11 Ekim 2011 Salı

Yenilmemek Yetmez Kürtler Geleceği Kurmalı!

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan şahsında Kürt Özgürlük mücadelesine karşı geliştirilen uluslararası komplo günlerdir değişik kitlesel etkinliklerle kınanıyor. Geçen hafta başlayan etkinlikler, hafta sonu Kürdistan, Türkiye ve Avrupa’nın birçok merkezinde onbinlerce Kürt ve dostlarının katıldığı protesto yürüyüş ve mitingleriyle zirveye ulaştı.

Artık ete kemiğe bürünmeye başlayan özgür Kürt iradesine karşı başta ABD olmak üzere tüm Batılı ülkelerin ve Ortadoğu’da Kürtlerden haz etmeyen tüm gerici iktidarların desteğine sığınan AKP Hükümeti, çözüm iradesinden yoksun olmanın verdiği çaresizlikle yeniden gözü dönmüşcesine klasik imha yöntemlerine çakılıp kalmış durumda.

Türk Hükümeti, içte ve dışta tüm olanaklarını Kürtlere karşı her türlü gayri hukuki ve gayri ahlaki imha yöntemleriyle yeniden devreye sokmasına rağmen, Kürtlerin Kürdistan başta olmak üzere Türkiye ve Avrupa’ya yayılan bu kitlesel direniş ve tepkileri, bu son hamlenin de yenilgiye mahkum olduğunu şimdiden gözler önüne sermiş durumdadır.

Türk devleti ve hükümetleri, yüz yıldır Kürtleri imha etmeyi başaramadı. Kırım, yıkım, göçertme, zindan, işkence, komplo; hepsini denedi ama amacına ulaşamadı.

***

Kürt tarihi öğretici derslerle dolu. Kürtler, bugüne kadar Türk devletinin tüm zulüm ve katliamlarına karşı her türden direnişi sergileyerek, yok olmaktan kurtulabildi, kendisini var edebildi. Ancak, Kürtler açısından sarsıcı etkileri olan uluslararası 9 Ekim komplosu bir yıldönümünü daha geride bırakırken, Kürtleri hala geleceği kurmanın büyük görevleri bekliyor...

Bu görevler karşısında Kürtlerin bugün heves etmeyecekleri, etmemeleri gereken tek tutum beklemek!.. Bu kadar acı, bu kadar bedel, bu kadar bilinçlenme, bu kadar özgürlüğe yakınlaşma karşısında durup bekleme, kendisine gelecek hakkı tanımayan zalimlerin imana gelmesini bekleme, onlardan medet umma lüksü olamaz Kürtlerin artık...

Kürtler açısından birlik, örgütlenme, kurumlaşma çabası anı anına, günü gününe ibadet edercesine sergilenmesi gereken temel yaklaşım olmalı. Geleceği kurmanın bilinci ve hevesi kuşanılmalı. Yalnızca saldırılar karşısında yıkılmamak, ayakta kalabilmek yetmiyor; özgür geleceğe de koşabilmeli Kürtler!..

***

Tamam; her tür zulme karşı direnildi, tüm imha girişimlerine karşı ayakta kalındı, tüm dünya gericiliği Kürt’ün özgürlük inancı ve mücadelesiyle baş edemedi. Bunlar doğru; ama hala kurulacak onurlu ve özgür bir gelecek var.

Ve bunu kimse Kürtlere bahşetmeyecek. Hele, dünyanın efendilerinin her türden yardımıyla ovada, şehirde, metropolde, dağda hayatı Kürtler için yaşanmaz kılmaya çalışan AKP Hükümeti’nin vicdana gelmesini Kürtler beklememeli!

Özgür ve onurlu bir geleceği kurmanın çabalarını ertelememeli Kürtler. Bugünden ertelenen sorumluluklar, gelecekte daha fazla acıların yaşanmasının da yolunu açacağından, beklememeli Kürtler...

***

Doğru; komplocular başaramadı ama Kürtler de henüz özgürlüğe kavuşamadı. Tüm saldırı ve imha politikaları başarısız kılındı ama Kürtlerin geleceği henüz tam garantiye alınamadı. Yapacak daha çok işi var Kürtlerin; örgütlenme, kurumlaşma ve illa ki de birlik olma...

Evet birlik! Tüm dünyanın zalimlik ettiği bir halk için onuruyla var olmanın ve özgür bir gelecek kurmanın başka yolu ne ola ki?..

9 Ekim komplosu ve tarihimizden bize kalan ders bu!

Bugün ovada, dağda, metropolde direnen tüm Kürtlerin; Gever’de tankları taşlayan Kürt çocuğunun, Amed’de üzerlerine panzer sürülen Kürt parlamenterlerin ve Paris’te haykıran Kürt gençlerinin çağrısı da bu...

Hiç yorum yok: