2 Kasım 2011 Çarşamba

BDP: İçişleri Bakanı Partimizin Kapatılması İçin Talimat Verdi

Ankara - İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’in açıklamalarına anında karşılık veren BDP Eşbaşkanları, bu açıklamalarla KCK davalarının AKP Hükümeti tarafından yürütüldüğünün ortaya çıktığını ve BDP hakkında bir kapatma talimatı verildiğini söyledi.

BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak, İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’in KCK operasyonları ilişkin yaptığı açıklamalarda BDP’yi hedef göstermesine sert tepki gösterdi. Şahin’in açıklamalarının KCK operasyonlarının bizzat İçişleri Bakanı’nın talimatıyla yürütüldüğüne yönelik bir itiraf olduğunu belirten Kışanak, “Hatta listelerin hazırlanması ve kimlerinin tutuklanacağının ve suçunun ne olduğunun İçişleri Bakanı tarafından hazırlandığının itirafıdır. Bakan talimat veriyor, polis harekete geçiyor, yargı da tutukluyor. Bu siyasi operasyonun itirafıdır. Bir bakanın dosyasında gizlilik kararı olan henüz iddianamesi dahi hazırlanmamış içeriği bilinmeyin bir konuda bu kadar ahkam kesmesi, bu tutuklama talimatını ben verdim itiraftır. İçişleri Bakanı kendisini yasaların yargının ve mahkemelerin yerine koymuştur, cezasını kesmiş ve infaz edilmek üzere tutuklama kararı vermiştir” diye konuştu. “AKP iktidarında adalet böyle işliyor” diyen Kışanak, “KCK operasyonlarını özü de budur. Bizzat iktidar tarafından iktidara muhalif herkesin susturulması amacıyla yürütülen siyasi operasyonlardır. Bakanın bu konuda söyledikleri bunun itirafı niteliğindedir” değerlendirmesinde bulundu.

İçişleri Bakanı’nın “KCK-PKK-BDP bir biriyle bağlantılıdır” sözlerinin de “BDP’yi yasa dışı ilan etmek” şeklinde yorumlayan Kışanak, “Bu partimizi doğrudan yasadışı ilan etmek ve kapatılması yönünde talimat verme niteliğindedir. Bir Bakanın yasalar çerçevesinde kurulmuş bir partiyi bu şekilde suçlaması hukuk devletinde olabilecek bir durum değildir. Olsa olsa faşist diktatörlüklerin yaşandığı ülkelerdeki hukuk anlayışıdır” dedi. AKP iktidarı döneminde herkesin haklarının “AKP’nin iki dudağı arasına sıkıştığına” dikkat çeken Kışanak, “Kimin suçlu olduğuna kimin suçsuz olduğuna hangi partinin kapatılacağına ve yasadışı olduğuna doğrudan karar veren hükümetin kendisi ve İçişleri Bakanı’dır. Bu hukuk devleti değil otoriter sistemin kendisidir” dedi. Kışanak, “Düşünce, örgütlenme özgürlüğünden yana olan demokratik bir yönetim arzusu içerisinde olan herkesin bu anlayışa karşı mücadele etmesi gerekir. Gün böyle bir gündür. Artık bu anlayış siyasi olarak sadece BDP’yi hedef almanın ötesine geçerek, demokratik seslerin tamamını susturan böylece toplumun tamamına gözdağı vererek, teslim almaya yönelik bir yönetim anlayışıdır. Buna karşı mücadele etmezsek yarın bu ülkede hiç kimsenin hiçbir özgürlüğü kalmayacak” sözleriyle, herkesi mücadele etmeye çağırdı.

BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ise, Bakanın açıklamaları karşısında şaşırmadığını, çünkü zaten KCK operasyonlarının İçişleri Bakanlığı bünyesinde hazırlandığı ve talimatların da AKP Genel Merkezi’nden geldiğini bildiklerini söyledi. “Bakanın tutuklamaları çarpıtmaya çalışması da operasyonun bir parçasıdır” diyen Demirtaş, şu değerlendirmede bulundu:

“Bakan psikolojik savaş yürütüyor. Aynı zamanda hiçbirimizin sanıklar ve avukatlar dahi hiç kimsenin bilmediği dosyanın içeriğiyle ilgili bilgi veriyor. Daha hakkında dava bile açılmamış kişileri, Bakanın kendisi terörist ilan ediyor. Bu büyük bir pervasızlıktır ve aynı zamanda panik halidir. Bu davanın kamuoyunda meşruiyeti zayıfladığı için bakan sürece müdahil olup meşruiyeti artırmaya çalışıyor. İçişleri Bakanı Büşra Hoca’yı halkı ayaklandırmaya çalışmakla suçluyor. Oysa şuanda, Kürt halkı en fazla da İçişleri Bakanı’nın söylemleri ve uygulamaları nedeniyle ayaklanma noktasına gelmiş durumdadır. Asıl tutuklanması gereken İçişleri Bakanı’nın kendisidir. Çünkü halkı infiale getirip, ayaklandırmaya çalışan kendisidir. Bir de İçişleri Bakanın açıklamaları tercüman vasıtasıyla Türkçeye çevrilse biz de daha rahat anlar ona göre cevap veririz.”

Bakanın “PKK-BDP-KCK bir biriyle bağlantılıdır” sözlerine de tepki gösteren ve bunu, “BDP hakkındaki dosyaya müdahale etme girişimi” olarak nitelendiren Demirtaş, “Bu da doğrudan partimize yönelik başlatılmış olan soruşturmaya müdahaledir. Yargıtay Cumhuriyet Savcılığı’nda bir dosyamız olduğunu biliyoruz. Bakan bu dosyaya da bu şeklide müdahale etmiş oluyor. Önümüzdeki günlerde partimize yönelik bir kapatma davası olabilir. İçişleri Bakanı bunun sinyallerini veriyor. Yargı’nın bir kısmı şuanda AKP’ye bağlı komisyon şeklinde çalışıyor. Partimize yönelik her türlü yargısal baskı bu komisyonun işidir” diye konuştu.

Hiç yorum yok: