28 Eylül 2011 Çarşamba

Erdoğan BDP ve Kürtlere Tehditler Yağdırdı

Partisinin il başkanları toplantısında konuşan Başbakan Erdoğan, BDP ve Kürtlere tehditler savurdu. Meclis’e dönme kararı alan BDP’ye "Meşruiyet zeminini kaybedenler bir daha bu yola girmek için uzun ve meşakkatli bir yol yürüyecekler" sözleriyle gözdağı veren Erdoğan, Kürtleri de önce ‘hesabını nasıl vereceksiniz’ diye tehdit ederek ardından PKK’ye karşı ‘direnişe’ çağırdı.

Partisinin il başkanları toplantısında konuşan Başbakan Recep Tayip Erdoğan, dış politika nedeniyle muhalefeti, Kürt sorunda yaşanan gelişmeler nedeniyle de BDP ve Kürt hareketine hakaretler yağdırdı. AKP Genel Merkezinde yapılan toplantıdaki konuşmasına, AKP'nin icraatlarını anlatarak başlayan Erdoğan, "Terörden, İsrail ile ilişkilere, Akdeniz'de yaşanan sorunlara kadar" her soruna "Türkiye'nin menfaatleri çerçevesinde" baktıklarını söyledi. İzlenen politika ile Türkiye'nin dünyadan soyutlandığı eleştirilerine de cevap veren Erdoğan, "Dünyadan yalıtılmış bir ülke olarak değil dünyaya sözünü söyleyecek bir ülke olmak için" çaba gösterdiklerini ileri sürdü.

SAVAŞ YATIRIMLARINA ALKIŞ

Erdoğan, Filistin ve Kıbrıs sorununa değindikten sonra hem içeri de hem de dışarıda attıkları bütün adımları "birbirini tamamlar" nitelikte attıklarını belirterek, Türkiye'nin sadece sorunlarla ilgilenmediğini aynı zamanda ekonomik alanda da önemli gelişmeler kat ettiğini savundu. Yapılan çalışmaları da anlatan Erdoğan'ın "Donanmaya ilk milli harp gemimizi dün biz kazandırdık" sözlerinin AKP il başkanları toplantısında büyük alkış alması dikkat çekti.

‘BDP’YE OY VERENLER BUNUN HESABINI VERECEK’

Kürt sorununda artan çatışmalardan dolayı Kürt tarafını sorumlu tutan ve ağır hakaretlerde bulunan Erdoğan, yaşananları, "ihanet odakları boş durmuyor" sözleriyle dile getirdi. PKK'nin sivillere saldırdığını ileri süren Erdoğan, çatışmalarda sivillerin hayatını kaybetmesinden dolayı da PKK'yi suçladı. Erdoğan, PKK'nin Siirt olayı için özür dilemesini de, "Kimi aldatıyorsunuz, bunlarda samimiyet yok bunlar cinayet şebekesi olarak rant elde ediyorlar. Sert konuşuyorsun diyorlar. Ciğerim yanıyor. Neyin serti konuşuyorum. Bu ifadeler bunların yaptıklarının karşılığını anlatmaya yeterli değil" şeklinde sözler sarf etti. BDP'yi ve ona oy verenleri de hedef alan Erdoğan, "Bunları destekleyenler, bunlara oylarını verenler bunun tarihi hesabını nasıl verecekler soruyorum" diye konuştu.

KÜRTLERİ PKK İLE ÇATIŞMAYA ÇAĞIRDI!


Batman'da polis pususunda öldürülen sivillerden dolayı da PKK'yi suçlayan Erdoğan, Kürtlerin kültürel haklar mücadelesini de eleştirerek, "Bunun kültürel hak mücadelesi olduğunu söylüyorlar. Sizin kültürünüz bu insanları öldürmenizi nasıl söylüyor. Ben böyle bir kültürü tanımıyorum. Böyle bir kültür olamaz" diye konuştu. PKK'nin ‘kutsal mabetleri’ hedef aldığını savunan Erdoğan, Kürtleri de PKK'ye karşı direnişe çağırarak, "Buna karşı siz de artık bir direniş ortaya koymak zorundasınız" şeklinde konuştu. BDP'ye oy verilmemesi çağrısı da yapan Erdoğan, "Aldığımız oyun yüzde 80'nini PKK'yi desteklerden alıyorum diyen bir parti oy alıyor. Samimi vatandaşlarımızdan oy alıyor. Bu nasıl oluyor" diye konuştu.

BDP’YE GÖZDAĞI


Meclisin açılışına da dikkat çeken ve "Sorunların çözümünde iktidar partisi ile demokrasinin ayrılmaz parçası olan muhalefet partilerimizin sorumluluğu birdir" diyen Erdoğan, "Terörle mücadele öte yandan siyasetle müzakere sürecek" sözlerini yenilerken, BDP'ye Meclise dön çağrısı yerine "dönmezseniz bir daha dönüşüz zor olur" mealinde gözdağı verdi. Erdoğan'ın şöyle konuştu:

"Yeni bir anayasa için şuanda 5 temsilcimiz ile MHP'yi ziyaret ediyorlar, yarın CHP ile görüşecekler. Siyasi partilerin var olan olumlu iklimi muhafaza etmeleri ve büyük değişime destek vermelerini istiyoruz. Hiçbir ön şartımız yoktur. Temennimiz yeni anayasa konusunu Meclis başkanın riyasetinde bu işin süratle sonuçlandırmaktır. Bu anayasa milletin sahiplendiği olacaktır, olması gerekir. Bu konuda söyleyeceği sözü olan herkesin katılması gerekir. Meşruiyet zemini içinde fikri olan herkesi davet ediyoruz. Diyalog kapılarını açık tutuyoruz. Uzlaşma komisyonuna her parti eşit temsilci ile bu komisyona katılsın. Ama buradaki ön çalışma meclis başkanımızın riyasetinde yapacaktır. Meşruiyet yolundan ayrılanlar yeniden bu yola girmek için uzun ve meşakkatli yola girmeleri gerekecek. Herkesin sorunu meşruiyet sınırları dışına çıkmadan söylemesi gerekir."

Hiç yorum yok: