16 Mayıs 2011 Pazartesi

AKP Kıyamete Yol Alıyor


Savunma pozisyonundaki gerillalara yönelik Türk devletinin imha amaçlı operasyonları Şırnak’tan Dersim’e, Serhat’tan Zagros’a kadar her yerde aralıksız bir şekilde devam ediyor. Son olarak Uludere’de gerilla kayıpları olduğuna dair haber, özgürlük ve barış isteyen Kürdistanlılarda büyük bir öfke yarattı.

Kürdistanlılar yaşadıkları her yerde yas ilan etti. Aynı zamanda, operasyon bölgesindeki cenazeleri almak için halk sınırın sıfır noktasına doğru harekete geçti.
Seçim çalışmaları askıya alınırken, eğlence ve kutlamalar da iptal edildi. Tüm etkinlikler, operasyonları protesto ve gerillaları anma eylemlerine dönüştü.
Dünden itibaren Kürdistan ve Avrupa başta olmak üzere Kürtlerin yaşadığı her yerden kitlesel eylemler düzenlendi ve bu protesto eylemler, önümüzdeki günlerde de devam edeceğe benziyor.

Kürtler tepeden tırnağa öfke yüklü.
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan, avukatlarıyla yaptığı son görüşmede savaş konusunda ısrar etmemesi ve operasyonları durdurması konusunda AKP Hükümeti’ni uyarmıştı. Öcalan, „Ben 15 Haziran’dan sonra ‘ya büyük anlaşma olur ya da topyekün büyük bir savaş olabilir, kıyamet kopar’ demiştim. Hem kırda hem şehirde topyekün bir halk savaşı gelişebilir. Bunun da sonuçları çok ağır olur. Böyle halk savaşı, sokaklarda, şehirlerde her yerde olur, hatta iç savaş olabilir, demiştim. Tekrar söylüyorum iç savaş olursa bundan yanlızca Kürtler etkilenmez, herkes etkilenir. Zerre kadar onuru olan her Kürt’ün bir saat bile beklemeye tahammülü kalmaz. Kürtlere açık açık söylüyorum. Böyle bir durumda da burada beni ölmüş bilsinler, burada pratik önderlik yapamam. Daha bir aydan fazla zaman var... Eğer hükümet bu çözüm sürecine gelmezse, büyük bir savaş çıkarsa üç ay bile dayanamaz“ demişti.

AKP Hükümeti ise, askeri ve siyasi operasyonları durdurmadığı gibi, halka yönelik saldırılarını daha da arttırdı. Savaştan rant kazanan ve iktidarının geleceğini savaşa bağlayan AKP Hükümeti, Kürtlerin ve Kürt hareketinin barışçıl çözüm ısrarı ve bu konudaki sabrını dikkate almak şurada kalsın, imha amaçlı operasyonlarını sürdürüyor. Çünkü geleceğini savaşta görüyor.

Ama bu savaş daha önce onlarca hükümeti, başbakanı, cumhurbaşkanını ve genelkurmay başkanını yiyip bitirdiği gibi, AKP Hükümeti ve onun başbakanı Erdoğan’ın da sonunu geterecektir. Geçmişteki hükümetlerin akıbeti bunu herkese ispatlıyor.

Kürt halkı ise, bir daha yas tutmamak, anaların ağlamaması için meşru eylemliğini sürdürme kararı almıştır. Kürtler, özgürlüklerini kazanana kadar dün olduğu gibi bugün de ne pahasına olursa olsun, özgürlük yürüyüşünü sürdürme kararlılığında olduğunu günübirlik kitlesel etkinlikleriyle ortaya koyuyor.

Halkın ilan ettiği yas, oturup ağlamanın ötesinde direnişi yükseltme anlamı taşıyor. Kürt halkı için artık özgürlükten dönüş yok, olamaz. Onun için de, bugüne kadar olduğu gibi bugünden sonra da her tür bedeli ödemeye hazır.

Zaten Kürtlerin sloganı da bunu ifade ediyor; AN AZADÎ AN AZADÎ!

Hiç yorum yok: