10 Eylül 2011 Cumartesi

AKP Hükümetinin İsrail Yaptırımları Lafta

BM’nin Mavi Marmara Raporu’nun ardından gerilen Türkiye-İsrail ilişkilerini değerlendiren Ortadoğu uzmanı Faik Bulut, AKP hükümetinin tepki olarak devreye koyduğu tedbirlerin pratik anlamda bir ifadesinin olmadığını belirterek, “Anlaşmalar zaten yapılmış. İsrail ile ilişkiler göbekten bağlıdır ve yapısal bir biçimde değişimden söz edilemez. Tarihten bu yana İsrail ile ilişkiler ‘gizli flört’ şeklindedir. Bunun örnekleri ise ticari ve askeri anlaşmalardır. ABD’ye rağmen yapamaz. AKP lafta kalmak şartıyla ileri gidiyor” dedi.

‘Başarısız
diplomasi’

Tarihi
olarak İsrail Türkiye ilişkilerini değerlendiren Bulut, “Türkiye, İsrail ve Filistin konusunda tam bir denge politikası izliyor. “Ne şiş yansın ne kebap” gibi bir yönelimi içerisinde. BM Raporunun Türkiye lehine çıkmayacağı belliydi ve sizin Türkiye’nin aleyhine çıkacağından 5 gün önce haberiniz oldu. Dışişleri Bakanı Davutoğlu ise, ‘Rapor devlet mahremiyetine yakışmayacak bir şekilde sızdırıldı’ diyor. Bunun altında da aslında gizli kalsaydı bu kadar tepki göstermezdik anlamı çıkıyor. Burada da çok övündükleri diplomasi adına bir başarısızlık var.” dedi.

‘Dostlar
alışverişte görsün’

“Askeri
anlaşmaların askıya alınması tedbiri ise bundan sonra anlaşma yapılmayacağı anlamına gelir.” diye konuşan Faik Bulut, “Ama askeri anlaşmalar zaten yapılmış bitmiş. Üstelik bitirilmediği, askıya alınacağı açıklandı. Dolayısıyla bu tedbir de pratikte bir anlam ifade etmiyor. Sadece bundan sonra İsrail şirketleri askıya alınan süre boyunca ihaleye giremeyecekler. Seyrüsefer konusunda ise Türkiye meydan okuyacak ve deyim yerindeyse Akdeniz’de gövde gösterisinde bulunacak deniliyor. Bunların hepsi “dostlar alışverişte görsün” babında davranışlar. Ama savaşa sebep vermez. Olsa olsa gemiler arasında Türkiye ve Yunanistan hava sahasında yaşanan it dalaşı bezeri olay yaşanacak. Bunun da çok büyük bir anlamı olduğunu zannetmiyorum.” değerlendirmesi yaptı.

‘El çabukluğu’


“İsrail
ile bütün ilişkiler koparılıyor havası verilmesi eşyanın tabiatına aykırı.” diyen Bulut, “Bu da elçabukluğu marifetiyle bir şeylerin gizlenmesi algısıdır. Nitekim şu an Türkiye kamuoyundaki algı da İsrail’in tümüyle boykot edileceğidir. Ama bu mümkün değil. Türkiye’nin ve İsrail’in sermaye grupları sonuna kadar bu duruma tepkisiz kalmazlar ve bir şekilde lobi faaliyeti ile müdahale ederler. Cemaatin sermaye kaynakları ise İsrail’de çok fazla. Bilançoya bakıldığında Türkiye’de belli bir cemaate yakın şirketlerin İsrail’de ne kadar pay sahibi oldukları görünür.” şeklinde konuştu.

Çağdaş KAPLAN/Şilan ÖZHAN - Diha

Hiç yorum yok: