14 Ekim 2011 Cuma

Özel Harekatçılar Yeniden Devrede!

Cumartesi günü, Diyarbakır’ın Çermik ilçesine gittim. Çermik’liler birkaç gün önce gerçekleşen bir olayı benimle paylaştılar. Kiminle konuşsam aynı olayı anlatıyorlardı.

Olay şu: Göktepe köyü korucu başı ve JİTEM üyesi olduğu söylenen E. G nöbet tutan korucuları cep telefonu ile arayarak özel harekat timi ile gece yanlarına geleceğini söylüyor. Ziyaret gece gerçekleşeceği için korucu başı nöbet tutan koruculara bir parola söylüyor. Buna göre korucuların yanına gelecek tim parolayı söyleyecek, nöbet tutan korucular da el fenerini üç kere yakıp söndürerek bulundukları yeri belli edecekler.

İlçenin girişindeki Çermik Merkez Jandarma Birliğine hakim tepede nöbet tutan Yayıklı (Besin) köyü korucularından biri durumdan şüpheleniyor. Mevzide dört korucu nöbet tutuyor. Durumdan şüphelenen korucu “özel timin burada işi ne ve neden aynı mevzide olmamızı istiyorlar ki bu durumda bir gariplik var” diyerek arkadaşlarını uyarıyor. Korucular bir arkadaşlarını ana mevzide bırakarak mevzinin yakınlarına yerleşip gizleniyorlar. Özel Harekat Timi ve E. G Yayıklı (Besin) köyü korucularının bulunduğu mevziye yakınlaştıklarında parolayı söylüyorlar. Ana mevzide kalan bir korucu el fenerini üç kere yakıp söndürerek bulundukları yeri işaret ediyor. El feneri yanıp sönünce E. G’nin içinde olduğu özel harekatçılar korucu mevzisini kurşun yağmuruna tutuyorlar. Bunun üzerine öbür korucular gelen timi ateş altına alıyor ve Tim Merkez Jandarma Birliği Karakoluna doğru kaçıyor.

Korucular aynı gün durumu Çermik Merkez Jandarma Birliği Komutanlığına bildiriyorlar. Birlik komutanlığı olayın örtbas edilmesini istiyor.

Bu olayda korucular uyanık davranmasalar ve timin gelişinden şüphelenmeseler bütün Tv ve gazeteler, “PKK dört korucu daha öldürdü” diye manşetler atardı.

Ocak 2006 yılında içinde 11 köylünün olduğu bir minibüs Şırnak/Güçlükonak’ta silahlı bir grup tarafından durduruldu. Ardından kurşun yağmuruna tutuldu ve içindeki insanlarla birlikte ateşe verildi. Genelkurmay başkanlığı eylemi PKK’nin yaptığını açıkladı.

Ateşkes ortamı vardı ve dönemin hükümeti olay sonrasında “eylemin PKK’nin işi olduğunu ve ateşkesin böylece bozulduğunu” açıkladı. Bütün gazete ve Tv’ler “PKK katliamı” manşetleri ve flaş haberleri ile çıktılar. Ancak olaydan 13 yıl sonra o dönemin insan haklarından sorumlu devlet bakanı Adnan Ekmen yeni Aktüel dergisine verdiği mülakatta, “katliamın PKK’nin değil, JİTEM’in işi olduğunu” söyledi.

Çermik’teki olayın savcılığa veya ilgili bakanlıklara intikal edilip edilmediğini kimse bilmiyor. Veya intikal edildiyse nasıl bir işlemin yapıldığından kimsenin haberi yok. Kime bu olayı yazacağım dediysem sakın ismimizi yazma dediler. Korkuyorlar. Her gece kırsal alanda ve şehrin etrafında özel harekat timlerinin gezdiğinden bahsettiler. İnsanlar bu olayı ve özel harekat timlerinin varlığını 90’lı yılların habercisi olarak görüyorlar. Bölgede nereye, kime gidersen ya tutuklama korkusu yaşıyor veya öldürülme endişesi içinde. 

Savaş kışkırtıcısı özel harekatçılar ve provokatörler bir kere daha sahnedeler. Çiller hükümeti döneminde özel harekatçıların yapmadığı kötülük ve katliam kalmadı. Kamuoyu eski Özel Harekatçı Ayhan Çarkın’ın açıklama ve mahkeme ifadeleri ile Çiller döneminin piş işlerini tek tek öğreniyor. Türkiye bundan ders almamış olacak ki özel harekatçıları bir kere daha devreye soktu. Hükümetin 2011 yılının başında yeniden devreye soktuğu özel harekatçıların bu ilk işi değil; son işi de olmayacak!

HALİL SAVDA
halilsavda@gmail.com

Hiç yorum yok: