1 Ekim 2011 Cumartesi

Batman'da Delil Karartma Operasyonu

  • Êlîh’deki katliamın faillerinin polis olduğu görgü tanıklarının, aile bireylerinin anlatımlarıyla kanıtlandı.
  • Yetkililer ile medya ise karartma operasyonuyla olayı PKK’ye yıkmaya çalışıyor. İşte yanıt arayan sorular
  • “Olayın herkes tarafından bilindiği” ve “her şeyin açık olduğu” belirtilmesine rağmen, neden kimse konuşmuyor? Aile ve görgü tanıkları tehdit mi ediliyor?
  • Katledilen Mizgin Doru, karnındaki 8 aylık bebeği ve 3 yaşındaki kızının otopsileri neden genel uygulamanın dışına çıkılarak Amed’de değil de Êlîh’de yapıldı?
  •  3 kişiyi katleden mermilerin balistik incelemesi neden başka bir yerde değil de saldırıyı gerçekleştirdiği belirtilen polislerin bağlı olduğu Batman Emniyeti’nde yapıldı?
  • Polis el koyduğu MOBESE ve işyerlerine ait kamera görüntülerinden neden küçük bir kesit yayınladı. Çatışma olduysa çatışma görüntüleri neden yayınlanmadı?
  • Bir yurttaş, 2 HPG’linin yaşamını yitirdiği çatışmayı cep telefonuyla kaydetti. Görüntülerde HPG’li olmadığı açıklanan bir kişi infaz ediliyor. Neden açıklama yapılmadı?
 
DORU AiLESi: POLiS VURDU

Êlîh Katliamı’nda 3 biri doğmamış bebek, biri 3 yaşında bir çocuk 3 fertlerini kaybeden Doru Ailesi üyeleri konuştu: Bizi polis vurdu

» ARAÇLARINI POLİS TARADI


Kameralara konuşmaktan çekinilen köyde, aile bireyleri olayın faillerine ilişkin adres olarak polisi gösteriyor. Kameralara konuşmaktan çekinen Doru Ailesi üyeleri, olaydan yaralı kurtulan baba Talat Doru’nun, “polisin kendilerine ateş açtığını” söylediğini aktardı.


» BABA BAKANA DA SÖYLEDİ


Doru Ailesi üyeleri, olayda yaralanan Talat Doru’nun, bu bilgiyi kendisini hastanede ziyaret eden Bakan Şimşek ile valiye de ilettiğini” belirtti. Aile üyeleri olayda yaralanan küçük Şeyma’nın da “Askerler bize ateş etti” dediğini ancak basının bunu yansıtmadığını belirtti.
 
Aile: Bizi polis vurdu
 
Êlîh’de (Batman) 4 gün önce polisler tarafından sivil bir aracın taranması sonucu 8 aylık hamile olan anne Mizgin Doru (32), sezaryenle alınan bebeği ve 3 yaşındaki kızı Sultan’ın hayatını kaybettiği olaya ilişkin konuşan Doru Ailesi bireyleri, kendilerini polisin taradığını belirtti. Aile üyeleri, kendileri ile görüşen ve haberleri çarpıtarak veren basın ile kendilerini yalnız bırakan sivil toplum örgütleri ve siyasi partilere de tepki gösterdi.

Olayın ardından yaşamını yitirenler için Beşiri ilçesinin Biherziq (Örmegöz) köyünde kurulan taziye çadırına ziyaretler devam ederken, taburcu edilen baba Talat Doru’ya da geçmiş olsun ziyaretleri sürüyor. Kameralara konuşmaktan çekinilen köyde, aile bireyleri başta olmak üzere bütün köylüler, olayın faillerine ilişkin adres olarak polisi gösteriyor.


Olayı bakana anlattı


Konuya ilişkin bilgi veren, ancak kameralara konuşmaktan çekinen Doru Ailesi üyeleri, olayda yaralanan Talat Doru’nun, “polisin kendilerine ateş açtığını ve bunu kendisini hastanede ziyarete gelen Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile Batman Valisi’ne kameralar karşısında ilettiğini” belirterek, bakan ve valinin ise “Konuyu araştıracağız” şeklinde cevap verdiğini aktardığını kaydetti.


‘Basın çarpıttı’


Olayın ardından yaralılar ile görüşen gazetecilere de tepki gösteren aile üyeleri, failin polis olduğunu söylemelerine rağmen, haberlerin çarpıtılarak verildiğini belirterek söylenenlerin yazılmadığına dikkat çekti. Olayı olduğu gibi aktarmadıkları için basına tepkili olan aile üyeleri, olayda yaralanan kız çocuğu Şeyma Doru’nun, “Askerler bize ateş etti” dediğini, ancak basının bunu yazmadığını vurguladı.

Araç hâlâ verilmedi


Aile üyeleri, taranan araçlarının  incelendiği gerekçesiyle hâlâ kendilerine verilmediğini belirtirken, olay yerindeki bütün MOBESE kameralara el konulduğu, balistik inceleme sonucunda bir raporun hazırlandığı, ancak bunun açıklanmadığı öğrenildi.


STK’lere tepki


Olaydan sonra kendilerini yalnız bırakan sivil toplum kuruluşları ve siyasi partilere de tepki gösteren aile üyeleri, “Başta BDP ve İHD olmak üzere, sivil toplum kuruluşları neden gelip inceleme yapmadı? Olayın üzerinde durmuyorlar” sözleri ile tepkilerini dile getirdi. Aile üyeleri önümüzdeki günlerde olaya ilişkin konuşabileceklerini belirtti.


Olaya ilişkin aynı görüşleri paylaşan köylüler ise, BDP ve STK’lerin olayı araştırmak üzere bir heyet göndermedikleri için ailenin yalnız kaldığını ve olayı anlatacak muhatap bulamadıklarını kaydederek tepki gösterdi.


Öte yandan DTK Koordinasyon Kurulu üyeleri Ayla Akat Ata, Demir Çelik, Özdal Üçer, Barış Anneleri İnisiyatifi aktivistleri, BDP Êlîh İl Örgütü üyelerinin de aralarında bulunduğu kalabalık bir grup köyde kurulan taziye çadırını ziyaret ederek, aileye başsağlığı diledi.

 
Delil karartma operasyonu devrede

26 Eylül günü Êlîh’de (Batman) bir otomobille şehir merkezine inen HPG’lilere pusu kuran polislerin sivil bir aracı taraması sonucu 8 aylık hamile Mizgin Doru, karnındaki bebeği ve 3 yaşındaki kızının yaşamını yitirdiği olayın ayrıntıları dün gazetemizde yayınlandı. Görgü tanıklarının ifadeleri, saldırıdan yaralı kurtulan aile bireylerinin açıklamaları, infazı belgeleyen cep telefonu kaydı ve HPG’nin konuya ilişkin yaptığı açıklama saldırının polis tarafından gerçekleştirildiğini kanıtlarken, hükümet yetkilileri ve medya organları olayı PKK’ye yüklemeye devam ediyor. Başbakan Tayyip Erdoğan, konuya ilişkin kapsamlı bir soruşturma başlatılması talimatı vermek yerine Kürtleri “PKK’ye karşı isyan etmeye” çağırıyor. Olaya hükümetin açıklamaları çerçevesinde bakan medya kuruluşlarının attığı manşetler ve yaptığı haberler ise birbiri ile çelişiyor. Saldırı ardından ortaya çıkan soru işaretleri de ortada duruyor. Saldırı ardından yaşanan gelişmeler “yeni bir delil karartma ve dezenformasyon süreci”nin başladığı yönünde kuşkular uyandırıyor. İşte yanıt bekleyen sorulardan bazıları:

1- Êlîh’de “olayın herkes tarafından bilindiği” ve “her şeyin apaçık ortada olduğu” belirtilmesine rağmen, neden konuşmaktan korkuluyor? Çatışmadan yaralı kurtulan baba Talat Doru, yakınlarını kaybendenlerin akrabaları ve olayın görgü tanıkları tehdit mi ediliyor?


2- Mizgin Doru ve kızı Sultan’ın otopsileri neden Amed’de değil de çatışamın yaşandığı Êlîh’de yapıldı? Mermilerin balistik incelemesi neden başka bir yerde değil de saldırıyı gerçekleştirdiği belirtilen polislerin bağlı olduğu Batman Emniyeti Müdürlüğü’nde yapıldı?


3- Polis tarafından dağıtılan MOBESE kayıtlarında HPG’lilere ait olduğu belirtilen araçtan ateş açılmadığı görülüyor. Kayıtların tümü neden yayınlanmadı?


4- Çatışma yerinin iki kilometre uzağında bulunan bir inşaata sığınan HPG’liler ile polisler arasında yaşanan çatışma bir yurttaş tarafından cep telefonuna kaydedildi. Görüntülerde inşaatta bulunan ve HPG’li olmadığı belirtilen bir kişinin sağ yakalanıp infaz edildiği görülüyor. Bu durum neden görmezden gelindi ve hiçbir resmi açıklama yapılmadı? Polis tarafından infaz edilen sivil kim?


5 - Türkiye’nin gündemini sarsan bu olaya ilişkin neden kapsamlı bir inceleme başlatılmadı da olay Batman Emniyeti’ne havale edildi.

Polis işyeri kurşunladı

Wan’ın Elbak (Başkale) ilçesinde Metroloji Sokak’ta işyeri bulunan Fuat Zeylan’ın işyerine gelen polisler, Zeylan ile tartıştı. Nedeni öğrenilmeyen tartışmanın üzerine polislerin önce Zeylan’ı tartakladığı ve daha sonra işyerine ateş ettiği bildirildi. Olaya tepki gösteren diğer esnaflar ise, polislerin uygulamalarını protesto ederek, ilçe kaymakamlık binasına kadar yürüyüş düzenledi. Yürüyüşten sonra Zeylan polisler hakkında suç duyurusunda bulunurken, olay yerine gelen ilçe kaymakamı ise sorumlular hakkında yasal işlem başlatacağı sözünü verdi. Suç duyurusundan sonra esnaflar eylemlerini sonlandırdı.

Saldırıyı devlet yaptı


Almanya’dan hak ihlallerini takip etmek için gelen 15 kişilik heyete başkanlık yapan Michael Knopp, sivillere saldırı yapıldığını söyleyerek, “Biz iki gün önce de Batman’daydık. Ben şunu görüyorum ki, Türk devleti Kürt hareketine karşı başarısız oldu. Bu yüzden Türk halkı, Kürt halkına karşı terör estiriyor. Bu olayları araştırmak için buraya geldik. Batman’da öldürülen kadın ve karnındaki bebeğin ölümünü de araştırdık. Oradaki halk da, devletin halka baskı yaptığını ve gerçeği sakladığını söylüyor. Batman’da o ailenin ziyaretine gittik. Orada her taraf işgal altında. Her tarafta asker. Çatışmanın yaşandığı inşaattaki çalışan da infaz edilmiş. Bunun da devlet tarafından yapıldığı görülüyor” dedi.

Hiç yorum yok: