30 Nisan 2011 Cumartesi

Kur’an Cemaatleri Lanetliyor

 
Birçoğumuz Kuran’ı Kerim-i okumuş veya taziye vb. yerlerde duymuşuzdur. Kimimiz Kuran’ı okurken günümüzü, birçoğumuz da dönemi ve öncesindeki bilgileri edinir ve görürüz. İster inansın, ister inanmasın, her bir bireyin diğer kutsal kitapları ve Kuran’ı okumalarını öneriyorum. Son on beş yıl içinde, dört defa Kuran’ı okudum. En son geçen aylarda, tekrar okumaya başladım. Kur’an sayfalarını daha çok, (sözde İslam adına Dünya’nın her yanında fink atan) Fetullah Gülen Cemaati için tek tek çevirdim.
Bilinir ki Erdoğanlı AKP’de bu cemaat ile derin ilişkiler içerisindedir. 

Ya kulaktan dolma bilgiler neticesinde, ya da önceden okuduğum Kuran’dan kaynaklı bilgilerin zihnimde yer almasından, "Cemaatlerin İslam’da yeri yok" düşüncesi her an benimleydi. Ancak "acaba Kur’an, Cemaatleri tastikliyor mu, yoksa lanetliyor mu, diye tekrardan okuma ihtiyacı duydum. Zira Kürdistan’da günden güne dozajı arttırılan vahşet görüntüleri Gülen Cemaatine bağlı AKP’nin kolluk güçlerince yapılıyordu. Kendine Müslüman’ım diyen bir kişilik (Türk Başbakan’ı ve aynı zamanda Gülen Cemaati sempatizanı Erdoğan) nasıl olur da bir halka bunca ölüm ve zulmü reva görür diye kendi kendime soruyordum. Yoksa imha ve inkârda ısrar eden Erdoğan ve Kürd halkına Türkçe öğretmekte ısrar eden bu Cemaat örgütlenmesi, Kuran’ı Kerim’de tasdik mi ediliyordu, diye Fatiha’dan başladım ve böylelikle de beşinci defa, Kuran’ı Kerim’i okumuş oldum.

Müslümanlarca da bilinir ki, Allah’ın her sözü Kuran’da yer alır ve Müslümanlar Kur’an ile Hz. Muhammed’in sünnetlerine göre iman eder ve ibadetlerini yaparlar. Öyleyse Kur’an ve Hz. Muhammed’in (hadisleri her ne kadar da ölümünden 200 yıl sonra yazılsa da) her sözü farz ve sünnettir, diyerek Cemaatler için Kuran’dan tek bir ayet ve Hz. Muhammed’in "gruplar" için olan Hadis’iyle beraber, İslam tefsirinde her kesim Müslümanların ( Fetullah Gülen’de dâhil ) tasdik edip doğruladığı Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır’ın yorumuna bakalım.

Aslında Müşrik ve Münafıklar için tek bir ayet yeterdi. Ancak bazılarının " sen kim oluyorsun ki, Kuran’ı yorumluyorsun" demesine gerek bırakmamak için, ek ayetler ile Hz. Muhammed’in ve Elmalılı’nın yorumuna da yer verdim.
Enam suresi 159.ayet de aynen şöyle yazıyor: Dinlerini parça parça edip, grup grup olanlar var ya, senin onlarla hiçbir ilişkin yoktur. Onların işi Allah’a kalmıştır, sonra (Allah) onlara yaptıklarını haber verecektir. ( Enam-159 )

Bu ayet ile ilgili Hz. Muhammed: Yahudiler yetmiş bir gruba ayrıldı, birinden başka hepsi cehennemdedir. Hıristiyanlar yetmiş iki gruba ayrıldı, birinden başka hepsi cehennemdedir. Ümmetim de yetmiş üç gruba ayrılacaktır, birinden başka hepsi cehennemdedir. " O bir tane kurtulan grup kimlerdir ya Resulallah" sorusuna karşı da: Onlar benim ve ashabımın üzerinde gittiğimiz yolda gidenlerdir" demiş.
Görüldüğü gibi Kuran’da, Hz. Muhammed’de, "dinlerini grup grup yapanlara" lanet okumuştur.

Şimdi de Fetullah Gülen’in yerlere ve göklere sığdıramadığı (ayrıca İttihad Terakkicilerin isteği doğrultusunda fetva veren ve sonra pişman olduğu iddia edilen) Elmalılı’nın Tefsirine bakalım:
Her biri ayrı bir "Başkana ve başka bir duygu ve isteğe taraftarlık ederek grup grup olup ayrılığa düşenler ki, müşrikler baştan başa böyle oldukları gibi, Yahudi ve Hıristiyanlar da böyle olmuşlar ve ne yazık ki, Müslümanlar da her düşüş dönemlerinde bu durumlara düşmüşlerdir.
 
Elmalılı, tefsirin bir diğer bölümünde ise gurup grup olanlarla ilgili; Sen onlardan hiçbir şeyde ilgili değilsin. Dinlerini ayıranlar ve grup grup olanların ayrılıklarından, durumlarından ve felaketlerinden ne sorumlusun, nede haklarında Allah’tan bir şey sorup istemeğe yetkilisin; ne onların sana tutunmağa ve gittikleri yolu sana isnad etmeğe (bilinir ki, diğer cemaatler gibi Fetullah Gülen Cemaati de Allah’a iman ettiklerini ve Peygamber’in yolundan gittiklerini söylerler) hakları vardır, nede senin onlara şefaat etmeye yetkin. Onlara yapılacak iş, uygulanacak emir, yalnız Allah’a aittir. Ne yapacağını ancak o bilir. Sonra zamanı gelince O bilir. Sonra zamanı gelince O, onlara ne yaptıklarını haber verecektir.

Fetullah Gülen’in Muhammed Elmalılı Hamdi Yazır için söylediği şu sözü not düşmekte yarar var. Olurda birileri çıkıp; Yahu Elmalılı Tefsiri Fetullah Gülen’ce kabul görmüyor ki" demesin diye yazının bir köşesine koyma gereksinimi duydum. Fetullah Gülen Elmalılı için aynen şöyle söylüyor; Bizim bin senelik Tefsir tarihimizde Arap âlemi dâhil, eşi menendi az yetişmiş bir zat… Belki Tefsir tarihinde onun gibi iki tane insan göstermek mümkün veya değildir. (M. Fetullah Gülen)

Birçokları soracaktır; böyle bir yazıya neden gereksinim duydun diye. Aslında ben bu yazıyı Rojevakurdistan aracılığı ile " Emek Özgürlük ve Demokrasi Bloğu" na bir "Öneri" olarak hazırladım. Kullanırlar kullanmazlar, kendilerinin bileceği iştir.

Eğer seçimlere girilecekse, biliniyor ki 12 Haziran seçimlerinde Kürdistan’da yarışacak AKP ( Devlet ) ve Emek Özgürlük ve Demokrasi Bloğundan başka güçler olmayacak. Her fırsatta Pelsinvanya’ya oldukça derin selamlarını ileten Erdoğan, AKP ve ırkçı politikalarına dur diyebilmenin bir diğer yolu ise, mensubu olduğu "cemaatin sahte ayak izlerini" teşhir etmek olacaktır. Her bir üyesinin Gülen cemaatiyle ilişkili olduğu AKP’nin bağlı olduğu bu kirli örgütlenmenin sahte ayak izlerini teşhir etmek ayrıca Kürd halkına nail olacaktır. Belki de bu sayede Kürd halkı tüm dünyayı, Fetullah Gülen istihbarat ağından kurtaracaktır.

Kürdistan ve Türkiye halklarına Fetullah Gülen Cemaatinin, Kuran’ı Kerim’ce müşrikler sınıfında olduğunu anlatmak kadar demokratik bir eylem olamaz diye düşünüyorum. Özelde Kürd ve Kürdistan, genelde de Türkiye halklarını, İngiltere ve ABD bağlantılı olduğu iddia edilen Fetullah Gülen cemaatinden kurtarmak ayrıca farzdır ki, "Müşrikler" deniliyor. Öyleyse bunlar gizli ve açık düşmanlardır, denilebilir. Yine bu durum karşısında Kuran Diyor ki; Ey iman edenler! Düşmana karşı her türlü savunma tedbirinizi alınız. Onlara karşı ya küçük birlikler halinde hareket ediniz veya topyekûn seferber olunuz.( Nisa-71 )
 
Ayet ile ilgili Elmalılı Tefsirinde: Uyanık ve ihtiyatlı bulununuz; düşmandan sakınmak için maddi ve manevi bütün sebepleri ve vasıtalarınızı edininiz, silahınızı alınız da, onlara karşı takım takım, bölük bölük hareket ediniz. Suredeki ayet savaş hali olduğu gibi münafıkları tanımada da yardımcı oluyor. Bu anlamda, ben Müslüman’ım deyip halkları oyalayan ve kandıran bir zihniyeti de çözmüş oluyorsunuz. Bakın Kur’an Münafıkların halleriyle ilgili ne söylüyor: Onları gördüğün zaman, kalıpları hoşuna gider, konuşurlarsa sözlerini dinlersin. Onlar sanki dayanmış keresteler gibidirler. Her gürültüyü kendi aleyhlerine sanırlar. Onlar düşmandır, onlardan sakın. Allah onları kahretsin. Nasıl olup da döndürülüyorlar. (Münafikun-4 )

Yine Kürdlerce çok önemli bir değer olan Said-i Kurdi hazretleri, Fetullah Gülen’in de hocası olup, kendisine ve öğrencilerine; İman ve bilimden başka hiç bir şeyle ilgilenmemeleri ve Allah yolunda hizmet etmeleri gerektiğini söylemiş olmasına rağmen, bu cemaatin Kürdistan’daki imha-inkâr ve asimilasyon politikalarına hizmet edici yaklaşımı yine bu Cemaatin Kuran’dan ne kadar uzak olduğunu göstermektedir. Ayrıca Gülen, hocası Said-i Kurdi’ye ihanet edip siyaset ile ilgilenmesi ve döneminde Türkeş ile kucaklaşıp karşılıklı oturarak; Bu yolu sizden öğrendik, demesi ne acı bir gerçektir.

Dikkat ederseniz Fetullah Gülen, Erdoğan ve AKP ekibine karşı hakaret vari bir üslup kullanmadım. Tek başına Kuran’ı Kerim yetti ve en son verilen ayetteki "Keresteler" de ne kadar güzel sahiplerinin kişiliklerine oturdu, değil mi?

27.04.2011
mehmet_serhat_polatsoy@hotmail.com

Hiç yorum yok: