22 Mayıs 2011 Pazar

MHP'de Kaset Depremi


MHP Başkanlık Divanı 16 kişiden oluşuyor ve bunun dokuz tanesi internette yayınlanan kasetleri nedeniyle istifa etmek zorunda kaldı. Böylece Başkanlık Divanı karar alma yetkisini de kaybetti.

İstifa eden kişiler sadece MHP yönetiminden değil, politikadan da çekildiler.

Devlet Bahçeli’nin konuşmalarında ve değişik basın organlarında yer alan yazılarda bunun “özel hayata müdahale” olduğu, “MHP’yi seçim barajının altında bırakmak için düzenlenen bir komplo olduğu” yazılıyor, söyleniyor.

MHP’nin yüzde on barajının altında kalması durumunda AKP’nin yaklaşık 25 fazla milletvekilliği kazanacağı biliniyor. Dolayısıyla MHP’deki “kaset depremi” ile AKP arasında bağlantı kurulması kaçınılmaz…

Ne var ki, konunun yıllardan beri sürdürülen öteki yanına bakan bulunmuyor.

Yıllardan beri sosyalistlerin kaldıkları evler basılır, bazen silahlı çatışma çıkar, sosyalistlerden hayatlarını kaybedenler olur…

Resmi açıklamalarda ve basın organlarında “nikahsız yaşıyorlardı” saptaması mutlaka yer almaz mıydı?

Bu saptamayı yapanların hepsi MHP’li değildi, ama MHP’nin kendisi de bu tür açıklamaların yayılması için çaba harcamaz mıydı?

Kadın ve erkeklerin birlikte bulunduğu gerilla grupları için bu tür senaryolar fazlasıyla üretilmemiş miydi?

Bu yönde çok sayıda bildiri halka dağıtılmamış, ordudaki değişik düzeylerdeki komutanlar bu konuda kitleye yönelik değişik konuşmalar yapmamışlar mıydı?

Aynı anlayış sadece MHP değil AKP de dahil her çeşit sağ parti tarafından yıllarca sürdürülmemiş miydi?

Ne oldu şimdi?

Topluma ahlak ve namus satan MHP yöneticilerinin malum kasetleri ortaya çıkınca, bunun adı, “özel hayata müdahale” ve “komplo” oldu.

MHP yönetimi kasetlerin yayınlanmasının engellenmesini bile talep etti.

Yıllarca devrimci kadın ve erkekler hakkında her çeşit yalanı yaydınız, türlü çeşitli senaryolar ürettiniz. Nikahlı veya nikahsız ama eşlerine bağlılık konusunda sağcı ve kendisine islamcı diyen tiplerden çok daha tutarlı olan insanları bu yolla küçük düşürmeye çalıştınız.

Poliste ve jandarmada sosyalist kadınlara, gerillalara yapılan her çeşit cinsel tasallutu ısrarla reddettiniz. Cinsel tehdidin ve şiddetin bir sorgu yöntemi olarak kullanılmasına ses çıkarmadınız hatta “bunlara müstahaktır” gibi bir anlayışa sahip oldunuz…

Şimdi sizin pis ilişkileriniz ortaya çıkınca da feryat ediyorsunuz.

MHP bu kasetler vasıtasıyla uluslar arası alanda da meşhur oldu.

Die Welt gazetesi, MHP’de “evlilik dışı ilişkiler için büro tutulduğunu” yazıyor.

Görülen odur ki, bu konuda epeyce kurumlaşmışlar…

Parti yöneticilerinin ilgili kasetlerinin kaydı için de böylesi bir büronun varlığı önemli kolaylık sağlamış olsa gerektir.

Deniz Baykal-Nesrin Baytok ilişkisinde de benzeri bir durum vardı.

Filmin gizlice çekildiği yer, CHP’nin özel görüşmeler için kullandığı ve anahtarları sadece belirli kişilerde bulunan bir evdi.

Politika öylesine yozlaşmış durumda ki, hiç kimsenin ilgili kişileri “parti olanaklarını kişisel işlerinde kullanmak” ile eleştirmek aklına bile gelmiyor.

Böylesi bir kullanım normal çünkü…

Seçimler sırasında devlet memuru olan valiler ve kaymakamların AKP memurları gibi çalıştıkları biliniyor.

AKP’nin seçim kazanmak için devlet olanaklarını sınırsızca kendi çıkarı için kullandığı da biliniyor.

Bunlara karşı sesini neredeyse hiç çıkarmayanlar, parti olanaklarının kişisel ilişkilerde kullanılmasına karşı neden ses çıkarsınlar?

AKP yöneticileri sadece bu konularda değil, MHP’yi suçladıkları konuda da kirlidirler.

Sadece MHP yöneticileri kadar büyük açık vermemişlerdir…

En azından şimdilik…

Sormak gerekir: 14-16 yaşındaki kızlarla evlenmek ahlaki bir davranış mıdır?

Birisi resmi en az bir tanesi de imam nikahlı kadınla yaşamak ahlaki bir davranış mıdır?

Küçük kız ve erkek çocuklarına tecavüz eden çok sayıda kamu yöneticisi hakkında peş peşe dava açılıyor.

Bu olaylar buzdağının sadece görünen kısmıdır.

Bu ülkede cinsel suçlar AKP iktidarı döneminde büyük patlama yapmıştır.

Gazetelerdeki haberlere bakmak bile yeterlidir.

Ama ne gam!

Kendisine islamcı diyen bu tipler işi kitabına uydurmanın da uzmanıdır!

İran İslam Cumhuriyeti’nde fuhuş oldukça yaygındır, ama kitabına uydurulmuştur.

Geneleve giden erkekler, kadınla “kısa süreli nikah” yaparlar…

Olacak şey değil, böylesi bir yöntem şeytanın aklına bile gelmez…

Başbakan Tayyip Erdoğan, kasetler için, “özel hayata müdahale değil, nikahlı karısıyla birlikte değil ki özel hayata müdahale olsun” demişti.

İran’daki konu da “özel hayata müdahale” olmaz…

Birkaç saatlik “resmi nikah” var!

MHP kasetleriyle en fazla kaybeden Devlet Bahçeli’nin kendisi oldu.

Politika üretemeyen ve içi boş bir milliyetçilikle bu açığı doldurabileceğini sanan Bahçeli, önce kasetlerin “bütün sorumluluk ve vebalini üzerine alacağını” açıkladı, ardından da sözünün arkasında duramadı.

Duramazdı da…

Doğru ya da yanlış olmaktan vazgeçtik, bu ülkede herkesin önce samimi olmaya ihtiyacı var.

Her türlü yalan, uydurma ve karalamayı da ekleyerek konuyu yıllardan beri sola karşı kullanan siz ve sizin gibiler değil miydiniz?

Polisle saatler süren silahlı çatışmanın ardından hayatlarını kaybeden devrimci kadın ve erkeklerin bulundukları evle ilgili olarak, “doğum kontrol hapları bulundu” ibaresini manşetlere taşıyan siz ve sizin gibi düşünenler değil miydi?

Şimdi kızmaya hiç hakkınız yok…

AKP bir kez düşüşe geçsin…

O zaman AKP yöneticileri hakkında her çeşit kasetin ortaya döküleceğine emin olabilirsiniz…

Bizler yeterince güçlü fikirlere sahibiz ve karşıtlarımızı yıpratmak için bu türlü yöntemlere başvurmayız.

Tersine, toplumda yaygın olan ama yanlış bulduğumuz yargılara ve davranış tarzlarına karşı da mücadele ederiz.

BDP’li belediyelerin, çalışanlarının resmi nikahın yanı sıra imam nikahıyla da eş almalarına karşı çıkması örneklerden bir tanesidir.

Yaygınlaştırılması gereken bir örnektir…

Kadınların tepkisinden çekinmese, Başbakan bile bunu kullanmaktan çekinmezdi.

Sahi kaç tane AKP milletvekilinin imam nikahlı eşi bulunuyor?

Bazılarının bir değil birden fazla kadınla imam nikahıyla yaşadığına eminim.

Aynı İran’daki gibi…

İşi kitabına uydurmuşlar!

Hiç yorum yok: