21 Mart 2012 Çarşamba

HPG Anakarargah Komutanı Nureddin Sofi: Savaşı En Yüksek Düzeyde Yürüteceğiz

Behdinan - Bahar ve yaz aylarına nazaran düşük düzeyde de olsa Türk ordusu ile Kürdistan gerillaları arasındaki çatışmalar geçtiğimiz kış neredeyse hiç durmadı. Türkiye ve Kürdistan kamuoyunda birçok farklı kesim baharla birlikte Türk ordusu ile HPG arasında çatışmaların tırmanacağına kesin gözüyle bakıyor.

Kamuoyunda yoğunca tartışılmaya başlanan diğer bir husus ise gerillanın yürüteceği savaşın düzeyine ilişkin. Kürdistan Özgürlük Şahinleri'nin (TAK) Türk turizmini de hedef alacaklarını duyurmasının ardından gözler HPG’ye çevrildi.

HPG’nin baharla birlikte nasıl hareket edeceği, neyi hedefleyeceği, gerillanın hazırlık düzeyi merak edilen hususlardan birkaçı. Özgür Politika Gazetesi’ne konuşan HPG Anakarargah Komutanı Nureddin Sofi, ‘’Savaşı en yüksek düzeyde yürüteceğiz. Türkiye’de güvenlik kalmayacak. Kürdistan’da yürütülen kirli savaşta payları olan Türkiye'deki birçok çevre hedefimiz olacaktır’’ dedi.

* Tüm kış boyunca hareketinize yönelik operasyonlar durmadı, sizin de eylemleriniz oldu. Fakat Türk ordusunun kayıpları kamuoyuna neredeyse hiç yansımadı. Bu durum ne anlama geliyor?

- Direnişle geçen bir yılı geride bıraktık. Demokratik özerklik ilanı ve istemi ile köleliğe karşı tahammülsüzlüğünü gösteren Kürt halkı özgür yaşamdaki kararlılığını da ortaya koydu. HPG, bu karar düzeyine karşı Türk devletinin başlattığı saldırıları boşa çıkartmak, Kürt halkını korumak ve demokratik özerkliği pratikleştirilmek amacıyla 2011’de devrimci halk savaşı yürüttü. Bu savaşta düşmana büyük darbeler vurdu. Türk ordusunun yönetimi bu yenilgi nedeniyle istifa etti. Ordu içinde bir dağılma yaşandı. Bugün değişik isimlerle onları yargılıyorlar. Bu yenilginin hesabı onlardan isteniyor.

Bu yenilgilerini telafi etmek için Türk devleti her şeyini pazarladı, ilişkilerini, ittifaklarını, ekonomisini emperyalizmin hizmetine koyarak hareketimize karşı destek aradı. Bu şekilde emperyalizmden aldığı teknik donanım ve kış koşullarına dayanarak saldırılarını sürdürdü.

Bu zorlu kış koşullarında Bingöl’de, Cudi’de tarihi direnişler yazıldı. Mesela Besta’da yaşanan savaş iki gün iki gece boyunca Şehit Hamza öncülüğünde tarihi bir direnişle yürütüldü; 40 civarında Türk askeri öldürüldü. Fakat bu gerçeği kamuoyundan gizlediler. Bu şekilde 2011’in yaz ve sonbahar aylarında Kürdistan’da yaşadığı yenilgiyi telafi etmeye, kendini başarılı yansıtmaya çalıştı. Fakat bu büyük bir yalan.

* Gerillanın savaş kabiliyetini yitirdiği, bitmek üzere olduğu propagandasını nasıl yorumluyorsunuz?

- Gerçekten de geçen kış sert bir kıştı. Gerilla ve halka yönelik saldırılar, Roboskî'de olduğu gibi katliam boyutuna ulaştı. Gerilla da bu zorlu koşullarda gerekli cevabı verdi. Mesela Çelê’de 49 numaralı sınır karakolu ve komanda taburuna yönelik eylemde çok sayıda asker öldürüldü, eylem başarıyla sonuçlandı. Bu eylem, Türk devletinin iddialarının yerinde olmadığını bir kez daha ispatladı. Gerilla sadece bir iklim ya da mevsimde değil; her koşul, her mevsim ve her coğrafyada direnebilir, eylem yapabilir, savaş yürütebilir.

* Sizce gerillaya yönelik bu değerlendirmelerin kaynağı nedir?

- Türk devleti savaşta yaşadığı yenilgiyi, psikolojik savaşla örtbas etme gayretinde. Dünyanın hiçbir yerinde görülmeyen yalanlar üzerine kurulu bir psikolojik savaş sürdürülüyor. Dünyanın hiçbir yerinde insan ruhu üzerinde tahribat yaratmaya çabalayan böyle bir kirli savaşı göremezsiniz. Son dönemde artık medya kurumları yeterince etkili olamadıkları için AKP’nin kurmayları yalan nöbetine başladılar. Başta başbakan, peşinden kabinesi.

Türk ordusu tarihin en büyük moral bozukluğunu yaşıyor. Dış destek, teknik donanım ve medya manipülasyonlarıyla kendini ayakta göstermeye çalışıyor. Gerçekleri tersyüz ederek halkımızın morali üzerinde etkide bulunmaya çalışıyor.


* HPG olarak yeni sürece nasıl katılacaksınız, hazırlık düzeyi nedir? Nasıl bir süreç beklemeliyiz?

- Kendimizi gözden geçirdik. Örgütsel toplantılarımızı yaptık. Devrimci halk savaşını zafere ulaştırmak için hazırlıklarımızı tamamladık. Bahara büyük bir umut ve inançla bakıyoruz. AKP ve Fethullah Gülen Grubu'nun Kürt düşmanlığı gerillada büyük bir hırs, kin ve intikam duygusu yaratmış durumda. Gerilla saflarına çok yoğun katılım oldu. Kürdistan’ın dört parçasında gerillaya katılımlar devam ediyor. Şehitlerin silahları yerde kalmadı. Her gün onlarca genç 2012 hamlesine katılabilmek için gerilla saflarına akın ediyor.

Yeni taktikler üzerinde yoğunca durduk. 2012’de daha büyük eylem ve harekatlarla savaşı en yüksek düzeyde yürüteceğiz. Bunun imkan ve olanakları elimizde.
Yine bu sene büyük bir teknik inceleme yaptık. Düşman tekniğini boşa çıkartmak ve darbelemek için HPG içinde bir yeniden yapılanma süreci yürütüldü; çalışmalar sonuçlandı.

Kürdistan halkı üzerine nerede bir saldırı gelişirse gerilla orada olacaktır.
Gerilla bu güce ulaşmıştır. Halkımızın bu konuda kaygısı olmasın. Umutlu, inançlı ve kararlıyız.

* TAK, turizmi hedef alacaklarını duyurdu. HPG olarak nasıl bir tutumunuz var?

- HPG olarak bizim farklı bir eylem çizgimiz var; meşru savunma strateji çerçevesindedir. Onun dışına çıkmıyoruz. Sivil insanlara dönük kesinlikle eylem yapmama, mümkün mertebe zarar görmemelerine dönük özel bir çaba içerisindeyiz. Sivillere yönelik eylem yapmıyoruz. Fakat Türkiye’de bir savaş ortamı var ve bu sene de savaş tırmanacaktır. Bu açıdan Türkiye güvenlikli bir yer olmayacak. Kürdistan’da yürütülen kirli savaşta payları olan Türkiye'deki birçok çevre hedefimiz olacaktır.

ANF NEWS AGENCY

Hiç yorum yok: