öcalan'ın doğum günü nedeniyle pasta kesildi. Ardından yapılan konuşmalarda 4 Nisan'da yapılacak "Amara Yürüyüşü"ne katılım çağrısı yapıldı.

Mardin'de de "Amara Yürüyüşü" için hazırlıklar sürüyor. Yürüyüş ve hazırlıklara ilişkin BDP Mardin İl Örgütü, il binasında basın açıklaması düzenledi. Açıklamaya BDP PM Üyesi M. Şahin Demir, BDP Mardin İl Eş Başkanı Sihem Elveren Alp, il ve ilçe yöneticileri katıldı. Demir, "Amara'ya gitmek AKP zulmüne dur demektir. Şimdiye kadar halkımızı aldatan AKP yasakçı zihniyetine cevap olmaktır. Halkımız Newroz'da göstermiş olduğu iradeyi Amara'da da gösterecektir. Bütün Mardin halkımızı 3 Nisan günü Amara'ya yürümeye çağırıyoruz" dedi. Ardından konuşan Mardin İl Eş Başkanı Sihem Elveren Alp, "Kadınlarımızın bu noktada daha büyük bir duyarlılıkla sahiplenmesini istiyoruz. Onlar birer annedir ve bu mücadelenin temel dinamiğidir. Yüksek bir duyarlılıkla tüm halkımızı Amara Yürüyüşü'ne davet ediyoruz" dedi.

ANF NEWS AGENCY

Hiç yorum yok: