26 Ekim 2011 Çarşamba

Hopa'da Neler Oluyor?


Artvin - Mayıs ayından bu yana Hopa’da ismi konulmamış bir olağanüstü hal uygulaması var. En son dün 12 kişi gözaltına alındı. Erdoğan'ın protesto edilmesiyle birlikte yaşanan olayların ardından gelişen süreç, "Hopa'da neler oluyor" diye sordurtuyor.

ETHA'nın haberine göre 31 Mayıs günü Artvin'in Hopa İlçesi'nde 2011 Genel Seçimleri çalışmaları kapsamında Başbakan Erdoğan Hopa'da miting düzenlemek istemiş ancak, deresine, çayına, suyuna, doğasına, toprağına, yaşam hakkına sahip çıkmak isteyen Hopalılar tarafından protesto edilmişti. Emniyet güçlerinin bu protesto eylemine müdahalesi çok sert olmuş ve yoğun biçimde kullanılan gaz bombası nedeniyle emekli öğretmen Metin Lokumcu yaşamını yitirmişti.

Hopa'da yaşanan bu olaylara polisin müdahalesi 31 Mayıs günü ile sınırlı kalmamış Metin Lokumcu'nun cenaze töreninde sert tutumu devam ettirmişti. Hopa'da neredeyse OHAL ilan edilmiş, günlerce ilçeye giriş çıkışlar kontrol altına alınmıştı. Evler sabah saatlerinde basılmış ve adeta 'insan avı'na çıkılmıştı.

Gelişmelerin ardından Başbakan Erdoğan'ın "Eşkıyalar basmış" dediği Hopa'ya Çevik Kuvvet Grup Amirliği kurulmuştu. Çevik kuvvetin Hopa'ya yerleşmesiyle birlikte Hopa halkı, esnafı, demokratik kurum ve siyasi partiler üzerindeki baskılarda artmaya başladı.

EMNİYET MHP'Yİ ZİYARET ETTİ

Hopa halkının verdiği bilgiye göre, Çukurca'da 26 askerin yaşamını yitirmesinin ardından Emniyet yetkilileri MHP ilçe örgütünü ziyaret etti ve "Burada solcular örgütleniyor. Siz sağcı değil misiniz? Neden birşeyler yapmıyorsunuz, bunların örgütlenmelerini engellemiyorsunuz?" dedi. MHP ilçe yöneticileri de "12 Eylül savcıları siz sağcı, siz solcunuz demeden bizleri birbirimize kırdınız. Biz artık böyle oyunlara gelmeyeceğiz. Onlarda sonuçta siyasi parti ve örgütlenebilirler. Biz de örgütlenmeye çalışıyoruz" şeklinde yanıt veriyorlar.

Ancak geçtiğimiz gün yaşananlar ise emniyet güçlerinin bu çabalarının sonuç getirdiğine işaret ediyor.

Cumartesi günü Hopa'da yaşananlara ilişkin bilgi veren ESP Hopa İlçe Örgütü yönetcilerinden Erkan Akbıyık, olayı şöyle aktarıyor: "Teröre lanet, şehitlere saygı" adı altında bir yürüyüş gerçekleştiriliyor. Bu aradan parkta oturan 5 gence yaklaşan polis, "Siz Türk değil misiniz? Neden İstiklal Marşı okunurken ayağa kalkmıyorsunuz?" diye soruyor. Gençlerde 'değiliz, ne var bunda?" diye karşılık veriyor. Polisin ardından gençlerin yanına bu defa ülkücüler geliyor ve "Siz polise Türk olmadığınızı söylemişsiniz, kim bu Türk olmayanlar?" diye soruyorlar. Gençlerde "Size ne biz polise gerekeni söyledik. Bu konuda size bilgi vermek zorunda değiliz" şeklinde cevap veriyor. Bunun üzerine 20-30 kişilik ülkücü grup gençlere saldırıyor. Sara hastası bir gencin de aralarında olduğu bu genç yapılan saldırıdan dolayı yaralanıyor."

HOPA TUTUKLULARININ DURUŞMASINDA GAZ KULLANILDI

Geçtiğimiz Pazartesi günü 31 Mayıs günü yaşanan olaylar nedeniyle tutuklanan 5 kişi Hopa Adliyesi'nde mahkemeye çıkarılmıştı. Polis, tutukluların aileleri de dahil olmak üzere siyasi parti ve demokratik kurum üyelerini adliye önüne yaklaştırmamış, gaz bombalarıyla müdahalede bulunmuştu.

Dün de Hopa Meslek Yüksek Okulu'nda 11 öğrenci ülkücü saldıraların ardından, polis tarafından yine aşırı güç kullanılarak göz altına alındı. Dün yaşanan olaylara ilişkinde bilgi veren ESP Hopa İlçe Örgütü yönetcilerinden Erkan Akbıyık, yaşananları şöyle aktardı: "Halkevleri üyesi gençler meslek Yükseköğretim Okulu'na gittiklerinde polislerde arkalarından gidiyor ve amir öğrencilere dönük tehditler içeren şu şekilde bir konuşma yapıyor; 'Okuldaki öğrencilerin huzurunu biz sağlayacağız. Siz burada bir şeyler yapmaya çalışırsanız allah yarattı demem, kafanızı gözünüzü kırarım.'

Gençler de 'siz neden bizi tehdit ediyorsunuz. Bize saldıranlar burada karşınızda, neden onlara müdahale etmiyorsunuz' diyorlar. Bunun üzerine solcu gençlerle orada bulanan ülkücü gençler arasında çatışma yaşanıyor. Polis solcu öğrencileri kafalarına ayakları ile basarak, aşırı güç uygulayarak gözaltına alıyor: Yaşananlara halk tepki gösteriyor. Ancak tepkilere de aldırmayan emniyet müdürü, 'Burada bizim sözümüz geçer, size gününüzü göstereceğiz. Hepinizin kafasını ezeceğiz' diyerek tehdit etmeye devam ediyor. Yaralılar hastaneye götürülüyor. Olayı duyan Hopa halkıda karakol önünde toplanmaya başlıyor ve polis burada toplananlara yönelik tehdit ve taciz girişimlerini devam ettiriyor. Daha sonra da halka gazlarla müdahalede bulunuyor. Yaşanan olayda, gaz bombası ile yaralanlar ve parmağı kırılanlar oluyor."

'ÇATIŞMA YARATMAK İÇİN ASKER ÖLÜMLERİ KULLANILIYOR'


31 Mayıs'ta yaşananların ardından Hopa'da yaşanan sürece ilişkin olarak Akbıyık konuşmasını şöyle sürdürüyor: "Hopa'da sadece demokratik güçlere değil, aynı zamanda esnafa karşı da bir polis baskısı var. 'Fuhuşu önlemek' adı altında gece eğlence merkezlerine baskınlar düzenleniyor. Sokakta haftanın iki günü arama noktaları oluşturuluyor, keyfi biçimde üst aramaları dayatılıyor ve insanlar baskı altına alınmaya çalışılıyor. Adeta OHAL yaratmaya dönük uygulamalar söz konusu ve "Siz Başbakan'a bunları yaptınız, bizde sizi böyle yola getireceğiz babında bir uygulama var. Muhalif harekete yönelik özel bir yönelim var. Ortamı proveke etmek isteyen ve çatışma ortamı yaratmak isteyen polis, Çukurca'da 26 askerin ölümünü de kendine olanak olarak kullanmaya çalışıyor."

Dün yaşanan olaylarda hedef gösterilerek gözaltına alındığını belirten Halkevleri Hopa temsilcisi Kamil Ustabaş'da, 31 Mayıs günü itibariyle Hopa'da polis baskılarının arttığını belirterek, "Hopa'yı 'adam' etmeye geldiklerini söyleyen polislerin bu tür girişimleri demokratik, sol sosyalist kesimlerin çalışmalarını ve mücadelesini engelleyemeyecektir. Hopa demokratik kimliğine sahip çıkmaya devam edecektir" dedi.

Hiç yorum yok: