17 Mart 2010 Çarşamba

Terörist Kim, Terörizmi Uygulayan Kim?

Birkaç gün önce askeri kışlada terörizme karşı uluslar arası çapta katılımların yer aldığı bir sempozyum verildi. Katılımcılar asker kökenli.

Esas konuşmayı Türk Genelkurmay Başkanı yaptı. Terörizme karşı mücadeleyi ağırlıklı olarak tek başlarına yürüttüklerini ve yıllar sonra çok acılar yaşayarak önemli bir tecrübe kazandıklarını çok ‘açık yüreklilikle’; terörizme karşı uluslar arası destek ya da ortak mücadelenin şart olduğunu belirtti.

Sempozyumun katılımcıları askerlerdi. 80 ülkeden yaklaşık 500 üst düzey subay. Kimisi genelkurmay başkanı. Her gün Filistin ve Lübnan halkının başına fosfor bombaları yağdıran İsrail genelkurmay başkanı da bu çok kıymetli subayların içerindeydi. Ve bu sempozyumda Türk genelkurmay başkanının birlikte en sıcak ve samimi poz verdiği kişi yine bu zat oluyordu.

Bu sempozyum sürerken Türk Silahlı Kuvvetlerine bağlı ya da ait 211 üst düzey subayın Ergenekon terör örgütüne üyeliğinden dolayı isminin iddianamelerde geçtiğini öğreniyoruz. Daha birkaç hafta önce aynı ordu üyelerinin nasıl camileri, kendi uçaklarını, halkını bombalayacaklarını da basının eline geçen belgelerden biliyoruz. Yine insanları ölüm kuyularına atanları, insanlara dışkı yedirenleri, gündüzün ortasında çocukların ellerini kıranları, coplarla silah dipçikleriyle çocukları linç edenleri, katilere ‘iyi çocuktur’ diyenleri ve yine terör örgütüne üyeliğinden dolayı dava açılanlarla nasıl şimdiki Türk genelkurmayının flört ederek kol kola kış tatbikatlarında birlikte olduğunu yine herkes gördü.

Size bir şeyler ters gelmiyor mu? Ağırlıklı olarak sicili temiz olmayanlar terörizmi tartışıyorlar. Binlerce insanın kanına girenler demokrasi üzerine, ahlak üzerine konuşuyorlar. İnsanlık düşmanlığı yapanlar insan haklarını dillerinde düşürmüyorlar.

Terörizm, sözcük kavramı ile Latince Terör (korku) kelimesinden türer. Sözcükler onu kısaca, siyasal düşmanları fiziksel olarak yok etmeye kadar varan korkutma politikasıdır. Başka bir yerde ise “Terörizm genellikle; terör tohumlarını atmak yani kurbanlar kategorisindeki diğer insanların aşırı korkması amacıyla, kurbanlar kategorisindeki insanlara karşı yapılan eylemler olarak tanımlanır. Bu, ‘diğer insanların’ gelecekteki davranışlarını değiştirmek amacıyla yapılır.“ başka bir anlatımla; insanları yıldırmak, sindirmek yoluyla onlara belli düşünce ve davranışları benimsetmek için zor kullanma ya da tehdit etme eylemidir denir.

Herkesin kabul edeceği bu tanımlamalardan yola çıkacak olursak terörist kimdir? Terörizmi uygulayanlar kimlerdir diye sormak herhalde yanlış bir soru olmamalıdır?

Bugün Kürdistan’da kime sorarsanız sorun en korkulan güç hangi güçtür? Verilecek tek bir cevap vardır; asker, polis, jandarma. Daha detaya inerseniz size JİTEM, Özel Kuvvet, Özel Tim diyeceklerdir.

Kitleleri zor uygulayarak sindiren güç Kürdistan’da kimdir diye de sorulabilir? Höd diye çıkıp bağıran ve halkları sindirmek için tehdit eden güç kimdir? Halkların başına havan toplarını yağdıranlar, Ceylanları katledenler, Uğurlara kurşunlar yağdıranların kimler oldukları da sorulabilir?

Evet, devam edelim. Teröristlerin başı olduğunu her Ergenekoncu katillere sahip çıktıkça gösteren Türk genelkurmay başkanı ‘teröristlerin Eko sistemini değiştirerek, müdahale ederek amaçlarına ulaşmak istediklerini’ söylemeden de edemiyor.

Şimdi birkaç soru daha soralım; kim kimin yaşadığı eko sisteme müdahale ediyor? Eko sistemi de bırakalım bir halkın kültürünü kendi kültürel yayılma sahası olarak gören kimdir? Kim kimin diline yasaklar koyuyor? Kim kimin siyasal örgütlenmesine ket vuruyor? Kim kimin iradesine hem de zoraki müdahale ediyor? Kim meydanlarda bir halkın öz iradesine sahip çıktığı için coplardan geçiriyor?

Şunu demiyorlar mı; Her kültür, sürmekte olan evrensel yaşam diyalektiği için değerlidir. Her kültürün var olma, varlığını gösterme, gelişme, ilerleme hakkı vardır. Kim egemen bir kültürel zihniyetle buna ket vuruyor? Bunun adı kültür emperyalizmi olmuyor mu? Bunu yapana ya da yapanlara ulus süstü terörist demek yerinde olmaz mı? Kültür emperyalizmini, asimilasyonu; jenosidi uygulayan ülkelerin çoğu güçlü konumda olduğunu biz elbette biliyoruz. Biz ‘baskıcı siyasal rejimlerin denetimleri altındaki bölgelerde farklı kültürlerin kültürel haklarının kullanılmasını engellediklerinde, yok olmaya karşı var olma-yaşama bilincinden hareketle meşru “direnişler” gösterdiklerini de biliyoruz. Bu durum egemenler tarafından “terörist” bir faaliyet biçiminde yansıtılabilmekte’ olduklarını da biliyoruz.

Peki yeniden sorumuzu soralım: Halkları askeri, siyasi, psikolojik, kültürel ve ekonomik zorla sindirenler kimlerdir? Başka bir deyimle terörist, teröristler kimdir kimlerdir? Terörizmi uygulayanlar kimlerdir?



Kasım Engin

Hiç yorum yok: