25 Ağustos 2012 Cumartesi

Bozan Tekin: Gerilla Eylemleri Serhildanlarla Desteklenmeli

KCK Yürütme Konseyi Üyesi Bozan Tekin
Behdinan - Şemdinli’de birinci ayını geride bırakan HPG Gerillalarının alan hakimiyetini değerlendiren KCK Yürütme Konseyi Üyesi Bozan Tekin, bu sürecin daha da ilerleyeceğini söyledi. Tekin, Kürt halkını da “bu sürece serhildanlarla katkı sağlamaya” çağırdı.

KCK Yürütme Konseyi üyesi Bozan Tekin Şemdinli’de birinci ayını dolduran Gerillanın Alan Hakimiyeti ve ardından yaşanan gelişmeleri ANF’ye değerlendirdi. Kürdistan özgürlük mücadelesi tarihinin en kapsamlı Devrimci Halk Savaşının yürütüldüğünü, yürütülen devrimci halk savaşının daha şimdiden önemli askeri, siyasi ve toplumsal sonuçlar yarattığını ve yaratmaya devam ettiğini belirten Tekin, “Düşman psikolojik ve siyasi anlamda kesinlikle inisiyatif yitirmiş ve üstünlük tamamen hareketimize geçmiştir. Özellikle Oramar, Şıtazin ve Çelê’de başlatılan devrimci operasyonlar bugün Şemzinan’da ilerleyerek sürmektedir. Elbette Kürdistan’ın diğer yerlerinde gerilla mücadelesi diğer yılları çok çok aşan bir düzeyde devam etmektedir. Türk sömürgeci devleti ve AKP hükümeti tam bir çöküşü yaşama sürecine girmiştir. Bu durum sömürgeci devleti daha fazla saldırganlaşmaktadır” dedi.

Antep saldırısının PKK’ye mal edilmek istenmesine de yanıt veren Tekin, yaşanan patlamayla hareketlerinin hiçbir ilgisinin olmadığını söyledi. “Bu olay bahane edilerek Şemzinan gibi alanlarda yaşadıkları ağır askeri kayıpları gizlemeye çalışıyorlar” diyen Bozan Tekin sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bir taraftan olay bahane edilerek ırkçı, şoven söylemlerle Kürt halkına ve kurumlarına saldırılmaktadır. Bir linç kampanyası sürdürülmektedir. Diğer taraftan sömürgeci sistemin faşist başbakanı ve diğer ileri gelenleri her fırsatta Kürdistan halkını ve Türkiye demokrasi güçlerini tehdit etmektedirler. Bununla Kürt halkı pasifize edilerek örgütsüz ve eylemsiz kılınmaya, demokrasi güçleri etkisiz kılınmaya çalışılmaktadır. Ancak bunun beyhude bir çaba ve sonuçsuz bir politika olduğu açıktır. Sömürgeci AKP hükümetinin Kürt halkını sindirmek amacıyla saldırttığı bu ırkçı faşist sürülere karşı Kürt halkının kendisini sonuna kadar örgütlü bir biçimde savunma ve koruma hakkı vardır ve bu hakkını tereddütsüz kullanmalıdır.”

‘BU SÜREÇ DAHA DA İLERLEYECEK’

Devrimci halk savaşının iki temel bileşeninin halk ve gerilla olduğunu belirten Bozan Tekin, gerilla eylemlerinin aynı zamanda hesap sorma eylemleri olduğunu söyledi. Türk devletinin Kürdistan topraklarında sömürgeci ve işgalci bir güç olarak bulunduğunu, dolayısıyla Kürt halkı için Türk devletinin Kürdistan’daki varlığının hiçbir meşruiyeti olmadığını kaydeden Bozan Tekin, buna karşı savunmanın da doğal, ahlaki vicdani ve insani bir durum olduğunun altını çizdi. Tekin, “Dolayısıyla da Kürdistan halkına, kendisini hiçbir biçimde ifade etme hakkı tanımayan, yok etme siyasetini sürdürmekte ısrarlı olan sömürgecileri bu topraklardan kovmaktan ve kendini özgürce yönetmekten başka yol ve çare kalmamıştır. Yürütülen halk savaşının anlamı budur. Bu konuda önemli bir giriş yapılmıştır. Bir çok alan gerillanın hakimiyeti ve kontrolü altındadır. Ve bu süreç ilerletilecektir” diye konuştu.

‘KÜRT HALKI KENDİ SİSTEMİNİ KURMALI’

Kürdistan halkının da serhıldanlarıyla bu sürecin ilerlemesine katkı yapması gerektiğini kaydeden Bozan Tekin, eylemlerin de sadece talep eden protesto eden değil, var olan durumu aştırmaya dönük olmasını ve halkın kendi sistemini inşa etmesini istedi. Tekin şunları söyledi:

“2011 öncesinde Kürdistan halkı yediden yetmişe tüm toplumsal kesimleriyle yoğun bir biçimde ulusal demokratik taleplerini, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın özgürlüğünü gündeme getirdi. Fakat sömürgeci Türk devleti bir taraftan Kürdistan halkını TRT 6 vb yöntemlerle oyalamaya çalışırken öte yandan da siyasi soykırım operasyonlarıyla bu iradeyi kırmaya çalışmıştır. Öte yandan gerillaya yönelikte Sri Lanka modelini planlamış ve uygulamaya koymak istemiştir. Önder Apo üzerindeki tecritin bir işkenceye dönüştürülmesi sömürgeci AKP devletinin siyasetinin ne olduğunu açıkça gözler önüne sermiştir. Dolayısıyla Kürdistan halkının özgürlük iradesi ne tanınmış ne de saygı gösterilmiştir. Bu taleplere en ufak bir karşılık verilmemiştir. Tam tersine bu saldırılarını halen de çok yönlü bir biçimde sürdürmektedir. Kürdistan halkı da Türk sömürgeciliğinin ve AKP hükümetinin bu saldırıları karşısında artık sadece sorunu dile getiren, talep eden veya protesto eden eylemliklerle sınırlı kalmamalıdır. Var olan durumu aşmalıdır. Gelinen aşamada nasıl ki Kürdistan özgürlük gerillası eylemlikleriyle düşmanı darbeleyip alan hâkimiyetini geliştiriyor ise Kürdistan halkı da köy, kasaba ve şehirlerinde Türk sömürgeciliğinin varlığını ve sistemini hiçbir biçimde kabul etmemelidir. İşgalci güçler karşısında kendi köyünü, kasaba ve mahallesini örgütlü bir biçimde savunmalıdır. Kendi sistemini inşa etmelidir.”
‘KÜRT GENÇLERİ ASKERE GİTMEMELİ’

KCK Yürütme Konseyi Üyesi Bozan Tekin, asimilasyon, zorunlu askerlik, ve devletin hukuk sistemine karşı da toplumsal bir duruş gösterilmesi gerektiğini ifade etti. Bozan Tekin şu çağrıda bulundu:

“Sömürgeci asimilasyon ve eritme kurumları olan okulların açılmasına az bir zamanın kaldığı şu günlerde Kürt halkı çocuklarını bu kurumlara göndermemelidir. Yine özgürlük savaşının yoğunlaştığı bu günlerde hiçbir Kürt aile çocuğunu askere göndermeye zorlamamalı hiçbir Kürt genci de düşmanının elinde kendi kardeşlerini, yani özgürlük savaşçılarını vuran bir alete dönüşmeye izin vermemelidir. Hiçbir Kürt genci gelinen aşamada sömürgeci, işgalci ve katliamcı Türk ordusunda askerlik yapmanın utancını yaşamamalıdır. Yine Sömürgeci sistemin hukuk kurumları reddedilmelidir. Yani hiçbir Kürt genci askere gitmemelidir. Hiçbir Kürt çocuk okula gönderilmemeli, hukuk sistemi tanınmamalıdır. Kürdistan gençleri yönünü Kürdistan özgürlük dağlarına çevirmelidir.”

Bozan Tekin, Kürdistan halkının gerilla ile daha fazla birleşmesi gerektiğini söyleyerek “başta Botan ve Zagros’ta yaşayan halkımız olmak üzere tüm Kürdistan halkı kendisini ve özgürlüğünü savunma temelinde her zamankinden daha fazla gerilla ile birleşmelidir, Böyle bir direnişle ancak Türk sömürgeciliğinin zulmüne ve yok etme siyasetine son verilebilir. Önder Apo’nun özgürlüğüne giden yol böyle bir direnişle mümkündür”dedi.

SERHİLDANLARA KATILMAK ULUSAL BİR GÖREVDİR

Ortadoğu da siyasi haritanın yeniden düzenlenmeye çalışıldığı bir ortamda Kürdistan halkının artık hiçbir biçimde statüsüz ve özgürlüksüz yaşamı kabul etmemesi gerektiğine dikkat çeken Tekin, “statüsüzlük köleliktir. Böyle haklı, onurlu bir mücadele ile hem kendi özgürlüğümüzü hem de Önder Apo’nun özgürlüğünü garanti altına alabiliriz. Bunun için her zamankinden daha fazla ulusal demokratik birliğe, örgütlülüğe ve serhıldanları dönemin ruhuna uygun ve sonuç alıcı tarzda geliştirmeye ihtiyaç vardır. Bu serhıldanlara katılmak ulusal bir görev ve sorumluluktur” değerlendirmesinde bulundu.

Bozan Tekin, Hakkari halkının Türk İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’e gösterdiği tepkiye de dikkat çekti. “halkımızın sömürgeci sistemin içişleri bakanına ‘sizi istemiyoruz’ sözleriyle tepki göstermesi ve taşlaması yine Rubarok’da bir Kürt gencinin tek başına da olsa tepki göstererek “burada ne geziyorsunuz” demesi Kürdistan halkının ulaştığı ulusal bilinç, duyarlılık ve refleks kadar kendi topraklarında sömürgecilere karşı artık somut tutum içerisinde olduğunu göstermektedir. Bu temelde halkımızın sömürgecilikle her türlü bağlarını keserek, her alanda bu bilinç ve örgütlülükle serhıldanları yükseltmenin zamanı gelmiştir” diye konuştu. 


ANF

Hiç yorum yok: