21 Eylül 2011 Çarşamba

HPG'den Dersim Halkına 'Ekoloji' Çağrısı

HPG Dersim Saha Komutanlığı, Dersim bölgesinde yer altı ve yerüstü zenginliklerinin altın arama şirketlerinin dikkatini çektiğini ve baraj inşaatı tehlikesinin devam ettiğini belirtirken, halka duyarlılık çağrısında bulundu. HPG, yasak avlanma nedeniyle Bêzuvar neslinin tükenme noktasına geldiğini ifade ederek, Bêzuvar avlayanları uyardı.

Dersim’deki altın arama faaliyetlerine dikkat çekerek yol açacağı çevre tehlikelerine işaret eden HPG Dersim Saha Komutanlığı, bu konuda uyarılarda bulundu. HPG ayrıca soyu tükenme tehlikesiyle yüzyüze olan Bezuvar avlanmasını da yasakladı.

HPG’nin Dersim halkına hitaben yazılmış açıklaması şöyle: “21. yy.’in ilk çeyreği kapitalizmin en yozlaşmış dönemi olarak geçmektedir. Bu nedenle fakirlik ve yoksulluk artmakta, ulusal ve uluslar arası şirketler gözünü toplumları doğalarıyla birlikte sömürüp bitirecek yöntemleri gütmektedir. Yıllardır bu uygulamalara örnek bir model olarak denendiği bir alanda Dersim olmaktadır. Katliamlarla imhası denenen bir toplumun kalan bireyleri ve coğrafyası da bu tür politikalarla bir kültürel asimilasyon, coğrafi soykırım ve toplumsal yozlaşmaya tabi tutulmak istenmektedir. 1938 sonrası sömürgecilik 1990 dönemi savaş politikaları bu yönlü geliştirilmiştir. Şimdi de toplumu ve doğayı kırıma uğratmanın yeni politikaları geliştirilmektedir.

SİYANÜRLE ALTIN ARAMA FAALİYETLERİ

Son yıllarda Dersim’in yer altı ve yer üstü zenginliklerinin altın arama şirketlerinin dikkatini çektiğini görmekteyiz. Siyanür ile altın arama ekonomik bir faaliyet değildir, yıkım ve toplu insan ve tabiat katliamıdır. Coğrafyanın öldürülmesi, suyun zehirlenmesi, bitki örtüsü ve toprağın sonsuza dek bitirilmesidir. Bergama bunun en iyi örneğidir.

RİO TİNTO ŞİRKETİNE UYARI

Yöre halkımız iş verme ve yatırım yapma bahaneleriyle kandırılmak ve bu tür çalışmalara ikna edilmek istenmektedir. Ovacık Cevizli Dere bölgesinde faaliyete başlayan RİO TİNTO şirketi ve yerel taşeronu olan Tunçpınar firmasıdır. Bu şirketleri uyarıyoruz; bu topraklar sahipsiz değildir, bürolarınızı kapatın, iş makinelerinizi geri çekin. Bu toprakları terk edin.

Hem ülkemizin ekolojisine zarar veren hem de insan sağlığına ciddi zarar vererek tahrip eden bu tür anti insani, anti sosyal çalışma ve girişimlere karşı insanlarımız duyarlı olmalıdır. Her türden işbirliği ret etmelidir. Yöre halkımız bu şirketlerde çalışmayı kabul etmemelidir. Bu çalışmalara katılan, bu düşmanca çalışma yürütenlere yardım eden herkesi uyarıyor ve tabiatımız ve toprağımız korumak için her türden tedbiri geliştireceğimiz bilinmelidir.

TOPRAĞA, SUYA VE TARİHE SAHİP ÇIKILMALI

Dersim ve Ovacık halkımız duyarlı olmalı, para ve başka bir yolla kandırılmaya gelmemelidir. Toprağına, suyuna ve tarihi güzelliklerine sahip çıkmalı ve bu şirketlerin hesaplarına karşı gereken tavrı, eylemleriyle ortaya koymalıdır.

Dersim’e yönelik olarak baraj inşaatları tehlikesi de devam etmektedir. Devlet sit alanlarının belirlenmesinde, konumlarında değişiklik yaparak mahkemelerin aldığın kararlar etrafında dönme yöntemleri geliştirilmeye çalışılmaktadır. Halkın duyarlılığı geçmiş süreçte bir takım HES’leri engelledi, buna yönelik olarak yargı kararlarının çıkmasını sağladı. Ama henüz her şey bitmiş değildir. Halkımızın duyarlılığı sonuna kadar devam etmelidir. Dersim ve Karadeniz halkının direniş ve eylem pratiği ile kanıtlanmıştır ki, gereken tavırlar yaygın, sürekli ve kitlesel olunca projeler iptal edilebiliyor. Unutmayalım ki, devlet ve şirketler çıkarlarında kararlı ve hesapçı yaklaşmaktadır. Bizlerde aynı kararlılık ve eylemliliklerle coğrafyamızı savunmaya devam etmeliyiz.

YASAK AVLANMA BEZUVAR NESLİNİ TÜKENME NOKTASINA GETİRDİ

Su ve toprak güzelliğimizi zedeleyen diğer bir davranış ise YASAK ve ZARARLI AVLANMA olmaktadır. Dersim’in güzellikleri olan Bêzuvar soyu tükenme tehlikesiyle karşı karşıya gelecek düzeyde gözü kara bir şekilde artmaktadır. Ne sebeple olursa olsun Bêzuvar avlayan kişileri uyarıyoruz. Bu konularda duyarlı olmayan, duyarlı yaklaşmayanlara dönük Kürdistan ekolojisine zarar verenlere karşı hoşgörümüz olmayacaktır. Bêzuvar balığı avlayan avcıların her türlü teçhizatlarına el konulacak, gerekli yaptırımlar yapılacaktır. Sularımızın kutsal canlıları olan balık türleri germe, ağ, tüp ve elektrik gibi yöntemlerle avlanma vb. her türlü avlanma yöntemleri kullanılarak yok olmayla yüz yüze bırakılmıştır. Bu tür toplu ve zararlı balık avcılığı yapılmamalıdır. Bu tür avlanma girişimlerinde bulunanlara karşı gerekli tavır ve tutum içinde olunacağımızın bilinmesi gerekmektedir.

Bütün bu konularda halkımızın duyarlı olması, kutsallıklarımıza, doğamıza ve kültürel değerlerimize sahip çıkmalı, yaşamı korumanın buradan geçtiğini bilerek gerektiğinde refleks, gerektiğinde eylem, gerektiğinde örgütlenme geliştirerek duyarlılığını sergilemelidir.

Halkımızın bu duyarlılığı göstereceğine inanıyor, bu temelde tüm halkımızı en içten duygularla selamlıyor, başarı ve direnç diliyoruz.”

Hiç yorum yok: