10 Nisan 2010 Cumartesi

"Küba’yı savunmak"

Aydınlar Küba hapishanelerinde açlık grevi sırasında yaşamını yitiren adi suçlu Orlando Zapata olayını bahane ederek uluslar arası alanda başlatılan Küba karşıtı propaganda kampanayasını ortak bir metin yayınlayarak protesto etti

İnsanlığın Savunulması Ağı’nın yayınladığı açıklamanın tam metni:

“Avrupa Parlamentosunun 11 Mart tarihli Küba kararına ilişkin, İnsanlığın Savunulması Ağına dahil aydınlar, akademisyenler, sosyal mücadelelere katılanlar, düşünür eleştirmenler ve sanatçılar olarak şu düşüncelerimizi beyan etmekteyiz:

1. Siyasi mahkumlara dair Avrupa parlamentolarının sergilediği hasasiyete katılmaktayız. Onlar gibi, bizler de Avrupa Birliğine üye ülkeler de dahil olmak üzere, tüm ülkelerdeki siyasi mahkumların derhal ve koşulsuz serbest bırakılmasını talep ediyoruz.

2. Onlar gibi bizler de adi suçlardan mahkum Orlando Zapata’nın ölümünden ötürü derin üzüntü duymaktayız, ama öncelikli olarak bizzat parlamentonun belirttiği üzere kırklı yaşlarındaki ölümünün, insan haklarının savunulmasına ters düşen ve çok farklı siyasi sebeplerle farklı anlamlar çıkarılmasını kabul etmiyoruz.

3. Avrupalı kuruluşların, Küba’da çok partili bir demokrasiye barışçıl bir süreçle siyasi geçişin başlamasını tüm kaynaklarıyla beslemesi ve koşulsuz desteklemesi konusundaki ısrarı, sadece -BM tarafından da desteklenen- halkların kendi kaderini kendi tayin etme, müdahalede bulunmama ve sömürgeciliğe karşı ilkelerine bağlılığımız nedeniyle içişlerine müdahaleci bir tutum olarak kalmamakta, hiç şüphesiz, her seferinde, daha çok sorgulanan ve yetersiz kalan tek bir demokrasi modelini de doğru olarak kabul etmektedir. Demokrasi arayışı ve demokrasinin derinleştirilmesi, diğer birçok husus arasında, usûle uygun düzeylerini nüfuz ettirmek ve iyi bilindiği üzere tüm dünyayı ilgilendiren önemli sorunlara dair kararların, parti rejimlerinin üzerinde, çok büyük bir güce sahib küçük gruplar tarafından tek taraflı olarak alınması itibarıyla, illa ki çok partili sistemle sınırlandırılması gerekmeyen, gerçekten temsil edebilen yeni şekillerin bulunmasını öngörmektedir.

4. Hiçbir şekilde siyasi mahkum olmayan, adi suçlu – Orlando Zapata’nın durumu medyatik bir şekilde manipüle edilerek, Küba halkının siyasi içişlerine müdahil olmayı haklı çıkarmaya çalışmak, hâlâ devam eden özgürlüğe geçiş süreçlerini durdurmak veya çarpıtmak üzere Latin Amerika’da başkaldırılara karşı yürütülen politikalarla örtüşmekte ve sadece dikteleri kabul etmemek ve kendi kaderini kendi tayin edebilme hakkını şerefiyle ve bağımsız bir ülke olarak savunmak yüzünden Küba halkının maruz bırakıldığı cezai ablukayla da bütünleşmektedir.

5. Küba’daki insan haklarına saygı duyulmasına dair parlamenterlerin gösterdiği endişeye bizler de katılmaktayız, ama bunu tüm dünya genelinde yaygınlaştırmaktayız. 40 yıllık sicilinde benzer bir suç görülmeyen merhum suçlunun durumu kendilerini endişelendirmektedir, o halde bizler de kendilerini Gazze’nin işgaline ve tek bir kişinin değil binlerce kişinin ölümüne neden olan Filistin halkına düşmanlığın; köylerde ve şehirlerde ölüm ve korku tohumları ekerek, Irak ve Afganistan’daki müdahaleye; demokrasiyi savunmak iddasıyla bu yerlerdeki bombardımanlara son verilmesini; Haiti’nin çifte işgaline son verilmesini; Guantanamo hapishanesinin kapatılmasını ve bu toprakların ait olduğu Küba’ya iade edilmesini; Malvinas adalarının Arjantin’e iade edilmesini; ve tabii ki Küba halkının insan haklarını ihlal eden ve tüm bir halk göz ardı edilirken sadece tek bir mahkum için insani müdahale isteyenlerin ahlak anlayışını şüpheye düşüren bu ablukaya da son verilmesini talep etmeye çağırıyoruz.


Adi suçlu Orlando Zapata’nın davasından çok önce başlatılan, Küba’nın maruz bırakıldığı bu medyatik ve ekonomik kıskaç, kendilerine farklı bir yol çizmeye karar vermiş bir halkın siyasi ve insan haklarına karşı işlenen bir suçtur.

Müdahale etmemeye dair Birleşmiş Milletlerin onayladığı evrensel ilkelere ayrıca kendi demokrasisini yürütmek ve tanımlamak üzere Küba halkının içişlerine saygı duyulmasını talep ediyoruz.


İnsanlığın Savunulması Ağı

Pablo González Casanova, Víctor Flores Olea, Ana Esther Ceceña”

Hiç yorum yok: